ÖZEL BÖLÜM 1

8.5K 535 155
                                        

🍀

Merhabaaaaa, ben geldim!

Yeminle bu kitaba bölüm yazmayı özlemişim.

Bu özel bölümün birincisi, bunun haricinde birkaç bölüm daha yazmayı düşünüyorum ama ne zaman gelir bilmiyorum.

Neyse, özel bölümümüze hoş geldiniz ama boş geldiniz.

Vote tuşuna basıp, yorum yaparsanız çok mutlu olurum💜

O zaman sizleri bölümle baş başa bırakıyorum, iyi okumalar...

Sizce biz teknede giderken üst üste aksilikler yaşamış mıyızdır?

Atilla'dan kaçarken kafasını kapıya çarpıp yaran Acar mı dersiniz, selfie peşinde gezinirken telefonunu denize düşüren Ela mı dersiniz, hamilelikte normal olan sancı çeken ablam mı deseniz...

Yani var oğlu vardı.

Şimdi de yemek için koşarken ayağını feci derecede burkan Çınar vardı.

Yerde acı içinde kıvranıp bağırıyor ve sağ ayağını tutuyordu. Yanında ise hepimiz toplansak da, onunla ilgilenen ablamdı.

Vallahi mal bu çocuk.

"Baba, kıyıya geri dönmemiz gerek." dedi ablam kaşlarını çatarak.

"O kadar kötü mü?" diye sordu babam endişeyle.

"Bileği kırılmış görünüyor."

"Ulan!" diye bağırdı Çınar acı içinde. "Ulan hayat, ulan hayat!"

"Oğlum bir sakin ol." dedi annem huzursuzca, elini Çınar'ın saçlarında gezdirirken.

"Kaptan'a haber veriyorum." dedi büyük bey dedem, yanımızdan ayrılıp diğer tarafa geçti.

Ulan büyük bey...

"Ben kendime uğursuz diyordum, başıma her şey gelir sanıyordum ama neredeyse buradan sağ çıkan tek insan benim." dedim sessiz bir alayla.

"Kızım." dedi babam uyarıcı bir tonda.

Caner'in bana bakışlarını görsem de omuz silkip iç çektim. "Ne?" dedim babama bakarken. "Yalan mı?"

"Ulan!" dedi Çınar bana bakarak. "Ben bu haldeyken beni uğraştırma, sen uğursuz falan değilsin."

Bak ya...

Dişlerimi birbirine bastırarak ona doğru eğildim ve yanaklarını tuttum. "Senin tipini yerim, üçüzüm." dedim yanağını öperken.

"Hira." dedi ablam elini koluma koyarak. "Çok yaklaşma canım."

Arkadan birisinin beni çektiğini hissedince, hafif bir çığlık attım. Elleri belimi sarmış ve ayaklarımı yerden keserek beni havaya kaldırmıştı. "Ay, ne oluyor be?" diye sordum.

"Senin bu ortamda kalman doğru değil." diyen Meriç abimin sesini duydum. Beni bu ortamdan uzaklaştırıyordu.

"Ama ne alaka?" diye sordum çırpınmayarak.

Bir süre bir şey demedi, beni tamamen uzaklaştırdı ve birlikte ana güverte denen yere gittik. Önce beni oturttu sonra da hemen yanıma oturdu. "Güzelim, sen böyle kanlı şeylere bakma."

HİRA - GERÇEK AİLEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin