ICHU Amerika +18

178 29 104
                                    

Merhaba bebeklerimmmm~ Bölümlerimize devam ediyoruz, iyi okumalar dilerim 🌸♥️🌸 Öpüldünüz!

.
.
.

Hayal etmesi bile zor, demiştin. Gerçek olması nasıl hissettirdi sarm'aşığım ? Gecemi gündüzüme katan hayaller bile seni bana hediye ederken, bunu da o kitabında bir satır olarak yazmanı istiyorum altını çize çize... Kalın italik bir fontla.

"Ben hiç bir bataklığın içinde boğulmak istememiştim seni görene kadar."

Ben hiç kimsenin sesinde okyanusun huzurunu almamıştım.

Minho, omzuna yaslanan başı kendisinden ayırıp hafif kızarmış göz kapaklarını öptü. Han, kendini oldukça huzurlu hissettiğinden mayışmış bir durumdaydı. Bakışlarını karşısındaki adama çıkardığında sertçe yutkundu.

"Şimdi... Ben senin sesini duymadan asla uyuyamam ki."

Hastaneden döneli yaklaşık bir gün olmuştu ve Han nedensizce Minho'nun söylediği tek tük kelimeleri duydukça gözlerinin dolmasına engel olamıyordu.

Minho hafif bir gülüşle onu kendine çekti ve yavaşça altına aldı.

"Uyumayalım."

Kısa, kısık sesli, bozuk telaffuzlu kullandığı kelimeler bile Han'da 9.9'luk deprem meydana getiriyordu. Adamın sesi çok çekiciydi ve kulağına gelen bu ses onu resmen bir uçurumdan düşerek yere çakılmış gibi hissettiriyordu.

Han'ın dudakları aralanırken parmaklarını Minho'nun yanağında gezdirdi. Bakışları kısık, buğulu ve derindi sanki. Minho o kör kuyulara yansımış ay ışığını gördü bir an. Başını kaldırıp cam tavana baktı.

Bu gece dolunay vardı.

"Evet, güzel bir karar olurdu."

Minho hafifçe çenesini oynatıp dilini dişlerinin üzerinde gezdirdi. 

"Uykulu. Gibisin. Ama."

"Ama... A-ma. Dudaklarını birbirine biraz daha değdir."

Minho Han'ın yüzüne eğildi.

"Nasıl?"

"Dudak-larını... Birbirine değdir."

Minho ellerini onun belinin iki yanına koydu.

"Bana. Öğret. O halde."

"Bana derken zat-"

Han mantıklı düşünmekten çok uzak, bilinçsizce konuştuğunu düşünmeye başlamıştı çünkü Minho'nun onunla kelime oyunu oynadığını yeni fark etmişti. Gözlerini kapatıp tekrar açtı ve Minho'nun çenesini işaret ve baş parmağı arasına sıkıştırarak dudaklarını onun dudaklarına kapadı.

"Mmhm- Han, sarhoş... Musun?"

"Biraz daha aynı sesi çıkartırsan dünyadaki en ayık insan ben olacağım."

"Hangi...ses?"

Minho sırıtırken Han onun omzundan tutarak yana yatırdı ve uzun olanın üstüne çıktı.

I Can Hear U || MinSung Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin