Takemichi yataktan kalktı ve koşarak odadan çıkıp merdivenlerden aşağı indi.Takemichi sesin geldiği yöne doğru koştu ve en sonunda yerdeki kanları gördü.
Takemichi kafasını kaldırdığında karşısında sarı saçlı kendisiyle aynı boyda kısa dar bir elbise giymiş bi kadın gördü.
Kadının karşısında manjirou vardı. Takemichi yere baktığında kanların korumaya ait olduğunu gördü.
Manjirou kafasını çevirdiğinde takemichi yu görmesiyle şok oldu. Sarı saçlı kadın ise manjirou nun baktığı yere bakınca oda aynı manjirou gibi şok oldu.
"Takemichi! Sana gelme demiştim!"
Manjirou nun sinirli sesi sarı saçlı kadını güldürdü. Sarı saçlı kadın takemichi ye yaklaştı.
"Jessica! Ona yaklaşmaya tenezzülünde bulunma bile"
Manjirou nun soğuk sesi odayı doldurmuştu.
Jessica ise sadece sırıttı ve elini takemichi nin omzuna koydu. Takemichi anlamaz gözlerle jessica ye bakarken manjirou ise belindeki silahı çıkarmamak için kendi ile savaşıyordu.
"Sen kimsin?"
Takemichi kararlı gözlerle jessica ye baktı.
"Hmmm ben manjirou için değerli birisi olabilirim peki sen?"
"SENİ KALTAK!"
Jessica takemichi nin kulağına eğildi ve sadece takemichi nin duyabileceği bir şekilde fısıladadı.
"Bu gün ***** sokağındaki park a gel orda konuşalım manjirou nun haberi olmazsa iyi olur"
Jessica geri çekildi ve takemichi ye gülümseyip odadan hızla çıktı.
Manjirou sinirle takemichi nin yanına gitti ve takemichi nin bileğini kavrayıp hızla onu odaya çıkarttı.
"Manjirou! Gerizekalı bileğimi bırak!"
Manjirou odaya geldiğinde takemichi içeriye fırlatırcasına soktu. Takemichi sendeledi ama düşmedi.
"SANA GELME DEMİŞTİN NİYE DİNLEMİYORSUN!?"
Manjirou takemichi ye yaklaştı ve sinirle sordu. Takemichi manjirou nun bağırmasın dan ürkmüştü ama geriye adım atmadı tam yerine takemichi de manjirou gibi bir adım öne attı ve kararlı gözlerle manjirou nun irislerine baktı.
"Silah sesleri geldi ve sana bir şey oldu zannettim! Tabiki de aşağı gelecektim! Ne yapmamı bekliyorsun!"
"Sana ne olursa olsun çıkma demiştim!"
"Manjirou senin için endişelendim! Sen galiba daha önceden sevgi görmediğin için bu his ne bilmeyebilirsin ama ben biliyorum"
Manjirou şok içinde takemichi ye baktı. Manjirou kafasını eğdi ve yere baktı ne diyeceğini bilemiyordu.
Takemichi elini manjirou nun yanağına attı ve manjirou nun kafasını kaldırdı. Manjirou takemichi nin mavi irislerinden süzülen yaşları gördü.
Takemichi ise manjirou nun siyah dolmuş irislerine bakıyordu.
"Ama bu hissi sana ben öğreteceğim. Artık seni seven birileri olucak. Her zaman vardı sadece sen görmüyordun"
Manjirou ellerini takemichi nin beline attı ve kendine çekip ona sımsıkı sarıldı. Manjirou kafasını takemichi nin omzuna koydu ve göz yaşlarını serbest bıraktı.
Takemichi manjirou nun ağzından çıkan hıçkırıkları duyabiliyordu. Takemichi ellerini manjirou nun boynuna attı ve manjirou nun aynı gözleri gibi siyah olan saçlarını okşadı.
"Senin hikayen ne manjirou sano?"
°
°
°
°
°
°
°
°
°
°
°Bu Jessica
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hırsız
Fanfiction"Sadece bir hırsızsın!" "O yüzden mi gece benimleydin!?" :) Miketake, maitake kitabıdır. Sevmeyenler siktir olabilir