Perfect •TEXTING

Banyo

Sıla'nın ağzından:

Müthiş bir baş ağrısı ile gözlerimi güne açtım.Bir insanın uykusunda başı ağrıyabilir miydi? Ne yazık ki bu sorunun cevabı evet.Vücudumda hissettiğim soğukla yorganıma sarılmaya çalıştım.Çalıştım diyorum çünkü şu an yorgan yığının altında eziliyordum.

Bora diye düşündüm.Siktir Bora?

'Hatırla sıla hatırla.Meriçle buluştun.Evet buluştun konuştunuz.Evet içki içtiniz.Yarın yokmuş gibi içtin.Eve döndün, daha doğrusu eve dönemedin.Metro da uyukladın bir süre.Sonra? Evin kapısı evet.Bora'nın gülümsemesi.Alkolün etkisindeyken bile gülümsemesi kalbimi çıldırtıyor.Sonra soğuk sonra sıcak.Kahve kokusu...'

Üzerimde olan yorganların altında zorlukla çıktım.Ayaklarım yer ile buluştuğunda gülümsedim.Ayaklarımda iki kat çorap mı vardı.Bora bana güzel bakmıştı.Çok kızar mıydı acaba? Siktir pijamam!

Üzerimdeki pijamayı hızlıca çıkardım.Siktir siktir hayır ya gerçekten.Üzerimi Bora mı değiştirmişti.Allahım sana geliyorum al beni.Bu dakikadan sonra bu odadan bir adım atmam.

'Olm ne utanıyon çocuk senin sevgilin.Eninde sonunda birlikte olmayacak mısınız?'

'O eninde sonunda evlilik oluyor bebeğim.Ahhhh bir utanma geliyor.Çok mu sıcak bu oda.'

'Bak malcım olan olmuş biten bitmiş.Sal anı yaşa git öp dudakalarından senin götünü topladığı için teşekkür et.Tabi önce duş al, dişini fırçala.'

İç sesim haklıydı olan olmuştu utanmanın ve kendimi odalara kapanmanın bir anlamı yoktu.Hele böyle bir zamanda buna hiç gerek yoktu.Meriç'in yanında olmalıydım.Bunun içinde bu odadan çıkmalı ve Bora'ya bazı şeyleri açıklamam gerekirdi.Mesela neden köpek gibi içtim.

'Unutmak için.Meriç'in omuzlarıma bıraktığı yükü kaldırabilmek için.Kendime olan kızgınlığımı unutabilmek için'

Odanın kapısını aralayıp salona göz gezdirdim.Bora burada değildi.Yavaş adımlarlarla banyoya ilerlemeye başladım.Başım ağrıyordu,kalbim ağrıyordu.

'Sıla.'

'Bora.' Dedim. Gözlerinin içine baktığımda kendimi ona bırakmak istedim.Suçluluk duygumu onun kollarında unutmak istedim.Ama leş gibiydim.

'Konuşalım mı?' Soruyu narin bir şekilde sormuştu.Sanki beni korkutup kaçırmak istemiyordu.Sanki ruhumu okumuştu.Sanki zorla ayakta durduğumu anlıyordu.

'Duş alsam iyi olabilir.Sonrasında konuşuruz olur mu?' Sesim nasıldı.Yorgun,bıkkın,suçluluk hissiyle dolu.Meriç bin kere senin bir suçun yok dese de ben de suçluydum.Onun Ela meselesinde kendini suçlaması gibi burada da ben suçluydum işte.

'Yardıma ihtiyacın var mı?Dün çok soğuk aldın.' Ben kurduğu cümleyle anlık bir şok yaşarken hızlıca konuşmaya devam etti.

'Yani şöyle yapalım ben küveti hazırlıyım su sıcaklığını falan.Sonrasında saçını kurutmamız lazım.' Cümleleri art arda kurduğu cümlelerin sonunda derin bir nefes verdi.Gözleri ,gözlerimi bulduğunda mahçup bir ifadeyle konuşmaya başladı.

'Çok saçmaladım dimi? Sadece saçlarını kurutmak istiyorum.' Allahım bir insan bu kadar tatlı olmamamlı.Özene bezene yaratmışsın zaten bir de bu tatlılık.Bendeki de kalp ama.

'Tamam' dedim.Bu teklife hayır demek için mal olmalıydım.Ya da kalpsiz ya da salak.

'Tamam ben suyu ısıtıyım o zaman.' Geçmesi için yana çekildin.O banyo kapısından girdiğinde kalbimin sıkıştığını hissedebiliyordum.Şu an leş gibi bir halde olmasam kesinlikle dudaklarına yapışmıştım.Bunu bir an önce yapmak içinde dişlerimi gidip fırçalıyım.