(2) 13.SON ÖZÜR

210 7 8
                                    

Beğendiğiniz taktirde oylamayı lütfen lütfen es geçmeyin sizleri görmeyi çok seviyorum :)

Gripin - Durma Yağmur Durma

Keyifli okumalar!

...

1 Ay sonra...

Sımsıkı tuttuğum eli iyice elime kenetlemiştim.

İkimizin eli de buz kesmiş bir haldeydi, parmak uçlarımız morarmıştı, saçlarımı savurarak ona baktım, kırmızı gözlerinin ardında bana bakan Ilgına göz gezdirdim, tıpkı benim gibi babasını kaybetmiş bir diğer çocuğa baktım bütün sevgimle.

El ele simsiyah binanın üstündeki sarı kapının önündeydik, gelmeye cesaret edemediğim o kapının tam da birkaç adım önünde...

Sağ tarafımda elini tuttuğum Ilgın. Solumda öylece sessizce arkamda bekleyen Gece, Ilgının yanında ise Giray, sessizliğe tutundum bir süre, cesaretimi nasıl toparlayabilirdim?

Gözlerimin önünde yitip giden beden geldi gözlerimi kapatır kapatmaz, zaten bizi sevdiğini bir türlü gösteremeyen adam bir de gözlerimizin önünde kendi kafasına sıkmıştı, daha ne yapabilirdi ki? Daha ne yapabilirdi?

Yavaşça bıraktım Ilgının elini, bir adım attım kapının yanına doğru, bahsettiği kutuyu açtım acele etmeden, bulunan beş tuşa bastım sırasıyla iki kez.

Kapının en üstünde bulunan ışık yandı en ince haliyle, güçsüzdü ışık, arada gidip geliyor ama bir türlü sızan o ince o ışığını kesmiyordu.

Bir elimi kapının koluna attım, yavaşça aşağı indirdim kapıyı araladım. İçeriye attığım tek bir adımda odadaki ışık açıldı, simsiyah odanın ortasına vuran ışığın altındaki masaya yerleştirilmiş kasayı fark etti hızla gözlerim.

İçeriye ilerledikçe arkamdan geldiklerini hissettim, sessizlik içinde kasaya dokundum, hiçbir tuşa hiçbir kilide sahip olmayan bana bir yerlerden tanıdık gelen kasaya baktım, masanın çevresinde dönerken defalarca kez kasayı inceledim.

"Kilidi bende saklı... Hiçbir zaman kaybetmedim...?" Çatık kaşlarımla kasaya baktım anlamsız bakışlarla, kapalı gözlerimin ardında düşündüm, her şeyi düşündüm, gözlerimi açtığımda ise hala kasayla birlikte bir sonsuzluğun ortasındaydım.

Girayın yavaşça kasaya yaklaşmasıyla işaret parmağının içiyle bir yere bastırdığını görünce dikkatle ona baktım. "Bir kilidi olmalı." Parmağını yerleştirdiği yerde çok ince bir dikdörtgen açıklığı fark etmiştim. Yine de merakla bakmaya devam ettim. "Bir anahtarı da olmalı." Dudaklarım aralanırken aynı anda seslendik birbirimize bakarken, aynı anda çıktı, yalnız bir farklılık vardı, ben içimden seslendim Giray dışından.

"Kolye."

Artık boynuma takmasam da taşımayı hiç bırakmadığım kolyeyi çıkardım, hala hiçbir şeyi hatırlamadığımı sanan Ilgının anlamamasını sağlamak için rolüme devam etmeye başladım. Cebimden çıkardığım kolyeyi salladım gözlerinin önünde çatık kaşlarımla.

"Bu mu?" Giray gülümsedi, kafasını yukarı aşağı sallarken parmağımın ucunda sallanan kolyeyi yavaşça aldı, yatay bir biçimde aralık alana soktuğunda ince bir ses çıktı kasadan.

Açık dudaklarla kasaya baktık öylece.

Kapağı yavaşça kendi kendine aralanan kasaya yaklaştım yavaşça, hepsi sessizce beni izlerken daha da araladım kapağı.

Yer Altı ÇöplüğüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin