33

649 81 13
                                    


Yuri o sırada bulunduğu sokağa birisinin girdiğini hissetti. Kırmızı gözleri düşündüğü şeyle beraber parladı.

Bu sokağın kimsenin kullanmadığı bir sokak olduğuna eminim, bu kim olabilir?

Yuri şimdilik saklanmaya karar verdi. Ama hemen sonrasında görüş alanına aşina olduğu kahverengi bir kürk girdi.

"Leo?"

Yuri beklenmedik karşılaşma sonucu saklandığı yerden kaşlarını çatarak çıktı. Leo'nun ödü kopmuştu ve yüksek sesle nefesini tuttu.

"Yu-yuri!"

Bu niye burada şimdi?

Leo ne yapacağını bilmiyordu bu yüzden olduğu yerde utana sıkıla durdu. Ama aslında bu Yuri açısından iyi bir tesadüf olmuştu.

"Leo al bunu ve önden git."

Yuri Leo'ya harabenin kalıntısının bulunduğu cam kutuyu verdi. Ve bir şey olursa diye ipliğini Leo'nun boynuna kolye gibi bağladı.

Leo şaşırmıştı.

'Eh? Beni azarlar sanmıştım?'

Yuri sinirlenmemişti ve Leo için önem arz eden tek şey de buydu.

"Hmhm."

Leo'nun gözleri parladı ve bana güvenebilirsin manasında eliyle kabarttığı göğsüne vurdu. Onu böyle görünce Yuri Leo'nun kafasını okşadı.

"Tehlikeli olabilir, bu yüzden kimseye yakalanmadığından emin ol."

"Krrang!"

"Sonra görüşürüz o zaman."

Böylece karanlık sokakta ayrılıp farklı yönlere yöneldiler.

"Bayan Yuri!"

Annmarie ve Hestia saat kulesine vardıklarında Yuri'nin çoktan orada olduğunu gördüler.

"Merhaba Bayan Annmarie, merhaba Hestia."

"Merhaba Yuri abla!"

Hestia'nın, Annmarie tarafından azarlandıktan sonra biraz modu düşmüştü. Annmarie geç kaldığı için gerçekten üzülerek özür diledi.

"Özür dilerim, daha erken gelmeye çalıştım ama bir şeyler oldu ve bu yüzden biraz geç kalmış oldum..."

"Sorun yok. Ben de yeni geldim."

Annmarie bilinçsizce Yuri'nin görünüşünü inceledi. Ancak Yuri beyaz maskeli hâlinden oldukça farklı görünüyordu.

Dahası beyaz maskeli kişi ters yöne gitmişti, bu yüzden Annmarie o kişinin bir şekilde Yuri'ye benzediğini düşünmenin çok saçma olduğu kanısına vardı.

Boom!

Bir kez daha gecenin gökyüzünü ışıltılar süsledi. Yuri kafasını buna bakmak için kaldırdı ve konuştu:

"Havai fişekler çoktan başladı."

Bunu duyunca Annmarie ve Hestia'da başlarını gökyüzüne kaldırdı.

"Çok güzel..."

"Gerçekten de öyle. Daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim..."

İki kız kardeş de hayranlıkla gökyüzünü izliyordu.

Havai fişekler az önce patladığında Annmarie'nin zihni çok doluydu, artı olarak bir an önce saat kulesine varmak için acele ediyordu. Bu yüzden de yukarıda patlayan havai fişekleri doğru düzgün izleyememişti. Bunların Doğulu bir simyacı tarafından yapıldığını duymuştu. Gökyüzünde rengarenk ışıklar saçan bu havai fişekler gerçekten bir harikaydı.

You've Got The Wrong House VillainHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin