"Nasılsın?"
"Nasıl olmam gerekiyorsa öyle. Elinden en sevdiği oyuncağı alınmışta kapı dışarı edilmiş küçük çocuk gibiyim."
"Sana ne söyledi?"
"Hiçbir şey."dedi gülerek.
"Aslına bakarsan beklediğim bir şeydi. Bilirsin bazı mesafeler çok şey anlatır insana.""Bilmez miyim ?"derken uzaklara daldı gözleri.
"Hoseok sinirlenip odadan kovduğnda salonda ki kanepe diken olup batıyor sanki tenime.""Jiminin annesinden sonra aşka küsecegini düşünmüştüm, beni şaşırttın."
Gülümsedi Yoongi.
"Kalbine söz geçiremezsin joon. Ben belki bu konuda ekstra beceriksiz olabilirim ama doğrusu bu."
"Öyle."
Uzun bir süre konuşması ikisi de. Sıcak kahvelerini yudumlayıp sessizliği dinlediler.
"Ne yapmayı düşünüyorsun?"
Sorunun sahibi yoongiydi.
"Hiçbir şey."
"Ne ?"
"Bakma öyle, ben ciddiyim."
"İnanmak gelmiyor içimden."
Güldü Namjoon, fakat neşeden oldukça uzaktı.
"Bugüne değin onun mükemmel olduğunu düşündüm ve ona yetişebilmek için çabaladım durdum. Her ne kadar kabul etmek istemese de durum böyleydi en azından benim açımdan. Bu farkı kapatmak için çok sevmeyi denedim. Hayatimda kimseyi sevmediğim kadar. Kimseye baglanmadigim kadar bağlandım ve üzerine titredim. Fakat yine yetmedi."
"Saçmalıyorsun."
"Doğrular ilk başta hep saçma gelir."
"Seokjin sana tapıyordu."
"Ama her defasında ilk vazgeçen O oldu."
Bunu ilk kez dile getiriyor olmak göğsünde ki sancıyı kat be kat arttırdı.
"Acı çekiyorsun."derken dürüsttü yoongi.
Zira arkadaşının morarmış göz altları ve kurumuş dudaklarının başka açıklaması olamazdı.
"Bunu inkar etmek aptalca olurdu."
"Peki bu ne zamana kadar böyle devam edecek?"
"Zamana karşı yarışmiyorum Yoongi. Hoş, yarışacak gücüm de yok artık. Ben sadece o iyi olsun istiyorum."
Devam etti.
"İnan bana dostum, onun boş ve soğuk bakışlarını görmektense görmemek daha iyi. En azından şuan sadece özlüyorum. Her ne kadar içimi yakıp kavursa da baş etmeye çalışıyorum. Artık ne beklenti var ne de kalp kırıklığı. "
"İkinizde aptalsınız."
"Olabilir."
"Peki ya jungkook?"
Büyük bir yudum aldi kahvesinden. Yutkunurken acıyan boğazını umursamadı.
"Ne olmuş ona ?"
"Final maçı çok yaklaştı. Sizin bu durumlarınız onu nasıl etkileyecek hiç düşündün mü?"
"Tahmin edersin ki bunu düşünmesi gereken ben değilim."
"Sorumsuz ebeveyni mi oynayacaksın yani ?"
"Düşünmesi gereken ben değilim dedim, düşünmediğimi söylemedim."
"Ee ?"
"Jungkook büyüdü artık Yoongi. Hayatın toz pembe olmadığını gayet tabii anlamalı."
![](https://img.wattpad.com/cover/233478725-288-k208002.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Our baby 👪 | Taekook
Fanfic"Jungkook bizimle gelmek ister misin ?" "Hayıy." "Neden ?" "Ben çok ağlayım başınız ağyıy." "Ağrı kesici içerim." "Ne diyorsun Namjoon ya ?" "Başımız diyorum seokjin, gerçekten de ağrıyacak." | Namjin | | Sope | #1 sope 191121 #1 namjin 131221