14. BÖLÜM - KIRILAN HAYALLERİN CEHENNEMİ

889 34 454
                                    

Şarkılar:

These Final Words - Fractured Light Music
Russian Roulette - Rihanna
Dust in the Wind - Damned Anthem
Love The Way You Lie (Part II) Pt. 2 - Rihanna, Eminem
Keskin - Cem Adrian
The Beginning Is the End - Aaryan Shah

Hayat, bana verdiği her şeyi fazlasıyla geri almayı sevdiği için umut etmemeye çalışmıştım hep

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hayat, bana verdiği her şeyi fazlasıyla geri almayı sevdiği için umut etmemeye çalışmıştım hep. Hiçbir şeye, kimseye bağlanmamaya; sevmemeye hatta hissetmemeye de çalışmıştım.

Bunları kendime kural olarak bellemiştim. Çünkü ancak bu şekilde yıkılmayacağımı düşünüyordum. Kurallarıma sadık kalmak benim için kendimi her şeye önceden hazırlamaktı. Gücümü ne olursa olsun koruyabilmekti.

Artık bu kurallara pek sadık kalamadığımı fark ediyordum. Bariz olanı inkar etmek benim gözümde aptallıktı, bariz bir şeyi inkar edebilmem için aklımın çok fazla karışmış olması lazım.

Ama kurallarıma olan sadakatimin bozulması artık gözümü o kadar da çok korkutmuyor çünkü kurallarımın bile kendi aralarında nasıl çeliştiklerini artık görebiliyorum. Sanki bunca yıldır gözümün önünde ağır ve karanlık bir perde vardı; o perde hem görüşümü engelliyor hem de zihnime yük gibi çöküyordu.

Ve perde şimdi aralanmaya başladı. Hâlâ çok yavaş yavaş açılıyor iki yana ama yine de öteki taraftaki şimdiye kadar göremediğim şeyleri yavaş yavaş sezebilmeye başladım. Sezebilmeye diyorum çünkü henüz tamamen görebilmeye başlamış değilim, perdenin aralanan kısmı henüz çok az.

Kendi aralarında çelişen kurallara tamamen sadık kalmak pek de mantıklı değil ve ben hep mantığı ile hareket eden birisi olmuşumdur. Ama yıllardır beni yönlendiren kuralları bir anda uygulamayı bırakmak da mantıksız çünkü bu güne kadar hâlâ hayatta kalabildiysem bu kurallarım sayesindedir.

Öyleyse ne yapılmalıydı? Kurallarımı baştan mı yazacaktım?

Bunu yapmak istemiyordum. Yıllardır yaşadığım bir yeri terk etmek kadar buruk bir şey olurdu bu. Başka bir yere, yabancı bir yere, yerleşmek olurdu. Garipser ve huzursuz hissederdim, alışamayabilirdim. Kurallarımı en baştan yazmak her şeyi silip atmaktan farksızdı. Zihnimdeki hapishanedeki zindanları değiştirmek gibi olurdu. O zindanların içinde türeyecek olan canavarların nasıl olacağını bilemezdim.

Ama kurallarımla beraber yaşadığım o yer artık sallanmaya ve parçalarını yavaş yavaş üstüme atmaya başladıysa da içinde kalmak da yine sonum olurdu. Hayatta kalabilmek için yaptığım kurallarım sonumu getirmemeliydi.

Kimseye güvenme diyorum kendime hep. Bu konuda hâlâ ısrarcı ve sadığım. Ama öte yandan kendime kimseyi sevme de diyorum. Buna rağmen Yaser ve Gamze'yi içimde hâlâ zar zor da olsa atan kalbimle sevdiğimin de farkındayım.

YAKAMOZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin