🌼Bölüm 52: Geri Dönüş

852 49 37
                                    

Uzuuuuuuun bir aradan sonra yeniden birlikteyiz canlarım. Kendime uzun bir ara vermiştim, yazmaya da aynı şekilde. Artık hiç fikrim kalmadı, ben yazamıyorum dediğim yerden beni kaldırmayı başardınız. Yine ve yeniden.  🌼🌼🌼

Sizi çok seviyorum ve artık nihayet bölümle baş başa bırakıyorum. Biraz kısa oldu ama geri dönüşümün şerefine diyelim. Aksiyonlar da yavaş yavaş başlayacak. Haydi vira bismillah! 🌼🌼

İyi okumalar. Oy ve yorum bırakmayı unutmayın 💜

Dipnot; oy ve yorum sınırı filan yok, bir okuyucum beni ciddi anlamda aydınlattı. Kendisi kim olduğunu çok iyi biliyor. Desteklerin için teşekkürler 💜💜

"Bir şeyi kutluyorsunuz, salak değilim anladım bunu. Ama bana söylemek istemiyorsun bunu da anladım. Yine de.. şu anda seni zorlamayacağım Emir. Nasılsa ben ne olduğunu öğreneceğim, istediğin kadar sakla.." Emrah ayaklarını sürüyerek arkasını dönüp giderken ben sadece arkasından bakakaldım. Öfkemden kuduruyordum. Böylesine güzel bir günde bile tadımı kaçırmayı başarıyordu. Derin nefeslerimin arasından duvara sağlam bir yumruk geçirdim. Bu hiç hoş olmamıştı. Emrah, Bahar'ın karşısına çıkmıştı bir kere. Bahar bir daha asla bu olayın peşini bırakmayacaktı, ta ki her şeyi anlayana kadar.

Çünkü Bahar.. çok akıllı bir kadındı.

Emrah'ın arkasından uzunca bir süre koridorda kalakaldım. Sonra ise kendime gelip masaya doğru ilerledim. Bahar'ın gözü sürekli arkasındaydı. Yüzüme bir gülümseme yerleştirip yanına oturdum.

Bahar'dan

Emir ve Emrah komutanın bana saatler gibi gelen ama sadece dakikalar süren konuşması boyunca sürekli kafamı arkaya çevirip bakmıştım. En sonunda koridordan çıkan Emir'i görünce bir nebze olsun rahatlasam da içimden bir ses burada önemli ve benden gizli bir şeylerin döndüğünü bas bas söylüyordu. Emir sakin adımlarını bana doğru atarak yeniden yanımıza geldi. Sandalyesini çekip yanıma oturduğunda da benden gizleyecek kadar önemli olan bu şeyi düşünüyordum. Üstelik artık saklı gizli bir şeyimiz olmayacağına dair birbirimize söz vermişken.. Yüzüme sahteden bir gülümseme yerleştirdim ve herkes sohbet ederken çaktırmadan Emir'e doğru eğildim.

"Az önce neler olduğuna dair bir açıklaman var değil mi?" Emir başını bana doğru çevirip gözlerini gözlerime dikti. Bir elini sandalyemin arkasına, diğer elini de bardağına atmış bir şekilde gülümserken ona konuyla ilgili bir şey sorabilmem işten değildi zaten.

"Açıklamam.. var elbette ama daha sonra lütfen güzelim. Eğleniyoruz şurada," Göz kırparak bitirdiği sözlerinden sonra Emir'e başımla onay verirken yeniden masaya döndü bakışlarım. Yan yana oturdukları sandalyelerinde, birlikte gülen Elçin ile Alp'e baktım ve masaya doğru eğilip Emir'le aramızdaki konuyu değiştirmek adına Elçin'e doğru döndüm ve sordum. "Düğün ne zaman şimdi?" Elçin dikkatini müstakbel eşinden çekip bana baktı ve aynı tatlı gülümsemesiyle gözlerime baktı.

"Haftaya cumartesi olsun diyoruz Bahar, herkesin katılabilmesi için. Malum koca bir askeriye gelecek. Çok heyecanlıyım gerçekten. Her şey hazır, gelinliği de aldık sadece düğüne gitmek kaldı!" Sözlerinden sonra masada bir kahkaha koptu. Heyecanı gözlerinden okunan bu gencecik güzeller güzeli kıza bakarken ben de dertlerimi unutup onunla beraber mutlu olmuştum. "Sizin adınıza çok mutluyum gerçekten Elçin. Bir ömür boyu mutlu olun inşallah," Alp de Elçin de bana bakıp teşekkür ettikten sonra eğlenmeye ve tabi ki içmeye devam ettiler. Herkes felekten bir gece çalarken benim gözlerim Salim'de takılı kalmıştı.

Öylesine içiyordu ki, şişeleri birbiri ardına deviriyordu. Alp, Emir ve birkaç arkadaşı da durumun oldukça farkındaydı. Sürekli ona bakıyor, bazen de içki bardağını tutarak ona engel olmaya çalışıyorlardı ama kimse başaramazdı bunu. Salim, onlar bardağını tuttuklarında sinirleniyor ve sesini yükseltiyordu. Emir bakışlarıyla yandakileri durduruyor ve adeta 'bırakın da içsin,' diyordu. Yoksa burada sağlam bir olay çıkabilirdi.

Duy BENİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin