İKİ BEDEN BİR KALP(TAMAMLANDI)

42.BÖLÜM - ALDATMAK

Siyah renkli ekip otosu tozuyan beyaz karın altında Akif Eren Caddesi üzerinde kaza nedeniyle akışı duran trafikte bekliyordu. Gri renkli kaportası üzerinde kırmızı harfler ile 'Manolya Sürücü Kursu' yazılı araç trafiğin biran önce açılması için yolun kenarına itilirken aracın çarptığı metal çöp konteyneri de devrildiği yerden kaldırılıyordu. Çöp konteynerını gören Tahsin Komiser birkaç gün önce şu kendisini asarak öldüren Oktay isimli adamı daha doğrusu olay yerindeki Polis Merkezinde görevli komiseri hatırladı ve dikiz aynasından arkada oturan Profesöre baktı:

"Amirim şu geçenlerde kendini asan bir adam vardı Oktay. Olay yerindeki komiser sizin için kopuk bir parmaktan faili meçhul 7 cinayeti birden çözdüğünüzü söylemişti. Bunu nasıl başardığınızı bize anlatır mısınız?" Elindeki telefonla meşgul olan Ayla Komiser:

"Tahsin haklı amirim. Komiser öyle bir bahsetmiştiki merak etmemek elde değildi."

Yol açıldığı için Tahsin Komiser siyah renkli ekip otosunu hareket ettirdi. Sokak lambaları ve vitrinlerin camdan vuran ışıklarının yüzünde gölge oyunları oynadığı profesör gülümsedi:

"Yanlış hatırlamıyorsam 14 sene önce yaşanan bir olaydı o çocuklar. Şu turşucu Sami'nin işyerini bilirsiniz. İşte bahsi geçen çöp konteyneri hemen o işyerinin karşısında, duvarın dibinde duruyordu. Sıcak bir yaz akşamıydı. Bizim Sami şimdi turşucu olan o dükkanda 14 sene önce dönercilik yapıyordu. O akşam gece yarısına doğru iş yerini kapatmadan hemen önce çöplerini o konteynere dökerken kesik parmağı fark etmiş." Ayla Komiser:

"Amirim lafınızı kesiyorum ama küçücük bir parmağı çöp konteynerı içinde gecenin karanlığında nasıl fark edebilmiş?"

"Kediler sayesinde olmuş Ayla Kızım. Sami çöp konteynerine yaklaşınca kara bir kedi gölge gibi içinden fırlamış ve yola atlarken bu parmağı ağzından düşürmüş. Tabi Sami de ayakları arasına düşen şeyin bir insan parmağı olduğunu hemen anlamış ve polise haber vermiş.

Çöp konteynerini alt üst ettik ama başka bir beden parçasına rastlayamadık. Bizde önce belediye ile görüştük ve işimiz bitene kadar çöplerin toplanmasını ertelettik. Karakol ve devriye ekiplerinin yardımı ile parmağın bulunduğu konteyneri merkez aldık ve dışa doğru çember çizerek diğer çöp konteynerlerini aramaya başladık. Çok geçmeden de bedenin geri kalan parçaları bulundu." Kar yağışı şiddetini artırırken sola sinyal veren Tahsin Komiser siyah renkli ekip otosunun direksiyonunu Bağcılar sokağa kırdı:

"Amirim ceset kaç parçayı ayrılmıştı?"

"O gece ve ertesi gün öğlene kadar çalışmak zorunda kaldık ama cesedin 54 parçasını yani bedenin hemen hemen tamamını bulabildik." Ayla Komiser ıslık çaldı:

"Bildiğimiz kuşbaşı doğranmış."

"Kimlik tespitinide parmak izinden yaptık çocuklar. 52 yaşında Türkçe öğretmeniymiş. Ailesi iki gün önce hakkında kayıp ihbarında bulunmuş. 14 sene önce güvenlik kameraları bu kadar yaygın değildi çocuklar. Yani maktülün her hareketini adım adım izleme imkanına sahip değildik ama elimizde önemli iki başlangıç noktası vardı.

Birincisi maktül iki gün önce görevli olduğu lisenin öğlenden sonraki derslerine girmemişti. Yani ne olduysa o öğlen arasında olmuştu.

İkincisi ise maktülün midesindeki sindirilmemiş kalıntılardı. Buradan maktülün o öğlen arasında ciğer yediği anlaşılıyordu." Profesör öksürmeye başladı. Ayla Komiser kapı gözünde duran açılmamış pet şişeyi uzattı. Suyu içen Profesör:

"Teşekkürler Ayla Kızım. Evet, maktülün en son yemeğinin ciğer olduğunu öğrenince öğretmenin görevli olduğu okulun çevresini araştırdık ve Ciğerci Selim isimli mekanı tespit ettik.