SON DÖRT 'Acı Gerçekler'

201 30 28
                                    

44 Bölüm : 'Acı Gerçekler'

Akel'in anlatımından;

Soğuk hastane aralarında başımı elimin arasına almış, artık uyumamaktan dolayı kıpkırmızı olan gözlerimi dünyadaki bağlantısını biraz da olsa koparabilmek amacıyla kapatmıştım. İçinde bulunduğumuz durumu en diplerine kadar çekmişken artık düşüncelerim fısıltısız kalmıştı...

Yaz mevsimine yaklaşıyor olmamız bile benim soğuk ellerimin ısınmasına yardım etmiyordu. Zemheri yanımda olmadığı sürece her zaman soğuk kalacak gibiydi... derin bir nefes verdim ve gözümden düşen yaşı silmeye uğraşmadan yavaş adımlar ile kalktım. Adımlarımı hastanenin bahçesine doğru ilerletirken artık kaçıncıya içtiğimi bilmediğim sigarayı dudaklarıma yerleştirdim.

Keşke burada olsaydın Zemheri. Keşke çok fazla sigara içtiğim için bana kızsaydın. Sana sigarayı bıraktığımı bile söyleyememiştim. Bu dünyada ki nefesimi bulduğum zaman sigarayı bırakacağımı söylemiştim. Ben sözümü tuttum ama sen tutmadın Zemheri, beni nefessiz bıraktın...

Kendimi rastgele bir banka attığımda etrafımda pek fazla insanın olmayışı benim için daha iyiydi... Cebimden yarısını bitirmiş olduğum sigara paketini çıkardım ve içinden bir dalı tuttum. Yorgun hareketler ile sigaramı yakarken yanımda bir hareketlilik hissettim.

"Akel yeter artık, bu kadar sigara içme."

Hiçbir cevap vermezken bu sessizliği bozmaya yemin etmişçesine konuşmaya devam etti. "Zemheri kalktığı zaman seni şikayet edeceğim." Sessizliğimi sürdürürken elimdeki sigarayı hızla çekip yere attı.

"Sadece üç gündür yanımızda değil. Şu an beynindeki kurşunu çıkartıyorlar. Evet tehlikeli bir ameliyat ama bu kadar ümidi keserek oturmak mantıksız Akel. Uyandığında seni bu halinle görürse çok üzülür."

Kafamı onaylar bir biçimde salladıktan sonra hızla yerimden kalktım ve elimi uzattım. Çok hızlı bir şekilde anlayıp cebinden motorun anahtarı çıkardı ve elime tutuşturdu. Ağrıyan gözlerimi etrafta gezdirip motorun yanına doğru ilerledim. Efran çok haklıydı... Zemheri uyandığı zaman beni iyi bir şekilde görmesi gerekiyordu!

Motorun hızını artırırken içimdeki duygulara engel olamıyordum. Çığlık çığlığa bağırıp içimdekileri haykırışa dökmek istiyordum... düşüncelerim beni kısa bir süre içinde eve getirirken çıkmaz sokak yazısına baktım.

Bu yazının bile bana onu hatırlatması gözümden akan yaşlara engel olamıyordu... Daha fazla bu duvarın önünde durup vakit kaybetmek istemediğim için hızla içeriye girdim. Zemheri çok tehlikeli bir ameliyatta olduğu için ameliyatın ne zaman biteceği, komadan ne zaman çıkacağı belli değildi. Bu yüzden hızlıca hazırlanıp onun yanına gitmem gerekiyordu.

Adımlarım banyoya doğru ilerlerken üzerimdeki ceketi evin rastgele bir kısmına attım. Banyo kapısını açtığımda aynada ki yansımam beni ilk başta korkuturken biraz daha yaklaştım. Mavi gözlerim günlerdir uykusuzca ağlayışımdan dolayı kan toplarken, göz altlarım mosmordu. O geceden kalma izler kabuk bağlarken dudağımın üzerindeki morluk kendi yerini belli ediyordu.

Boyası akmaya başlayan saçlarımı kazıyıp kendi renginde bırakmaya karar verdim. Zaten fazlasını yapacak vaktim pek fazla yoktu. Zemheri uyandığı zaman ilk önce beni görecekti... eğer o gözler açılmazsa, bu gözler kapanmaya yemin ederdi...

ZEMHERİ | S.Ç.Y. |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin