'Karıcım!'

184 15 107
                                    

61. Bölüm : 'Karıcım!'

Akel'in göz mercanına birer birer yerleşmiş olan şaşkınlık huzmeleri beni görüyor olmasını yeni idrak ettirmişti. "Zemheri!"

Fısıltı halinde dudaklarından dökülen kelime kalbime batarken, beni karşısında asla görmeyi beklemiyormuşçasına tutuklu kaldı. Beyni hareket etmesi için komuta verdiğinde ise ilk yaptığı şey kocaman sarılmak olmuştu.

Hastane kokusunun sindiği saçlarımı teker teker öperken, yanık olan tenim artık acıya katlanamaz hale gelmişti. Onun bana sarılması susuz kalınan bir çölde su bulmuşçasına bana yararken, çok fazla sarılması zarar vermişti. Dudaklarımdan istemsizce acı inlemeler dökülürken hızla benden ayrıldı.

Konuşamadığını sonradan fark ederken hızla konuşmaya çalıştı. "Zemherim, iyi misin? Na-"

"Kendisi şu an çok iyi değil, içeriye geçip dinlenirken konuşmanız onun için daha iyi olur."

Gece'nin söylediği cümle Akel' e mantıklı gelirken hemen kenara çekildi ve geçmemiz için kollarıyla işaret etti. Yavaş adımlarla ilerledim ve içeriye girdim. "Gecenin köründe kim gelmiş?"

Efran'ın hayıflanır tonda olan sesi bizi görünce kesilmişti. İlk önce Gece'ye daha sonra bana baktı. "Ben yanlış mı görüyorum yoksa beni çok dövdükleri için artık halüsinasyon mu görmeye başladım?"

Ortamın gerginliği Efran'ın söyledikleri ile küçük kahkahaya bıraktı kendini. "Zemheri!" hızla yanıma geldi ve bana sarılmaya çalıştı. Ama sadece çalışmıştı çünkü Akel kendi yaptığı hatanın aynısını, Efran'ın yapmasına izin vermeyip kolundan çekti.

Bu durum karşısında ilk başta bocalarken hemen endişe dolu ses tonu kulaklarımıza ilişti. "İyi misin Zemheri? Bir şey mi yaptılar sana, eğ-"

"Yaralı kızı dışarıda tutmasanız mı acaba?"

Gece kinaye dolu ses tonu ile konuşurken, Efran'ın gözlerinin içine baktı. Daha fazla dışarıda durmak istemediğim için adımlarımı içeriye doğru attım. Odanın köşesinde bulunan koltuğa doğru ilerlerken, Efran'ın şaşkın bakışları hala üzerimdeydi.

"Zemheriyi bıraktığınız için teşekkürler, gece gece sizi daha fazla yormak istemeyiz."

Efran bu sefer Gece'ye doğru dönmüştü. Sanırım onun yanındayken bir şeyler konuşmak istemiyordu. "Sorun yok, Zemheri'nin iyi olduğunu görene kadar burada kalırım. Zaten Akel gibi biri ile aynı ortamda olmanın şansından dolayı buradan gitmek istemiyorum."

Kaşlarım istemsizce çatılırken, bu derecede konuşması istemsizce kıskanmama neden olmuştu. "Gece seninle iki dakika dışarıda konuşabilir miyiz?"

Gece sanki dünden bu teklife hazırmışçasına kafası ile onayladı ve onların dışarıya çıkışlarını izledim. Dikkatimin dağılmasına neden olan şey Efran'ın çok dikkat ederek ellerimi tutması olmuştu. "Nasılsın Zemheri, iyi misin? Senin yanına gelecektik ama ka-"

"Efran sanırım bunları dinleyebilecek bir halde değilim."

"Onlara inandın mı Zemheri? Gerçekten o ateşin içine kendi ellerimizle, kendi planlarımız ile attırdığımızı düşündün mü?" Gözümden akmak için bekleyen yaşları, içimdeki fırtınanın fısıltısı durduruyordu.

ZEMHERİ | S.Ç.Y. |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin