Düt düt bne geldim dşsğfsdğfşsüdf
Keyifli okumalar çikilatalarım!
Harry Styles - Falling
★
Saatler geçmişti ama ben hala Gecenin beni bıraktığı odada mahsur kalmıştım, canım sıkılmaya başlamıştı git gide, ayağa kalkıp odayı gezmek istemiştim, ama zaten üç adım atsam odayı gezmiş olurdum.
Kütüphanenin önüne geçtiğimde kitaplara boydan boya elimi sürerek incelemeye başlamıştım, okuduğum çoğu kitap buradaydı, bir sürü dünya klasikleri doluydu kütüphane ama bir tanesi ilgimi çektiğinde ufaktan gülümsemiştim.
Bilinmeyen bir kadının mektubu
Burada da karşıma çıkması gülümsetmişti beni, yaşadığım onca kötü şeye, onca kabus gibi gecelere inat sanki beni mutlu etmek için buradaydı.
Kitabın üstünden tutup kendime doğru çektiğim an kitabı olması gerekenden daha büyük bir güç sarf ederek çekmek zorunda kalmıştım, ama kitap elime gelmek yerine olduğu yerde eğilmişti sadece, küçücük bir kitabı böyle güçlü çektiğim için şaşırmaya bile vaktim olmamıştı kütüphane bir anda yan döndüğünde korkuyla geriye kaçmış odanın en uç köşesine geçmiştim.
Gerçekten bu yerde kafayı yemek üzereydim, her şey iç içe her şey birbirine girmiş durumdaydı, labirentler, kaydıraklar birbirine girmiş akıl karıştırmak için yapılmış odalar, yer altı sığınağı gibi her şey karmakarışıktı kafamda, biraz sonra uyanıp kafeye gidip cupcake yapacakmış gibiydim, ama bu rüyayı öyle kolay kolay atlatamazdım.
Bu kitabın gizli kapıyı açan kitap olmasına bile şaşırmaya halim kalmamıştı.
Dönen kütüphaneye yavaşça yaklaşıp içeriye doğru baktıktan sonra içeri doğru adımımı attığım an kapı arkamdan kapanmıştı çabucak.
"Şimdi ne halt edeceksin bakalım salak!" Elimi alnıma götürüp beklemiştim biraz, içeri zifiri karanlıktı bir süre bekledikten sonra gözlerim karanlığa az da olsa alıştığında elimi yanlara uzatarak yavaş yavaş yürümeye başlamıştım.
Yürüdükçe sesler gelmeye başlamıştı birileri konuşuyordu ama boğuk boğuk gelen seslerden hiçbir şey anlayamıyordum, uzunca bir süre daha yürüdükten sonra kafamı sertçe duvara vurunca durmuştum, tabi yolun sonuna gelince normal olarak durmak zorunda kalmıştım.
"Ah!" Elim hemen hissettiğim acıyla alnıma gidince yere doğru çökmüştüm yavaşça, alnımda sıcak bir sıvı hissettiğim an dikişlerimi patlattığımı anlamak çokta zor olmasa gerekti, sanırım üzerime bir lanet kalmıştı ve nerem dikilirse dikilsin orayı patlatmak için hiç çaba sarf etmeme gerek kalmıyordu, zaten anında dikildiği gibi patlatıyordum.
Alnımdan sol gözüme akan kan gözüme girince yakmaya başlamıştı iyice, bir yandan gözüm yanınca üzerimdeki kıyafeti kaldırıp silmeye çalışıyor öbür yandan gözümün yanmasıyla ağlıyordum, gerçekten bu kadar acıyı çekecek kadar kime ne yapmış olabilirdim?
"Halinizi hatrınızı sormaya gelmek de mi yasak oldu?" Olduğum duvarın arkasından gelen sesler ile bir anda yaptığım işi bırakıp duvara bakmaya başlamıştım kaşlarımı çatarak dümdüz duvarın sağ tarafındaki çıkıntıyı gördüğümde kulağımı oraya doğru eğilip dayamıştım, en azından ufak bir çıkıntı da olsa rahatça duyabilirdim.
"Bu bara bir daha ayak basarsanız o ayaklarınızı kırar tek tek götünüze sokarım, konuş lan nerede kasa?" Onurun öfkeli sesini duymuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yer Altı Çöplüğü
RomanceYerdeki gölge kadar yakın aslında bir o kadar da ulaşması imkansız. Güvenmek için bir sebep. Kararmaya yüz tutmuş bir kalpte minik bir aydınlık. Sessizce atılan bir çığlık. "Ne olursa olsun hayatta kal." Sessizce fısıldayışı korkumdan içimdeki bütün...