Final

4.3K 246 154
                                    

"Hayırdır Ediz'im, hayırdır yavrum. Ne bu kılık kıyafet. Podyuma falan çıkacaksın da benim mi haberim yok!"

Ediz saçlarını özenle tararken, kapıya yaslanmış dakikalardır onu kıskançlıkla izleyen adama bakıyordu.
"Yeni bir iş teklifi var dedim ya. Yemeğe gideceğiz adamlarla. Konuştuk ya Çelebi dün gece. Niye yeni duymuş gibisin? "

"Ya Ediz Allah'ını seversen. Abartma ya! Çıkar üstündekileri. Başka normal bir şeyler giy. "

"Çelebi tepemin tasını attırma benim.Sabahtan beri somurtup duruyorsun zaten. Üstümdekiler özel tasarım. Hayatta çıkarmam."
Çelebi Ediz'e doğru sert adımlarla yürüyerek gözlerinin içinde yanan kıskançlık ateşiyle baktı."Başlarım özeline tasarımına. Çıkar oğlum. Deli etme beni. "

"Ya sabır. Çıkartmayacağım! Kafene sırf senin için gelen kızlara karışıyor muyum ben? Karışma sen de benim işime! "

Çelebi elleriyle sinirle çenesini ovdu. "Allah için hiç karışmıyorsun Ediz. Beynimi yiyorsun kızları gördükçe. Duyan da seni sakin biri sanır!"

"Ya neyse ne ben çıkıyorum. Gece geç gelebilirim. Sen uyu olur mu? Yarın çocuklar gelecek uykusuz kalma."
Çelebi sakinleşmeye çalışır gibi derin derin nefesler alıyordu ama sarışın adamın hali sakinleşmesine hiç yardımcı olmuyordu." Ediz böyle çok, ne biliyim çok etkileyici oldun. Bir de uyu diyorsun. Uyuyamam ki ben şimdi. "

Çelebi'nin mahzun bakan yüzünü avuçlayıp dudağına çok da masum olmayan bir öpücük kondurdu Ediz. "Bu yemek şirket için önemli. Özenmek istedim. Normalde bu kadar dikkat etmiyorum biliyorsun. Hadi beni güzelce yolcu et de içim rahat gideyim. Olur mu?"

Esmer adam içine derin bir of çekerek alnını sarışının alnına yasladı ve gözlerinin içine baktı. "Ediz deli oluyorum sana biliyorsun değil mi? Kıskançlık damarım tuttu yine benim. Hadi daha fazla görmeden seni git. "
Ediz esmer adamın bu haline gülerken ,bir yandan da fikrinden vazgeçer diye hızlı adımlarla merdivenleri iniyordu. Kapıyı açmadan önce son kez Çelebi'ye bakıp evden çıktı.

"Böyle de güzel olunmaz ki ama zalımın oğlu!" diye söylendi arkasından. İzmir'in havasını ciğerine çekmek için balkona attı kendini. Yeni demlediği çayı ve kitabıyla Ediz'in eve dönmesini bekledi saatlerce.

Bostanlı'ya taşınalı bir sene oluyordu ve Çelebi mahallesi kadar olmasa da çok sevmişti burayı. İnsanları, denizi, havası çok iyi gelmişti ikisine de. Ediz tam bir işkolik adama dönüşmüş olsa da Çelebi onun bu haline hayranlık duyuyor, sevdiği adam başarılı oldukça göğsü kabarıyordu.
Tek sevmediği ve alışamadığı şeyse yemekli akşam toplantılarıydı. Hele Ediz böyle extradan özendiğinde deli oluyor, kıskançlık damarları kabarıp duruyordu.

"Off saat kaç oldu hala gelmedi ya. Sonra diyor ki arıza çıkarıyorsun. Nasıl çıkarmayayım şimdi? Onikiyi geçiyor saat ya. Çıldırıcağım! "
Çok geçmeden kilit sesini duyan Çelebi zıpkın yemiş gibi fırladı sandalyeden.Ediz'in anahtarla açıp girmesine izin vermeden kapıyı açtı. Neşeli bir yüzle kapının ardında duran Ediz'e inat, Çelebi kızgın gözlerle bakıyordu sevdiğine.

"Çelebi'm canım,imzaladık anlaşmayı. Kabul ettiler." diyerek esmer adamın üstüne atıldı Ediz neşeyle.
Çelebi daha ne olduğunu anlamadan dudaklarına yapışan Ediz ayağıyla bir taraftan da kapıyı kapamaya çalışıyordu.

"Ya düşünebiliyor musun, Türkiye'nin en büyük mimarlık ofisi bizimle çalışacak. Çok mutluyum Çelebi. "
Ediz"in bu neşeli haline bakıp güzelliğine iç geçirirken, diğer her şey silinip gitmişti aklından. Şuan kollarında olan adamın mutluluğu her şeyden önemliydi.

Tek Tabanca(BxB) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin