11 - Anne ve Baba

531 24 3
                                    

Gözlerim güneş ile savaşırken uykumdan uyandım dün yaşadıklarım bir rüya gibi geliyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gözlerim güneş ile savaşırken uykumdan uyandım dün yaşadıklarım bir rüya gibi geliyordu.

Gerçi bunca olandan sonra hiçbir şey imkasız gelmemeliydi ama elimde değildi.

Elimi yüzümü yıkayıp üstümü değiştirdim dün gecede kalma kıyafetler vardı üstümde hala.

Kahvaltı salonuna doğru yürüdüm öğrenmem gereken gerçekler vardı artık.

Kahvaltı sofrasına oturmadan ayakta dikildim. Ediz neden oturmuyorsun? der gibi bakıyordu.

"Sence de öğrenmem gerekenler yok mu Ediz?" Tan anlamamış biçimde bize bakıyordu.

Ediz kahvaltısını bırakıp bana döndü.
"Kahvaltımızı edelim sonra konuşuruz olur mu Helen?" Onunla inatlaşıp şimdi konuşalım demek gelse de içimden oturup kahvaltımı yapmaya başladım.

Dün geceden sonra kendimi halsiz hissediyordum ve bir şey yemeden kendimi aç bırakıp güçsüzleşmeye niyetim yoktu.

"Neyden bahsettiğinizi öğrenebilir miyim?" Tan'ın sorusu ile ona döndüm.

"Bir şeyler oluyor Tan benim anlamadığım şeyler ve artık gerçeklere ihtiyacım var." "Öğreniceksin Helen biraz sabret." Ediz kahvaltısını yapmaya devam ederken konuşmuştu.

"Sabret sabret dedin bekledim ama dün gece kendimi tanıyamadım ben sen bir şeyler biliyorsun bunlar belki de benim kendim ile ilgili bile bilmediğim şeyler ama sen sabret diyorsun ne kadar güzel değil mi ama!?" İştahım kaçmıştı.

"Dün gece ne oldu?" Tan'ın hiçbir şeyden haberi yoktu tabi.

"Senin işlerin yok mu Tan?" Ediz'in sorusu ile kahvaltı etmeyi bırakmıştı.

"Niye Tan'a da anlatalım belki o da bana hak verir." Tan ikilemde kalmış gibi bir Ediz'e bir bana bakıyordu.

Tabi ki kral o olduğu için Tan sofradan kalkıp gitmişti.

Her zaman o kazanmak zorunda mıydı?

"Yeterince yedin bence." Her gün yediğinden fazlasını yiyordu ve bilerek yaptığına emindim.

"Lokmalarımı mı sayıyorsun şimdide?" Tek kaşını kaldırmış bana bakıyordu.

"Evet böyle yemeye devam edersen kaç günde obezite olursun onu hesaplıyordum." "Sen ve laf sokmaların beni bitiriyor." "Ben ve laf sokmalarım sadece gerçekleri istiyoruz."

Birden sofradan kalktı.

"Hiç düşündün mü sürekli gerçekleri öğrenmek istiyorsun ama ya gerçekler hoşuna gitmezse?" Düşündüm haklı olabilirdi ama yalanlarla yaşamaktansa gerçekler ile yüzleşmeye hazırdım.

"Yalanlardansa gerçekleri tercih ederim ne kadar acıtacak olsa bile."

Öyle mi der gibi kafasını salladı.

GRİFTTALYA KRALLIĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin