🌼Bölüm 49: Bonnie ve Clyde

1K 72 10
                                    

Merhabalar, arkadaşlar. Nasılsınız öncelikle? Umarım iyisinizdir. ❤️❤️

Yeni bir bölümle geldim! Açıkçası bu bölümün sınırı dolmadığı için henüz atmayı düşünmüyordum ama,
@gece38139 'un attığı mesaj beni çok duygulandırdı. Aynı zamanda AYLAZZ4321 yorumlarda bölümü soruyordu. Bu yüzden ben de bölümü bu iki okuyucuma ithaf etmek istedim.

Böyle güzel okuyucular beklediği zaman bölümü atmak benim için bir zevke dönüşüyor bu yüzden de bu bölümü sınır dolmadan atıyorum. 🌼🌼

Bir deeeee biz bugün 100 bin okumaya ulaştık!! Darısı daha nice 100'lere inşallah 😍😍😍

Diğer bölümde de 45 oy ve 45 yorum sınırı olacak, bilgilerinize sunulur. Lütfen oylarınızı eksik etmeyin, yorumlarınızı çok severek okuduğumu da unutmayın.

Sizi çok seviyorum. 💜

Yine çok konuştu bu yazarınız, ben susayım bölüm konuşsun en iyisi. İyi okumalar❤️❤️

Okul binasına birkaç metre kala etrafımızı bir anda dört bir yandan sardıklarını fark ettik. Pencerenin tam önünde, ayrıca sağımızda, solumuzda ve arkamızda birikmiş beş tane adam vardı. Gözlerimi karşıdan ayırmadan kafamı hafifçe Emir'e dönerek fısıldadım. "Harika. Şimdi ne yapacağız?"  Emir'in aldığı derin nefesle, işimizin zor olacağını anlamıştım.

Emir öfkeli ve sitemkar sesiyle, "Ben nereden bileceğim ki? Harika planını yaparken bunu da düşünmüşsündür diye düşünüyorum. Herhalde bizi buradan kurtarırsın."

Ben de aynı sitemkar ses tonuyla Emir'e seslendim. "Komutan olan sensin ya hani, bu kısmını da sen halledebilirsin diye düşünmüştüm aslında, planım buydu!" Emir öfkeyle karşısındaki adamlara küfürler ederek sırtını bana daha çok yasladı. Birkaç derin nefesten sonra karar verdiğini belli edercesine seslendi.

"Ben pencerenin önündeki adamı vurunca sen koşarak içeri gireceksin. Gerisini de ben halledeceğim." Sırtımı ondan çekmeden bunun mümkün olmayacağını ifade etmek için omzumla ona hafifçe vurdum. "Asla. Asla burada seni yalnız başına bırakmam. Bunu aklından hemen çıkart."

Bu sırada adamlar Emir'e bağırdı. "Kara Komutan! Baksana, bu defa köşeye sıkışan sen oldun. Hep biz mi sıkışacaktık?" İğrenç bir gülme sesiyle konuşmasını tamamlayan adam Emir'in tam önündeydi ve bu yüzden de ben onun yüzünü görememiştim. Kafasını eğip bana baktıktan sonra konuşmasına devam ederken ben de olanların çok azını sadece omzumun üzerinden görebiliyordum. "Oltacının kızı.. gerçekten de çok güzelmiş, yazık olacak."

Emir dişlerinin arasından olduğunu tahmin ettiğim bir tıslamayla konuştu. "Ben senin o gözlerini oymadan evvel çek onları. Ben eğer sizi gebertmeden buradan gidersem bana da Kara Komutan demesinler!" Adam gülerek etrafımızda döndü ve benim karşıma gelmeye çalıştı. Emir öfkesinden kudururken o da dönmeye, adamla beni yüz yüze getirmemeye çabaladı ama başaramamıştı, maalesef sayıca üstün olmaları yüzünden bizden daha hızlı ve avantajlıydılar. "Kıpırdama yerinden Kara!" Silahların hepsi birden bana doğrulunca Emir korkuyla durdu.

"Senin bu Kara bize hiç rahat vermiyor biliyor musun? Üstelik onu kaç defa uyardım, buraya bir daha gelme dedim. Cesarete bak ki bir de seninle beraber geliyor!" Adam bana bir adım daha yaklaşınca tetiğe daha sıkı sarıldım. "Bir adım daha atarsan yemin ederim öldürürüm seni!" Emir'in sesli nefes alışverişlerinden bir şey düşündüğü belliydi. Bizi tehlikeye atmadan buradan kurtulmanın bir yolunu düşünüyordu.

Duy BENİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin