SÖZDE İNTİKAM +18 (TAMAMLANDI)

🖤25.BÖLÜM

Sabah erkenden kalkıp duşa girdim. Kimse kalkmadığı için hızla giyinip evden çıktım. Holdinge varınca direk cam odaya indim.

Aklıma sürekli Ateşin sert kahveleri geliyordu. Sinirle elimi sıktım. O kim ki bana hesap soruyor ya? Dün beni köşeye sıkıştırdığında boş bir anında elinden kurtulup kızların yanına gittim. Bu konuyu sonra tekrar konuşacağımızı söyleyip günü sonlandırdığımda Hepsi başıyla onayladı.

  Herkes halinden memnunken Ateşle yeniden göz göze gelmiştik. Bakışlarının ağırlığı yüzünden koşar adım oradan ayrılmıştım. Yüzümü buruşturdum. Bu gün ki toplantıyı biran önce bitirip Ateşten olabildiğince uzak durmalıydım. O mesajın sahibini şimdilik kimse öğrenmemeliydi. Özellikle Ateşgilden biri. Düşüncelerimi bir kenara bırakıp sisteme komut verdim.

"Günaydın Veronika. Bu gün ki toplantıya hazır mısın?"

Diye sordum. Bu soruyu kendime mi? Yoksa sistememi sormuştum emindeğildim.

"Sizede Günaydın efendim. Evet hazırım."

Gülümsedim. En azından birimiz hazırdı!

"Güzel. O zaman üzerinden son kez birlikte geçelim."

Dedim. Aklıma gelen şeyide unutmadan sormalıydım.

"Veronika, Emre Bey raporu dün teslim etti mi?"

"Evet efendim."

Aldığım cevaptan memnun bir şekilde gülümsedim.

"O zaman önce, yöneticilerle yaptığım toplantıların görüntülerini izleyelim. Sonra da raporu inceleriz. Vakit kalırsa da bu günki toplantının son kez üzerinden geçeriz."

"Peki efendim."

Saate baktığımda on iki olmuştu. Toplantı saat ikideydi.

"Veronika, toplantı yapılacak olan odanın kamerasına bağlan ve kayıtta kal."

Dedim. İşimi riske atamazdım.

"Anlaşıldı Efendim."

Nerdeyse her şey hazırdı. Guruldayan karnımla hiçbir şey yemediğimi hatırladım. Cam odadan çıkıp odama geçtim. Sekretere holdingin kafeteryasından tost ve meyve suyu getirmesini istedim. Tost ve meyve suyunu bitirdikten sonra tekrara dosyalara gömüldüm. Çalan kapıyla bakışlarımı ağırca dosyalardan kaldırdım. Girmesi için onay verince sekreter görüş açıma girdi.

"Efendim, misafirleriniz geldi. Toplantı için sizi bekliyorlar."

"Tamam. Geliyorum."

Dediğimde kız beni başıyla onayladı ve çıktı. Hadi bakalım Alev. Artık kimliğinin açığa çıkma vakti geldi. Odadan çıktığımda sekreter hemn kapının önünde beni bekliyordu. Bir şey demeden beni yönlendirmesine izin verdim. 

Asansöre bindiğimizde sekreter tuşa basıp kapının kapanmasını bekledi. İneceğimiz kata geldiğimizde içimi tuhaf bir duygu kapladı. Kapıya bir adım kala durdum. Derin bir nefes alıp bıraktım. Biraz sakinleştikten sonra sekretere kapıyı açması için onay verdim.

Kapının açıldığında gözlerim direk koyu kahvelerle buluştu. Benim buradaki varlığıma anlam veremezken ben bakışlarımı ondan çekip Özkan Holdingin sahibi olduğunu bildiğim adama yönelttim. Gülümseyip konuştum.

"Hoş geldiniz Baylar. Oturun lütfen."

Dikdörtgen masanın en başına geçip oturdum. Sağ tarafıma Özkan ve iki adamı oturdu. Sol tarafımdaki yere ise genel müdür Emre bey ve sekreterim vardı. Ateş tam karşıma oturmuştu ve iki yanında da kendi adamları vardı. Toplam dokuz kişiydik. Onları incelemeyi bırakıp açılış konuşmasını yaptım.