Simge'nin Ağzından...
Kokulara karşı zaafım vardı benim. Bazı kokular öylesine vazgeçilmez, öylesine tutkuluydu ki... Asena'nın kokusuysa şu aralar vazgeçemediğimdi. Burnumu başına yaklaştırıp gün boyu onu koklayabilirdim. Bebekler nasıl bu kadar güzel kokmayı başarabiliyorlardı?
"Nasılsın?" Şaşkın bakışlarım Ali'yi bulduğunda inanamazca gözlerimi kırptım. Hayal falan mıydı bu yoksa o gerçekten benimle mi konuşuyordu?
"İyiyim," dedim inanamazca. Pera ve Dağhan'ı gönderdikten sonra kapının önünde durmaya devam ediyorduk. O ikisinin güzel bir gün geçirmelerini diliyordum, buna ihtiyaçları vardı.
Ali usulca başını salladığında, "Sen gerçekten benimle konuştun yani?" diye sordum ona. Hala şaşkındım.
"Evet," dedi. "Gerçekten seninle konuştum ama sen buna neden bu kadar şaşırdın onu anlayabilmiş değilim."
Söyledikleriyle ufak bir kıkırtı döküldü dudaklarımdan. Gerçekten bunu anlamamış mıydı yani?
"Genelde beni sustururdun o yüzden şaşırdım." Kucağımda mızırdanmaya başlayan Asena ile birlikte üst kata çıkmak için hareketlendim.
"Şimdi de konuşmak istiyorum," dedi Ali bu çok normal bir şeymiş gibi. Peşimden gelmesi beni daha da şaşırtmıştı. Ne oluyordu bu adama bugün?
"Dengesiz misin acaba?" diye sordum olduğum yerde duraksayıp. Merdivenlerin ortasında durmuş ona bakarken kucağımda mızmızlanmakta olan küçük bebeğin sırtını ovalıyordum.
Soruma karşılık omuz silkti Ali. "Aslında değilim," derken belli ki davranışlarının idrakına varabilmiş değildi.
"İyi," dedim sadece ve merdivenleri çıkıp odaya girdim. Ardımdan Ali de girdi içeri ve kapıyı kapattı. Ben Asena'yı yatağa bırakırken o da köşedeki koltuğa oturmuştu. Ali'nin bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum ama şu an umursamıyordum.
Asena bizimle geldiğinden beri en büyük eğlencem o olmuş durumdaydı. Çocuklarla zerre anlaşamayan ben bir haftadır bebek bakıyordum ve adeta Asena'ya aşık olmuş durumdaydım. Tabi bu bir haftada Ali'ye karşı olan ilgim de bir tık azalmıştı. Önceden onunla konuşmak için deli gibi çaba sarf ederdim ama şimdi tek ilgilendiğim kişi minik bebekti. Sanırım Ali'yi en fazla şaşırtan şey benim onunla sohbet etmek için çabalamamamdı. Belki de bu yüzden benimle konuşmaya çalışıyordu. İnsanlar değişimden pek hoşlanmazlardı çünkü ama her zaman daha iyisi için değişirlerdi. Bu da insanoğlunun bir çelişkisiydi işte.
Bebek mamasını hazırlayıp Asena'nın yanına oturdum. Küçük ellerini kaldırmış değişik sesler çıkartıyordu. Nereye odaklanmıştı bilmiyordum ama oldukça sevimli göründüğü gerçeğini kimse reddedemezdi. Biberonu ona uzatıp mamayı içmesi için kaldırdım hafifçe. O mamasını içerken ben de onu izliyordum. Ali ise hala bize bakıyordu. Çoktan gitmiş olması gerekmiyor muydu?
"Bir şey mi oldu?" diye sordum. Hala burada bulunmasının bir sebebi olduğunu düşünmüştüm. Bakışlarımı kaldırıp ona baktım. Gözleri gözlerime kenetlendi ve ben hafiften bal rengine kaçan kahverengi gözlerinde kayboldum bir süre. Ardından silkelenip kendime geldim ve sorumu cevaplamasını bekledim.
Omuz silkti Ali, bana bakmaya devam ederken. Bakışları bir an için Asena'ya kaydığında ben de onun gibi bebeğe baktım. Ellerini biberonun iki yanına koymuş mamasını içiyordu.
"Sadece..." diyerek konuşmaya başlayan Ali'ye döndüm yine. Cümlesinin devamını getirmesini bekledim ama o sustu. Ardından yerinden kalkıp tek kelime daha etmeden odadan çıktı. Arkasından şaşkınlıkla bakakalmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOLUNAY ||Tamamlandı||
FantasiZengin, şımarık ve akıl almayacak derecede çılgın olan Pera verdiği büyük parti sonucu kendini dedesi ve babaannesinin yaşadığı köyde, çiftlik evinde bulur. Gündüzlerin rutininden öyle bıkıp usanmıştır ki geceleri dışarı çıkıp ormana gider ve macera...