"Ediz bugün bana izin ver ne olur." Tan Ediz'e izin vermesi için yalvarıyordu festivale gidebilmek için.
"Arkadaşımsın diye sana ayrıcalık tanıyamam Tan."
"Ben senin sağ kolunum bir gün bensiz yapabilirsin bence ne olur Ediz." Tan o kadar çok yalvarmıştı ki şimdi izin vermesi için bende yalvaracaktım nerdeyse.
"Üzgünüm Tan yapman gerekenler var."
"Erken bitirip gideyim."
"Bugün ki liste çok karabalık erken bitirebileceğini sanmıyorum." Tan'ın gözleri dolmuştu demek festivale gitmek bu kadar istiyordu.
Tan büyük salondan çıkıp gitti.
"Ne olurdu bir günlük izin versen?"
"İşleri kim yap-"
"Başlatma işine çocuk ne kadar üzüldü görmüyor musun?" Ediz sıkıntılı bir iç çekti.
"Tamam söyle Tan'a ikiniz gidin." Sevinçle ellerimi çırptım koşarak salondan çıktım.
"Seni seviyorum Ediz." Diye bağırdım salondan çıkarak.
Tan'ın odasının önüne geldiğimde kapıyı yumrukladım Tan korkuyla kapıyı açtı.
"Helen ne oldu?"
"Çabuk hazırlan festivale gidiyoruz."
"Ama Ediz izin vermedi ki?"
"Ben izin aldım hadi giyin."
"Helen sen mükemmelsin." Birden sımsıkı sarıldı.
"Tan kemiklerimi kıracaksın."
"Ben giyinmeye gidiyorum beyaz giyin sende." Odasına girdiğinde bende hemen odama geçtim.
Üstüme beyaz bir elbise geçirdim buraya ilk geldiğimde giydiğim elbiseydi aklıma gelen anıyla gülümsedim.
"Beyaz yakışmış." Güzele ne yakışmaz, krala öyle diyemeyiz "Teşekkürler" "İlk geldiğin halinden daha iyisin en azından."
"Şifacınıza görünseniz iyi olur ilk gözlerinize sonra da beyninize gözleriniz iyi görmüyor beyniniz ise bir insanın görünüşünün sizi ilgilendirmediğini anlamanız gerekir hele ki ben kafam yarılmış her tarafım pislik içinde hayatımın en zor iki gününü geçirmişken o an ne halde olduğum sizi hiç ilgilendirmez size bahçenizde iyi gezmeler."
Oyalanmadan çıkıp Tan'ın odasına geldim kapıyı çaldığımda Tan gömleğinin düğmelerini ilikliyordu beyaz pantalon ve gömlek giymişti.
"Ben bu elbiseyi hatırlıyorum sanki." Ediz'e yakalandığımız gün kellemi keseceğini söylemişti Tan.
"Hı hı hatırlarsın tabi." Gülerek odadan çıktık.
Yavaş yavaş köy meydanına yürüdük.
"Esmeralda yardım edilecek bir şey var mı?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GRİFTTALYA KRALLIĞI
Fantasía"Büyükanne" bağırdım fakat bağrışlarım fayda etmedi çünkü evde kimse yoktu. Bir kayıp ve onu bulmaya çalışan Helen'in kendisini hiç bilmediği bir evrende bulmasının hikayesi. Gerçekler acıtabilirdi. Peki ya Helen bu kadar güçlü müydü?