İyi okumalar bal peteklerimmmm
Şarkı Önerisi:
Ateez - Gang (Cover)
Oh Sehun - Go
Jongho - Gravity.
.
.Minho'dan...
Bay Junmyeon ile birlikte bindiğimiz özel arabanın durmasıyla kapıyı açıp araçtan indim.
"Hoşgeldiniz. Sizi en özel doktorumuz, Jackson Middleton bekliyor. Beni takip edin lütfen."
Cambridge Üniversitesi'nin kampüs içinde ilerlerken kendimi bambaşka bir yerde hissettim. Burası çok, epik duruyordu. Binalar oldukça özenle yapılmıştı.
Sanki 1700'lerden kalma geniş bir müze gibiydi.
Tıp Fakültesi ise bu antikalığın tam tersine bilim kurgu filmlerinden fırlamış bir hava veriyordu.
Birazdan CyBorg deneylerine girecekmişcesine.
Cam asansöre binerek en üst kata çıktığımızda cam yapılı bu binanın manzarasının da oldukça ihtişamlı olduğunu fark ettim.
"Bay Lee , bu taraftan."
Camdan uzaklaşıp doktorun yanına döndüm tekrar.
"Profesör oldukça saygın bir insandır. Sorularına yanıt vermeniz yeterli olur."
Tam başka bir cümle kuracakken durdurdum onu.
"Nerede olduğumu biliyorum, bana kuralları anlatmanıza gerek yok."
"Üzgünüm anlayamadım. Bay Junmyeon."
"Boş konuşacak kadar aptal değilim anlatmanıza ihtiyacım yok, dedi."
Hocam ile bakıştığımızda hafifçe güldüm ve kendimi düzeltip içeri girdim.
"Bol şans Minho-shi."
Kapıyı kapatıp adama selam verdim ve karşısına oturdum.
Yaklaşık bir saat süren bir konuşmanın ardından -ki hiç de öyle sert bir insana benzemiyordu. Sohbet seven bir insandı.- ameliyat zamanını belirlemiştik.
"Evet, Minho. Formunu da doldurdun. Teşekkür ederim. Oldukça sıcak kanlı bir insansın. Bunun için sana minnettarım sanırım. Bir sonraki ayın 15'i sana uygun mu?"
"Uygun. Esnek bir işim var zaten."
"Evet, kitaplarına göz atma fırsatım oldu. Çok... Şiirsel, insanı eskilere götüren ya da hayaller kurduran bir yazı stilin var. Kitaptaki normal bir cümlede bile o betimlemeler mükemmel bir his veriyor. Hiç ödül aldın mı?"
"Bir kaç kez ulusal ödüllerden aldım ama şuan isteğim daha Uluslararası düzeyde tanınmak."
"Oxford'a gelmeyi düşünüyor musun?"
Gülümsememe engel olamadım.
"İtiraf etmek gerekirse bunun hayaliyle yaşıyorum diyebilirim. Sadece bir milyon. Toplamda bir milyondan fazla sattım ama, yarışma şartları bunun yanında herhangi bir kitabın da milyon satmasını ve bu kulvarda tanınmış olmasını gerektiriyor."
"Hangi kitabını öne çıkarmayı düşüyorsun."
"Son yazdığım kitabı şimdiye kadar 5 kez bastım. I Can Hear U. Ama sanırım Sessizler kitabım bir milyona çok yaklaştı."
"Belki de ikisi birden olur ve iki milyon satarsın."
Dudaklarımı ısırırken heyecandan ellerimle oynamaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I Can Hear U || MinSung
FanfictionBu gürültülü hayatımda kendi sesimi duyamıyorum ben. Ben seni duyuyorum Minho... Ben sessiz çığlıklarını görüyorum. Beni tamamlayan, boşluklarımı dolduran tek kişi sensin Han... ----- Angst değildir ama sonuna kadar ağlatır . Dram içerir ama mutlu...