Keyifli okumalar 🍻
Yer altı tünelleri çok eski savaşlarda kullanılan bir taktikdi. Orduyu yerin altından ilerlettiğinizde ve bütün askerlerin yalnızca sizin askeriniz olduğuna emin olduğunuzda kimsenin ne zaman nerede askerleriniz olduğunu bilmesine imkan yoktu. İlk zamanlar tek bir tünel şeklinde olan yer altı tabiri zamanla aşağıda küçük bir şehrin ana yolları kadar geçit kurmaya kadar gitmişti.
Eski tüneller bazı krallar zamanında güvenlik için bölge bölge çöktürülerek kapatılmıştı. Choi ve park klalarının bölgeleri altında kalan tüneller ise yerleşim yerlerine zarar vermemek için yalnızca taşla doldurulmuştu. Ancak klan yönetimlerinde başa gelen liderler bunu fırsat bilerek kimi zaman tünelleri kullanılır hale getirmiş kimi zaman da yeniden kapatmıştı.
Seonghwa elindeki siyah beyaz fotoğrafa bakıp iç çekti. Bu fotoğrafı kalbinin üzerinde taşıdıkça ne yapıyorum ben diyerek sorgulamadan edemiyordu. Kendi yeminlerini bozacak raddeye gelmiş olması korkutucuydu. Bu tünelleri açmak için gece gündüz çalışıyor olması uykularını kaçırıyordu. Başını kaldırıp duvardaki kapalı tünelleri gösteren haritaya bakışlarını dikti. Sonunda oraya gelmişti. O lanetli, kan kokulu yolu açması gerekiyordu. Midesinin bulandığını hissetti. Son Kez fotoraftaki uzun siyah saçları ve bu eski kağıttan bile sıcaklığını hissettiği gözleri inceleyip fotoğrafı yeniden göğsündeki cebe yerleştirdi.
Kapıyı çalıp başını içeri uzatan Yeosang "Merhaba" dedi.
Seonghwa keyfi yerinde olmadığı için yalnızca başı ile selamlamakla yetindi. Gölge kapının eşiğinde durup yeniden konuştu. "Doktor burada. Duyduğuma göre Choi onu yarın acilen klanına istemiş"
"Aynen öyle. Orda ne oluyor bilmiyorum ama yarın gitmesi gerekiyormuş" dedi Alfa. Gölge başını sallayarak "Öyleyse ben şimdi Doktoru odaya götüreyim" dedi.
Kapıyı çekerek çıktı ve merdivenlere yöneldi. Kiler odasına giden koridorda kanepeye oturmuş kendisini bekleyen doktorun yanına yürüdü.
"İhtiyar seni yordum biliyorum ama birkaç kat merdiven çıkmamız gerek. Günün kalanında istirahat edersin. Yarın da Choi San'ın karargahına gidiyoruz. Yeraltı için yeterince emek verdin. Devamında Alfa Park kalan işleri halledecektir. " Doktorun aletlerinin bulunduğu çantayı alarak merdivenlere yürüyordu. Adımlarını ihtiyarın hızına uydurarak merdivenleri tırmanmaya devam etti.
Hongjoong'un kapısının önünde durduklarında Yeosang kapıyı çalıp içerden onay aldığında odaya girdi. Yatağın üzerinde oturmuş doktoru bekleyen Hongjoong'a başı ile selam verip çantayı bıraktığında odadan çıktı.
Koridorda bulunan koltuklardan birine oturmuş doktorun çıkmasını bekliyorken duyduğu sert ve seyrek adımlarla başını merdivenlere çevirdi. Yunho da kata çıktığında Yeosang'ı görmesi şaşırmıştı.
"Demek geldiniz" diyerek yanına ilerledi. Boş koltuğa çöktüğünde uzun bacaklarını uzatarak geriye yaslandı. "Alfa ile planlar hakkında konuştunuz mu?"
Gölge başını yana çevirerek " Doktor ile Choi'nin karargahına gideceğimi biliyorum. başka bir şey var mı?" dedi.
"Yarın geceye bir toplantı düzenlendi. Choi de artık mevzunun içinde. Ama yeraltında olmayacak. Süreci beraber götürmek için yarın her şeyi görüşeceğiz."
"Ormandayız yani" dedi Yeosang. Yorgun general başını sallayarak onayladı.
"Choi neden bu kadar erken davrandı peki? General gözlerini açarak "Lee ortaklık teklif ediyormuş. Kritik noktadan bir klanı kendine yakın tutmaya çalışıyor işte" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
as an azalea ● woosan
Fanfiction●●○ Choi San ülkedeki karışıklıklar sırasında adamlarının kurtardığı kişiler arasında ruh eşinin olduğundan habersizdi. | woosan / jongsang / seongjoong | | abo / omegaverse / mpreg |