Lacuna/Eksiklik• Serisi -HyunHo/HyunKnow-| 6.Bölüm (Final bölümü)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Siz şekerlemenizden uyanırken minho şakacı bir şekilde kulağınıza "günaydın güneş ışığı" diye mırıldanır, kolları hala sizi sıkıca sarar.
"ne kadar uyudum?" Küvetin diğer ucunda ayaklarından birine masaj yapan hyunjin'e bakarsın.
"çok uzun değil" diye mırıldanır minho, başını tekrar omzuna koyar ve elinizle başını kendinize doğru çevirirsiniz.
"Kalkma öpücüğü" dudaklarını büzüyor ve istediğin öpücüğü alıyorsun.
Geriye baktığınızda, hyunjin ayaklarınızın tabanına üfler.
"ahhh" gülmeden önce çığlık atıyorsun ve irkiyorsun "ew jinnie dur"
"neden ee? ayaklarının koktuğunu mu söylüyorsun?" minho espriler yapıyor.
"kokmuyorlar" hyunjin hareketini diğer ayağıyla tekrarladığında kıkırdadın.
"Gerçekten kokmuyorlar" sarışın çocuk gülerek kabul ediyor.
"Hey şimdi bir şey düşünüyorduk" minho başladı "neden yanımıza taşınmıyorsun?"
"uhh..." ona bakıyorsun "bilmiyorum?"
"Bir düşünsene" hyunjin, "Zoraki oradasın ve tüm eşyaların temelde burada" diye seslendi.
Minho, "artı kira sen ve bizim için çok daha ucuz olurdu ve boş odamız var" diye ekliyor.
"ama orası senin antrenman odan" gözleriniz aralarında titriyor.
"Senin için vazgeçerdik bebeğim" hyunjin sırıttı.
"evet, kolayca" minho şakağını öper.
"Yani kulağa hoş geliyor ama burası çok arkadaş canlısı bir daire, dekore etmek isteyeceğim; biliyorsun değil mi?" sırıtıyorsun.
İkisi birlikte "evet" diye iç çekerler.
"Aman tanrım birlikte taşınıyoruz" diye ciyakladın önce hareket edip kollarını Minho'nun boynuna doladın.
Minho gülerken su fışkırır ve sen onu öpmek için sarılmayı gevşetmeden önce ellerini sırtından aşağı indirir.
"Ben de öpücük istiyorum" hyunjin'in sesinde surat asma belirgindir.
"ve alacaksın" sırıtarak ona dönerek ve emekleyerek sürünürsün.
"Bu harika bir manzara bebeğim" diye inledi minho, kıçının sudan çıkan kısmına hafif bir şaplak atmadan önce.
Hyunjin seni kendine çekmeden ve dudaklarını seninkilere bastırmadan, bir avuç kıçını sıkmadan önce, gülüyorsun ve arkanı iyi bir götünüm için kıpırdatıyorsun.
"Tanrım, şu anda seni gerçekten yemek istiyorum bebeğim" Minho, onunla yaptığın gibi hyunjin'in de göğsüne yaslandığında alt dudağını ısırıyor.
Yüzüne bakması için parmağını komik bir şekilde şıklatmadan önce bakışları bacaklarının arasına sabitlendi "ah, yüzüm orada mı?!" hyunjin'in gülmesine ironik bir şekilde inlersin.
"Yıkandıktan bir veya iki gün sonra tadı en iyi gibi" dedi hyunjin, kollarını beline dolayarak.
"Bu doğru" minho aynı fikirde, senin şok olmuş ifadeni görünce sana göz kırpıyor.
"uhm" kıkırdadın "ne?"
"O zaman daha çok kendine benziyorsun" diye ekledi hyunjin, kulak kabuğuna öpücükler bırakarak.
"Pekala, bunu takdir ediyorum" diye kıkırdamadan önce cevap veriyorsun "ama iki yönlü de olmuyor" (sanırım sizin icin geçerli degil gibi bir seyler demek istiyor)
"oh biliyoruz bebeğim" minho gülüyor "biz de sik yalıyoruz, biliyoruz"
Kahkahalarınız azaldıktan sonra, konuşmadan önce birkaç dakikalık rahat bir sessizlik geçer.
"Gerçekten minnettarım" diyorsunuz sessizce.
"Neyr bebek?" minho sorar.
"Biliyorsun,... beni takdir ediyorsunuz"
"aw bebeğim" hyunjin yumuşayıp, yanağını öpüyor.
"neden yapmayalım?" minho sorar, dudaklarında yumuşak bir gülümseme.
"Bilmiyorum, erkek arkadaşları olan ve onları gerçekten takdir etmeyen yeterince kız var. Sadece çok şanslıyım ki, bunu yapan iki tane var" diyorsun.
"ve asla o kızlardan biri olmayacaksın, söz veriyoruz" hyunjin nazikçe yanıtladı.
"Sizi çok seviyorum umarım bunu biliyorsunuzdur" diye sevgiyle ifade ediyorsun.
"Seni daha çok seviyoruz bebeğim" minho seni temin ediyor.
