23.Bölüm

22K 1.2K 397
                                    

🍀

Ay ay ay, biz 200 bini geçtik ya, çok mutluyum ayoll❤️

Bölüm oy sınırı: 250
Bölüm yorum sınırı: 100
(Tek harf, sayı, boş emoji ya da destek için atılan aynı yorum geçersizdir. Hakiki yorum yapın, aşkolarım)

5 gün sonra, karne günü.

"Hadi ama İlayda! Okula gidip karne alıp geleceğiz, kulupe gitmiyoruz!" diye kim bilir kaçıncı kez seslendi Çınar.

Şu an Çınar'la birlikte, İlayda'nın kapısının önünde bekliyorduk. Onlar kendi okullarına karne almak için gidecekken, bende son kez okuluma gidecektim. Tabi, babam benimle birlikte okula gelecekti. Tek gitmeme kesinlikle karşıydı.

Nedenlerinden birisi, okulun bir zaman Ahmet Turan'a ait olmasıydı. Başka birisine satılmıştı ama, yine de babam tek göndermeyecekti.

"Geldim!" dedi ve anında kapı açıldı, şöyle bir baştan aşağı süzdüm. Hâki yeşili şort, beyaz crop giyinmiş, saçları ise bukleler hâlinde omuzlarından sarkıyordu.

Yakıyordu be!

Bende; beyaz crop, bej rengi pantolon, ona uygun gömlek, beyaz spor ayakkabı giyinmiştim. Siyah bir sırt çantası almıştım, saçlarımı da öylesine bir topuz yapmıştım. Allah'tan, ayakkabı yeniydi de ortalık batmıyordu.

 Allah'tan, ayakkabı yeniydi de ortalık batmıyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Üzerinde gömlek olduğunu düşünün.)

Gömleği giyinmeyecektim ama, crop yaralarımın azıcığını olsa bile gösteriyordu. Açıkçası bu beni rahatsız etmişti.

"Şükür, hadi gidip gelelim." dedi Çınar, bıkmış bir şekilde. Dediğine göre karne almak için bile, okula gitmekten nefret ediyormuş.

"Tamam, hadi." dedi İlayda, Çınar arkasını döndü ve koridorda yürümeye başladı. Bizde İlayda'yla birlikte yan yana yürüdük, "Babamda gelecekti seninle, değil mi?"

"Evet, beni ne olursa olsun yalnız göndermek istemiyor." dedim, hatta bir ara boş ver karneyi bile demişti.

"Düşünceli adam yeminle," dedi kıkırdayarak, yalan yok öyleydi.

Birlikte merdivenleri inip, bizi bekleyen üçlüye baktık. Sarp abim, Meriç ve babam vardı. Sarp abim ve diğerleri doğal olarak birlikte gidecekti.

"Şükür inebildiniz." dedi abim, homurdanarak. Ne var yani iki süslendiysek?

"Hemen bir nazlanın zaten." İlayda'nın gözlerini devirdiğini görmüştüm.

HİRA - GERÇEK AİLEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin