Kapıyı açmış şaşkın bakışlarıyla suratıma bakıyordu, sanırım beni gördüğüne çok şaşırmıştı. Doğa ağlamış mıydı? Gözlerinin içi kızarmış göz altları mosmor ve gözleri hafif şiş kızarıkları vardı. Dağınık saçları ile bana bakıyordu. Gözlerinin içinde korku, telaş , merak duygularını görebiliyordum ve yüreğimde hissediyordum. Ona gülümsedim ağzımdan birkaç kelime dökülü verdi.
" Beni gördüğüne sevinmedin mi?"
Hiç beklemediğim bir anda doğa kollarını açtı ve bana sıkıca sarıldı sanki buna ihtiyacı varmış gibi sanki çok acı çekiyorda birine anlatması lazımmış fakat kimsesi yokmuş gibi.
Kollarımla Doğa'nın belini sardım ve sıkıca sarıldım asla bırakmıycak gibi kokusunu içime çeke çeke sarılıyordum içimde ki hissi tarif edemiyordum karnımda değişik bir his vardı kalbim ise küt küt hızlı bir şekilde atıyordu. Ne yalan söyleyeyim şuan halimden çok mutluydum ona sarılmayı bu kadar çok istediğimi düşünmezdim. Kollarını çekti bir adım geri gitti , yüzüme baktı dudaklarını aralayıp ağzından çıkan kelimeleri dinliyordum." Sevindim tabi aptal, hem neden geldiğine dair haber vermedin."
" Hmm acaba neden, a doğru ya mesajlarıma bakmadığın için olabilir mi?"
" Kapının Arkasından gülme sesleri geliyordu. Kapıya doğru yaklaştı. Yaşlı bir kadın vardı ve bana bakıp gülüyordu. Ee oğlum içeri gelmez misin?"
" Tabiki gelirim efendim."
İçeriye girdim doğa beni salona götürdü çekyata oturdum. Doğa karşıma oturacaktı ki yaşlı kadın onu mutfağa çağırmıştı.
Doğa'nın ağzından
"Efendim nine"
" Bak gelmiş seninki."
" Nine ne saçmalıyorsun duyacak şimdi seni."
" Ne var canım haksız mıyım? Çocuğa ahtapot gibi yapıştın bırakmıyordun."
" Ya nine deme şöyle şeyler hem geldiğine sevindim ondan sarıldım sıkıca."
" E tabi benimde sevdiğim gelse bende öyle sarılırım."
" Nine deme şöyle şeyler."
" Kızım kimi kandırıyorsun. Yüzün kızarmış, mutluluğun gözlerinden okunuyor. Hoşlanıyorsun işte çocuktan. Bak oda sana karşı boş değil senin için buralara kadar gelmiş."
" Utanmış bir ifade ile nasıl bu kadar haklı olmayı başarıyorsun nine?"
" Ee kızım senin yaşındayken bende o duyguları yaşadım biliyorum tabi koş seninkine bı kahve yap oturun sohbet edin ben sizi rahatsız etmem."
" Tamam yapıyorum şimdi."
" Gülerek , Tuz koyma he sakın."
" Ya nine! , hem ona daha var görürsün sen."
" Tamam tamam bişi demedim ya ben odama geçiyorum siz oturun sohbet edin."
" Tamamdır nine görüşürüz."
Yunus'un ağzından
Doğa elindeki tepside iki tane kahve fincanı ile yanıma geldi kahveyi bana uzattı , kendiside tam karşımda oturdu ve kahvesinden bir yudum aldı. Gözlerinin içine baktım bunca yolu susup kahve içmeye gelmedim onunla konuşmaya geldim tabikide.
" Hadi ama şaşkın bakışların gözlerinden belli buraya nasıl geldiğimi veya neden geldiğimi düşünüyorsun?"
" Hayır aslında düşünmüyordum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mesafe
RomansaHikaye o kadar da hayat dolu olmayan Yunus'un yeni sanal arkadaşı Doğa ile tanışmasıyla başlıyor. Başta her şey şirin görünse de ikilinin ilişkisinin bundan öncesine dayandığını ve ortak sorunları olduklarını göreceksiniz. Onları bekleyen zorluklar...