15.Bölüm

5K 382 203
                                    

İyi okumalar

Duruşma sabahı

Sonunda beklenen gün gelmişti.

Ediz'in Çelebi'yle konuştuğu gecenin sabahında İlkan, Fevzi, Naz Çelebi'nin evinde buluşmuş,Erdem'in de yardımıyla yeniden bir yol haritası çizmişlerdi.

Ediz'in verdiği listelerdeki adresleri bölüşerek her koldan İstanbul'u dört dönüp tanık olarak 5 kişiyi nihayet ikna etmişlerdi. Erdem her ne kadar başta Ediz'in yardımını şüpheli bulsa da doğru söylediğini teyit ederek adres gezme aşamasında Çelebi'yi yalnız bırakmamıştı.

Çok yorucu ve gergin geçen günler sonrası sonunda bunca emeğin sonucunu alacaklarından emin bir şekilde mahkemeye hazırdılar.

Tanık olarak ikna ettikleri kişileri son ana kadar gizlemiş ve kapılarında her ihtimale karşı üç gece nöbet tutmuşlardı.

Fevzi, İlkan ve Çelebi nerdeyse üç gündür uykusuz bir şekilde duruşma kapısında beklerken  Naz mor ve şişmiş gözaltlarıyla oturan dostlarına minnettar gözlerle ama üzülerek bakıyordu.

"Kıyamam ben size ya! Dedim ama ben birinizin yerine kalayım diye! "

"Ya Naz Allâh aşkına kız başına gece nöbet mi tutacaktın? Boş boş konuşuyorsun!" dedi İlkan uykusuzluktan gözleri kapanırken.

"Gerizekalı, kardeşimle duracaktık. 14 yaşında delikanlı o artık , beraber beklerdik işte. "

"Aklın alıyor mu,seni orda eli iş tutmaz kardeşinle bırakacağımızı? Mümkün mü? İstanbul lan burası, olmayacak şeyler söyleyip sinirimi zıplatma, valla kafam bi dünya zaten. Az sus Naz ne olur! "

"İkinizde susun, sabahtan beri yediniz yine birbirinizi. "Fevzi bekleme salonunun kapısında dikilmiş ağıran başını ovalıyordu.
"Erdem nerde kaldı ya, çok kalmadı duruşmaya. "

"Tanıklarla beraber ofisinde. Yoldaymış geliyorlarmış. " Dedi telefonu cebine koyarken.

Duruşmaya az bir zaman kala Tahir abi ve bir kaç mahalleli daha aralarına katılmıştı. Her ne kadar Çelebi biz burdayız zaten bir de siz yorulmayın dese de, Tahir abisi oğlum her şeyi tek başınıza yaptınız zaten, hakkımızı gasp edenlere azcık boy gösterelim diyerek desteğe gelmişti.

Çelebi mahalleli ile beraber duruşma salonundan haber beklerken çok geçmeden koridorun sonundan onlara doğru gelen Basri Çelik ve avukat ordusunu gördüler.

"O avukat ordusu seni kurtaramayacak Basri Çelik "dedi içinden Çelebi hırsla. "Topuklarını götüne vura vura göndereceğim seni mahalleden şerefsiz!"

Duruşmaya 15 dakika kala ise Erdem koridorda heyecandan volta atan Çelebi'nin yanına gelmişti bile. Kulağına eğildi ve elleriyle gergin duran sırtını sıvazladı."Sakin ol, gerilme bu kadar! "

"Nasıl gerilmiyim Erdem, baksana avukat ordusu yığmış herif resmen." Her şeye rağmen içinde yine de tedirginlik vardı.

"Boşver sen kaç kişi olduklarını, psikolojik taktik o. Aklınca gücünü gösterecek, korkutacak bizi. Ama birazdan hayatının en büyük şokunu yaşayacak." Erdem'in keyifli hali biraz olsun içine su serpiyordu. Onun böyle rahat olması esmer adama güven veriyordu.

Çok geçmeden mübaşir adlarını seslenince hep beraber duruşma salonuna geçtiler.

Mahkeme boyunca,Erdem neden dava açtıklarını  mahallelinin temsilcisi olarak anlatırken karşı tarafın avukatları o konuştukça üstüne gelerek yıldırmaya, konuşturmamaya yemin etmiş gibiydiler.

Tek Tabanca(BxB) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin