✨13.Bölüm

343 28 5
                                    



Kimsenin beni duyamayacağından emin olmak için bahçeye çıkıp rehberime girerek Naz'ın üzerine tıkladım. Ayaklarımla bir ritim tutturup açmasını beklerken, ikinci çalışında aramayı yanıtladı.

"Vaaay Nergis Hanım," dedi imalı bir tınıyla. "Sen beni arar mıydın?"

"Seni küçük yılan, sus sen." diye çemkirdim, telefonun öbür ucundan. "Seni öldüreceğim!"

"Ay niye be, ne yaptım ben?"

Önüme gelen perçemlerimi kulağımın arkasına iteleyip, "Yerimi Yiğit'e söylemişsin!" dedim, dişlerimin arasından. "Senin yüzünden kalkmış beni görmeye gelmiş dedemlere."

"Ne?" diye cırladı, kulağımı kanatarak. "Ay ciddi misin sen ya?"

"Şaka yapar gibi bir hâlim mi var?" diye sordum, sakin kalmak istercesine derin bir nefes verip. "Üstüne bir de 15 gün sokağa çıkma yasağı geldi! Ve bil bakalım kim bizimle aynı evde?!"

"Yuh, inanamıyorum.." dedi, hayretler içerisinde. "Abi ben öyle lafın gelişi söylemiştim ne bileyim kalkıp oraya geleceğini? Hem ne demek aynı evde kalmak ya? Gidecek başka yeri yok mu bu çocuğun?"

"Otelde kalıyordu, bizimkiler geri yollamadı." dedim sıkıntıyla nefesimi dışarı verip. "Özgür de ikide bir laf sokup duruyor, delireceğim!"

"Ona ne oluyor?" dedi. Sesindeki öfkeli tınıyı sezmiştim, muhtemelen kaşlarını çatmıştı. "Gıcık oluyorum şu sizin Özgür'e ya!"

"Sen mi, ben mi?" diye cevap verdim, başımı geriye yaslayıp. "Daha iki gün aynı evde kalmaya zor tahammül ettim. Şimdi 15 gün boyunca nasıl dayanacağım?"

"Aşkım, cidden özür dilerim." dedi Naz, mahçup bir tavırla. "Ben seni böyle zor durumda bırakmak istemezdim. Yerini söylerken kötü bir niyetim yoktu."

"Olan oldu, boşver." dedim sıkıntıyla. "Mecbur dayanacağım, yapacak bir şey yok."

"Deden nasıl oldu?" diye sordu, içimi rahatlatmak için konuyu değiştirerek. Onu cevaplayacaktım ki, gördüğüm manzara buna engel oldu.

Özgür, merdivenlerden inerken Didem de hemen arkasından iniyordu. Didem, bilerek düşmüş gibi yaptı ve kendini bir tık ileri attı. Buna gözlerimle şahit oldum. Özgür, Didem'in düşmesini engellemek için onu belinden tuttuğunda, Didem'in yüzünde hafif bir tebessüm oluştu.

Sırf yakın olabilmek için bile isteye düşmüş numarası yapmıştı, şaka gibiydi.

Aralarında bir konuşma geçerken onları duyamayacak kadar uzakta oluşuma lanet okudum. Naz telefonun öbür ucundan bana seslenirken Özgürle kesişti bakışlarımız. Gözünü benden ayırmadan hızlıca ellerini Didem'in belinden çektiğinde sertçe yutkunup kaşlarımı çattım.

"Heeeeyy, orda mısın?!" Naz, kulağımın dibinde hâlâ bağırırken kendimi toparladım ve bakışlarımı onlardan çekip, "Burdayım." diye mırıldandım.

"Ne oldu kızım, yarım saattir sana sesleniyorum!" dedi, yakınarak. "Telefon mu çekmedi, anlamadım ki!"

"Tatsız bir ana şahit oldum," dedim yüzümü buruşturarak. "Ondan sana kulak veremedim, kusura bakma. Dedem daha iyi."

"Ne anı be?"dedi meraklı bir tınıyla. "Ne oldu?"

"Şu bizim Didem var ya," dedim hiç de memnun olmayan bir tavırla. "Sırf Özgürle yakınlaşmak için resmen kendini merdivenlerden attı, şaka gibi."

"Bizim Didem mi?" diye sordu, şaşkınlıkla. "Görmeden inanmam! Hiç onluk bir şey değil!"

"Ben de aynı evde kalana kadar aynı düşünüyordum ama hiç de tanıdığımız gibi biri değil o kız Naz." dedim başımı iki yana sallayıp. "İnsanlar fazlasıyla ikiyüzlü."

Aşk Kural Tanımaz / tamamlandı.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin