2.Bölüm

52.1K 2.4K 454
                                    

🍀

Yepisyeni bir bölüm geldi, umarım beğenirsiniz.

Vote tuşuna basmayı ve satır arası yorum yapmayı unutmayın, benim zor bulunan dört yapraklı yoncalarım:)

Bu haberin iyi olup olmadığını bilmiyordum. Kalbim hem kendim için, hem İlayda için küt küt atarken acıyordu da.

Bakışlarımı baba bildiğim adama çevirdim. Gözlerinde üzüntü gibi bir şey vardı. Benim için üzülmüş olamazdı. Bunca yıldır kurtulmak istiyordu benden.

Ünlü iş adamı Ahmet Turan'ın kızı, öz kızı değildi. Ne büyük haber olurdu.

"Ben, öz kızımı istiyorum!" dedi 17 yıldır baba bildiğim adam. Biliyordum ben... Şimdi bakışları eskisi gibi sertti.

Niye?

Niye böyle bakıyordu?

Ben ona ne yapmıştım?

Gözlerimi abi bildiğim çocuğa çevirdiğimde yüzü düzdü. Hiçbir duygusunu belli etmiyordu.

Sonra gözlerimi anne bildiğim kadına çevirdim. (Adı, Asuman.) Gözleri dolmuştu. Belki benim için üzülmüştü.

Bir anda ayağa kalktı ve yanımıza gelip, gözünü ikimizin üzerinde gezdirdi ve İlayda'ya sarıldı.

Kalbim üşüdü...

"Kızım..." dedi sesi titreyerek.

Kalbim kırıldı.

İlayda'nın bir eli onun sırtına gitmişti. Ama diğer eliyle sıkıca elimi tutuyordu.

Gözlerimi diğer aileye çevirdim. Baba bildiğimin aksine o adam üzgündü.

Anne bildiğim kadının aksine, o kadın üzgündü.

Abi bildiğim çocuğun aksine, o çocuklar üzgündü.

Anne bildiğim kadın İlayda'dan ayrıldı ve bana baktı. Sadece gözünden bir damla yaş aktı. Başka hiçbir şey yapmadı.

İlayda elini elimden çekince ona baktım. Bana gözleriyle gerçek ailesine veda etmek ister gibi bakıyordu.

Yavaşça ikimizin yanından geçti ve ailesi bildiği insanların yanına gitti. Biyolojik annem bir anda ona sıkıca sarıldı. Biyolojik babaları ikisine de sarıldı. Hemşire dahil diğer çocuklarda onlara sarıldı.

"Sen, her zaman bizim kızımızsın. Bunu sakın unutma." Kadının boğuk sesini duydum.

"Seni her zaman koruyacağım." Adamın her şeye rağmen güçlü sesini duydum. Hatta kısık sesle bir şeyler daha söyledi ama duyamadım.

Ben ise bir kenarda, öksüz ve yetim gibi sadece onları izledim...

Sonunda ayrıldıklarında, İlayda hepsiyle tek tek sarıldı ve vedalaştı. "Sizi çok seviyorum, umarım yaptığım onca şeye rağmen beni affedersiniz." Sesi titremişti.

"Affedilecek hiçbir şey yapmadın." dedi en büyükleri olduğunu düşündüğüm çocuk.

"Hadi artık!" Baba bildiğim adamın sabırsız sesi veda anını bozdu.

İlayda ona bakıp tekrar ailesine döndü. "Beni sakın unutmayın ha." dedi alayla.

"Unutmak ne mümkün." dedi Hemşire, kız düşük omuzlarına rağmen onları silkti. "Seninle istediğin zaman görüşebiliriz."

HİRA - GERÇEK AİLEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin