Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
" Ne istiyorsun? » — dirsekleriniz mutfak masasına yaslanmış, çeneniz avucunuzun içine dayamış, yüzünüz aniden erkek arkadaşınızın yüzüne biraz fazla yakınlaşmıştı. " öpücük. », kısık sesinizin ballı tonu gözlerini devirmesine neden oldu. Jeongin'in odaklanmış bakışına hayrandın, uzun ince parmakları dizüstü bilgisayarın klavyesine dokunuyordu.
« hayır, chan hyung yan odada. » — Yüzünüzde bir somurtkanlık belirmeden önce iç çekerek gözlerinizi devirme sırası sizdeydi. şimdi birkaç öpücük için ölebilirdin, o günü ekranının önünde geçirmişti ve sen de orada geçireği zamanın uzun olduğunu anlamaya başlamıştın. Tekrar şikayet etmeye hazır olduğunda, ayağını yere vurmak isterken, jeongin cümlesini bitirdi: «ve seni öpmeye başlarsam muhtemelen duramazdım. »
erkek arkadaşının fiziksel temasın büyük bir hayranı olmadığını ve grubunun üyeleri çok uzakta olmadığında daha da az olduğunu çok iyi bilerek yanakların kırmızımsı bir boya aldı. dudaklarınızda şefkatli bir gülümseme belirdi ve aniden ona dünyanın en sevgi dolu gözleriyle baktınız. " tamam anladım. Ben karşı konulmazım, bu normal! » — dudaklarından hafif bir kahkaha kaçtı, gözlerini bir kez daha devirerek bilgisayar ekranına odaklandı. saçlarını bir diva gibi uçuşturursun, sonunda kendini düzeltirsin, yan odaya gizlice bakarsın: Oğlanlardan hiçbirinden iz yok, sen bunu yeşil ışık olarak kabul ettin.
Ellerini erkek arkadaşının omzuna koyarak, bakışlarını seninkilere diktiğinde onu şaşırtarak, gelip dudaklarını onunkilerle buluşturmak için eğildin. seni itmedi, hatta yumuşak dokunuşunun tadını çıkarmak için gözlerini kapattı. parmaklarının beline dolandığını ve seni kendisine daha çok çektiğini hissettin. Saniyeler önce seni öpmek istemeyen bir çocuk için, jeongin hoşlandığın için seni ona karşı biraz fazla cezbetti. Sonunda ondan uzaklaştığında, ona şefkatle gülümseyerek burnunun ucuna bir öpücük kondurdun. «Kaptım, öpücüğümü. » — dudaklarının kenarlarında bir sırıtış belirdi, elleri alnına hafif bir fiske vurmak için geliyor: « Tsk, salak. ».
