🌼Bölüm 7: Sensiz Ben

6K 293 41
                                    


Bir anda arkadan gelen albayı ve Elçin'i fark ettim. Gülümsemem solmaya başladı. İşte başlıyoruz. Emir de karnını tutup derin nefesler alıyordu. Sonra.. albayın güçlü, heybetli ve korkutucu sesi duyuldu. Sesinden kudret ve cesaret akıyordu resmen.

"Tekmil ver asker!!"

Emir aniden arkasını döndü. Duydu.
DUYDU. DUYDU!!! BAŞARDIMM!!

Ayağa fırladı hemen ve asker selamı verdi albayına.

"Üsteğmen Emir Eroğlu/ Ankara. Emir ve görüşlerinize hazırım emret komutanım!!"

Flashback

Albay Elçin'e sıkıca sarıldı. Tanıyor olmalıydı. Selamlaştılar sonra da Elçin beni tanıştırdı. Komutan bizi buyur edip, yerine oturmadan oturmadık. Sonra biz de oturduk ve derdimizi anlatmaya koyulduk.

"Emir.. Emir bey benim hastam, albayım. Durumuyla ilgili kısa bir bilgi vermek istiyorum. Hiç duymuyor gibi görünüyor şu anda. Ama ben böyle düşünmediğim için buradayım. Bu gibi durumları çok görürüz, ama nadiren psikolojik olur."

Albay dikkatle beni dinliyordu, tüm dikkati benim üzerimdeydi. Bu da beni daha çok geriyordu. Ellerimin titrediğini gizlemek için birbirine kenetledim ve bacaklarıma bıraktım. Ellerini masanın üstünde birleştirmişti. Vücut dilinden, ilgiyle dinlediği belli oluyordu. Emir'e çok değer veriyor olmalıydı. Benden önce albay konuşmaya başladı.

"Bak, Bahar kızım. Emir benim en iyi askerlerimden biri. Dürüsttür, asla yalan söylemez. İçinde ne varsa dilindedir onun. Cesaretlidir üstelik. Her kavgaya korkusuz girebilirsin onunla. Sırtını yaslayabilirsin her daim korkmadan."

Abay'ın bu dediği laf kafamı kurcalamıştı, ona güvenebilir miyim diye düşüncelerimin arasında ışık gibi olmuştu resmen. Hayaletin kapkara gözlerinin en içinde parlayan bir ışık. Albay konuşmaya devam etti.

"Onun için ne lazımsa yaparım. Evet, emekli ettiler ama ne kadar bağlantım varsa uğrunda kullanabilirim. Emir'i oğlum kadar çok severim. Böyle bir askeri bana geri getirebilecek herhangi bir fikrin varsa ben varım."

Emir'in ne kadar sevildiğini görmek beni çok mutlu etmişti ve üstelik bana da cesaret vermişti. Zaten pes etmeye hiç bir zaman niyetim olmamıştı ama şimdi emindim. İyileşeceksin Hayalet.

Albayın bu sözlerine karşılık açıklamalarıma başladım ben de.

"Ben, Emir Komutanım'daki durumun psikolojik olduğuna inanıyorum. Patlama sırasında çoklu frekanslarda akustik travmaya maruz kaldığını düşünüyorum. Bunun psikolojik olma kısmı ise, sizin emekli olduğunu söylediğiniz anda başlıyor bence komutanım. Sizden, canından çok mesleğinden alındığını duyması, bir daha hiçbir şey duymak istememesine sebep oldu. Normalde 1 haftada geçecek bir travma idi fakat tam iyileşeceği zaman, hiç duymadığı için emekli edildiğini duymak onu derinden sarstı ve bu tüm duyma yetisini ve kendisini kapatmasına neden oldu."

Teorimi dikkatle dinledi Albay. Bakışları üzerimdeydi ve ben konuşmamı bitirdikten sonra duraksadı.

"Ne yapalım, Bahar kızım? Önerin nedir? Nasıl çeviririz bu oğlanı normale?"

"Önerim şudur, Albayım. Ben onu buraya getireyim, önce gitmek zorunda kaldığı askeriyeye gelsin. Hiç sizi görmediği ve farkında bile olmadığı bir anda ona seslenmeniz, kendine gelmesine yardımcı olacaktır diye düşünüyorum."

Şimdi

Emir'in arkası bana dönüktü, ama yüzündeki ifadeyi görmek için can atıyordum. Eminim çok mutluydu, duyuyordu çünkü. Ben içimdeki tüm heyecan ve zafer mutluluğumla masanın kenarından çıkıp önüne geldim. Çok ama çok mutluydum, başarmıştım. Duyuyordu artık.

Duy BENİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin