🍀
Eveeet, yine ben geldiiiğmmm! Şu 3 günde özledim lan sizi!
Bölüm oy sınırı: 250
Bölüm yorum sınırı: 100
(Tek harf, sayı, boş emoji ya da destek için atılan aynı yorum geçersizdir. Hakiki yorum yapın, aşkolarım)⚡
Çarşamba günü.
Tahmin edin şu an ne oluyordu?
Bence doğru tahmin ettiniz.
Ben yatağımda uyurken birisi gelmişti, bende uyuyor numarasıyla onu dinliyor ve izliyordum.
Şaşırdık mı?
Hayır.
10 dakikadır uyanıktım ve büyük bey yerde oturuyordu. Gözlerimi hafifçe açarak ne yaptığını anlamaya çalışmıştım, yere oturmuş ve sırtını yatağa yaslamış bana arkası dönük oturuyordu.
Tam 10 dakika boyunca sessize oturmuştu. Bu tarafa dönmediği için, rahat rahat gözlerim açık bir şekilde onu izlemiştim. Tek yaptığı, başını eğmek ve sakin nefesler alıp vermekti. Hatta bir ara uyuyup uyumadığını merak etmiştim, ama daha sonrasında uyumadığına kanaat getirmiştim.
Hiçbir şey söylemedi, oturdu ve kendi kendine düşünceleriyle münakaşa etti. Elimi kaldırıp, bana yaptığı gibi saçlarını okşamak istedim, ama tek yaptığım izlemek oldu.
Bir anda hareket edince, ani bir şekilde gözlerimi kapattım. Yakalanma korkusuyla kalbim küt küt atmaya başlamıştı, başımdaki gölge ise ayakta durduğunu gösteriyordu.
Elini saçlarımda hissettiğim an, büyük bir çabayla irkilmemeye çalıştım. Galiba benim saçlarımda hassasiyetim daha fazlaydı. Yavaş yavaş okşadı, sonra dudaklarını şakağımda hissettim. "Güzel rüyalar gör, hiçbir şey seni rahatsız etmesin, benim masum torunum..." diye kulağıma fısıldadı.
Masum torunum...
Vicdan azabı çekiyordu, bunu bir şekilde kanıtlamıştı. Bu sefer saçlarımdan öptü, "Özür dilerim." dedi kırık sesiyle, sonra eliyle birlikte tamamen geri çekildi.
Ne olmuştu da, tekrar vicdan azabı çekmeye başlamıştı?
Adım sesleri usul adımlarla uzaklaştı, sonra kapı açılma ve kapanma sesi duyuldu. Tekrar gözlerimi açtım ve kapı tarafına sessizce baktım.
Galiba bu adamın vicdan azabı hiç geçmeyecekti. Ne yapacağımı da bilmiyordum, onu suçlamadığımı hareketlerimle göstermeme rağmen hâlâ böyleydi.
Tekrar kapattım gözlerimi, huzursuz bir şekilde uyumaya çalıştım.
⚡
"Hadi!" dedi ablam bilmem kaçıncı defa, şu an yemek yiyorduk ve ablam davet için bizi alışverişe götürmek istiyordu.
"Eylül!" dedi büyük bey sonunda sert bir tonda, dün geceden beri ve yemek boyunca sesini ilk kez duymuştum. Ablam yutkunarak Büyük Bey'e döndü. "Kızları rahat bırak, heyecanlısın ama kızlar zaten sabahları aç aç bir yerlere gidiyorlar, bırak rahatça yemek yesinler." Sonunda sesini daha mülayim yapmıştı.
Ablam yüzünü buruştursa da, sessiz kaldı ve yemeğine döndü. Ablam acayip derecede alışveriş çılgınıydı, bir nevi hareketlerinden ve giyiminden de belli oluyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
HİRA - GERÇEK AİLE
ChickLit**Reklamları siliyorum.** **Kitaba ön yargısız başlamanızı öneririm.** . 17 yıl... Tam 17 yıl, hayatım boşuna zindan olmuştu. Ölmek ve bu hayattan kurtulmak istediğim çok zaman olmuştu, ama tek bir umutla hayatta kalmıştım. Belki de, şimdi bu hayat...