Sessiz Çığlıkların Yankısı
ZEMHERİ
3. Bölüm Sessiz Çığlıkların Yankısı
ZEMHERİ
Okyanus mavisi gözlerinde boğulurken bu acıyı kalbime batan iğne parçaları gibi hissediyordum. Büyük bir vicdan azabının içinde kayboluyordum ve bu acıyı bir nebze azaltmak isterken kendimi farklı yerlerde buluyordum. Yedi saat önce dudaklarımdan dökülen sözcükleri toparlamak amacıyla, ve Akel'in delici gözlerinden kurtulmak için, yaşadığım olayların bir kısmını anlatmıştım. Babamın nasıl biri olduğunu, en son hangi davayı aldığımı ve neler bildiğimin bir kısmını tabii. Akel ise ailesinin davasının ne olduğunu ve neler bulduklarını anlatmıştı.
"Seninle birlikte bu davayı açmak ve kazanmak isterim, katilleri zaten polis bulamıyor, yeterli olamıyorlar. Bu yüzden ben aramaya ve onlar hakkında en ufuk bilgi bulmaya devam edeceğim, peki bu konuda bana yardımcı olur musun?"
İşte bunu daha öncesinden hiç düşünmemiştim. Yani ben kendimi mi arayacaktım? "Elbette ki." Kendimden emin bir şekilde çıkan sesime beynimin fısıltısı karışırken yine aynı anda bir sürü şeyi düşünmeye başlamıştım.
"Aslında sana güvenmemem gerekiyor, henüz yeni tanıdım ve o adamlar tarafından ajan olarak gönderilmiş olabilir-" ellerini oynatmayı yarıda bırakmasının nedeni ilk başta şaşkınca bakan gözlerimin sonradan ateş saçmaya başlamasıydı. "Sana güvenmek istiyorum, sadece bunun sözünü ver ve beni güvenmeye ikna et!" elleri tekrardan oynarken zihnimde onu nasıl ikna edeceğime dair tilkiler dönmeye başlamıştı.
"Seni bir yere götüreceğim ve asla kimseye söylemeyeceksin, Sadece ikimiz arasında kalacak! Aslında sana güvenmeye başladığımda bunu yapmam gerekiyordu ama benim daha fazla dayanacak bir halim yok, zamanım yok. Anne ve babamın katilini bulmadan ve intikamımı almadan rahatlamayacağım."
Ellerinden yansıyan manalar kanımın donmasına neden olurken tedirgin olduğumu belli etmemeye çalışarak kafamı olumlu anlamda salladım. "Size karşı büyük bir güven kazanacağım ve inanın ki kendinizden daha çok bana güveneceksiniz!" iddialı sözlerim onu ilk başta şaşırtsa da alaylı bir tavırla gülümsedi ve eve doğru ilerlemeye başladı. Gideceğimiz ve bana göstermesi gereken yer evi miydi? Bu durum aklımda soru işaretlerinin çivilenmesine neden olurken itiraz etmedim ve temkinli adımlar ile onu takip ettim. Kapının üstünde bulunan tekli anahtarı çevirdi ve ilk önce kendisi içeri girip beni eli ile davet etti.
Adımlarımı eve ilk attığım anda karşılaştığım görüntü şaşkınlıktan dilimi yutma raddesine getirirken kaçamak bakışlar ile evi gözetlemeye başladım. Evin dışına rağmen oldukça yeni ve modern içi benim düşüncelerimi altüst ederken ben bu adamın yanında durdukça bütün öngörülerimin yıkılacağını sezmiştim. Sağ ve solumda odalar vardı ve beyaz yeni kapıları kapalıydı. Karşımıza çıkan bir merdiven vardı ve sanırım evdeki tek eski olan şeylerden biriydi! Hemen çaprazımızda bulunan çok şık koltuk takımı ve ev dekorasyonları birbirlerine çok uyumlu iken Akel'in bakışlarına yakalanmıştım. Evi gözetlemiyormuşçasına davranmam pek işime yaramazken rezil oluşum yanaklarımın kızarmasına neden olmuştu.
Etrafı incelemeye son verirken Akel'in adımlarını bir gölge misali takip ettim. Adımları merdivenden aşağıya doğru ilerlerken bu durumu yadırgamadan merdivenlere doğru ilerledim. Topuklularımın altında tok ses bırakan eski merdivenler her an yıkılacak gibi sallanırken, ortamda bulunan ölü sessizliğini topuklu ayakkabılarımın bir bıçak misali bölüyordu. Yerin altına bir kat indikten sonra merdivenler bitmişti ve bizi yukarıda bulunan kapı ile aynı olan bir kapı karşılamıştı. Orası biraz karanlık dururken aslında sensörlü lamba ile aydınlatıldığını, kapının önüne geldiğimizde anlamıştım. Adımlarımı daha temkinli atmaya dikkat ederken Akel önümüzdeki kapıyı tek bir hareket ile açtı ve içeriye girdik. Biraz aralıktan sonra yine bizi bir kapı karşılarken oda içinde odaya mı giriyoruz düşüncesi dudaklarımın arasından bir fısıltı halinde döküldü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZEMHERİ | S.Ç.Y. |
Teen FictionZEMHERİ ( SESSİZ ÇIĞLIKLARIN YANKISI) Bana bir adım yaklaşarak okyanus mavisi gözlerini, gözlerim ile kavuşturdu ve sesi olan ellerini oynatarak dilinin ucuna gelen çığlıkların yankısına bana ulaştırdı. "Aleda, hayatın bana vurduğu tekmelerde her za...