Keyifli okumalar 🥂
"Ne durumdayız?"
"1. kafile gecikmiş gibi duruyor. Planladıkları yerde buluşamayacaklar."
"Bu bizim için ne kadar tehlikeli?" Soruyu soran Gölge aslında cevabı biliyordu. Üzerindeki kamuflaj pelerininin şapkasını gözlerinin üzerine kadar kaldırmıştı. Yüzünün hizasında tuttuğu dürbün ile tüm dikkatini yola vermişti.
Dürbün sayesinde netçe gördüğü uzaktaki tüccar kafilesi kılığındaki kalabalık ekibin ortalama hızını hesaplamak için içinden ona kadar saymaya başladı. Neden bu kadar kalabalık olduklarını düşünüyordu. Kalabalık ekip demek dikkat çekmek demekti. Bu mantıksal uyuşmazlık ile zihninde hoş olmayan ihtimaller dönüyordu.
"Nerede karşılaşacaklarına göre değişir. Eğer uçurumun hizasında olursa şansımız yaver gitti demektir. En basitinden etraflarını sarmak için kontrol etmemiz gereken alan daralır. İkinci bir seçenek olan uçurumu geçmeleri ise biraz can sıkıcı. Uçurumun diğer tarafında ormanın sıklığı birçok yerde farklılık gösteriyor. Bu da büyük bir belirsizlik demek."
Yeosang iç çekti. Bir şeyler doğru değildi. Sadece bir ileti için gelecek olan haberciler bu kadar kalabalık olmazdı.
Choi San, Lee ile olan toplantısında onunla taraf olmayı reddetmişti. Üstelik Lee'yi aşağıladığını ve onunla iş birliği yapmayı gülünç bulacağını açıkça anlamasını sağlamıştı. Bunun üzerine Lee'nin ülkenin batısı ile olan iletişimi tamamen kesilmişti. Çözüm olarak iki klandan tüccar kılığında birer kafile bir takas gerçekleştirmek için organize olmuştu.
1.kafile Lee'nin tarafından gelecek olan sahte tüccarlardı. 2.kafile ise batıdan gelecek olan Lee taraftarları oluyordu. Ama gelin görün ki doğudan gelmesi gereken haberci kafilesi olması gereken saatte beklenilen yerde değildi.
2. kafile dikkat çekmemek için ilerlemeye devam ediyordu. İleti yerine ulaştıktan sonra bir araya gelmiş olan ekiplerin etrafını çevirip onları pusuya düşüreceklerdi. En azından böyle plan yapmışlardı. Çıkan aksilik ile Gölge ve ekibi ellerindeki ince ince düşünülmüş planı kaybetmişti. Üstelik lokasyondan emin olmadıkları için yeni bir planı, ihtiyaç duydukları zamana sahip olmalarına rağmen bilgi eksikliği yüzünden oluşturamıyorlardı.
Gölge, göreve çıktıkları zaman soğuk kanlılığını asla kaybetmezdi. Her zaman uygulayacakları bir plan ve planda sorun çıkarsa takip edecekleri bir prosedür olurdu elinde. Şimdi ise planı çöp olmuştu. Üstelik genel prosedürün bu durum için yeterli kapsama sahip olduğuna dair şüpheleri vardı.
Choi ve Park klanı ile çok köklü bir geçmişe dayanmıyordu Gölge'nin ekibinin iş birliği içinde olmaları. Henüz dördüncü yılı yeni bitirmişlerdi ve bu süreçte Lee'nin ne kadar saplantılı bir herif olduğunu yeterince öğrenmişti.
Dört yıl önce gelip şuanda bulundukları yere yerleştiklerinde, her şey belirsizlikten ve kaostan ibaretti. İki klan ile de büyük sıkıntılar yaşamışlardı ve anlaşmazlıklar yüzünden neredeyse kanlı bıçaklı olacak hale gelmişlerdi. Ancak zaman ilerleyip de işler yoluna girdiğinde o sıralar bir anlaşma içinde olan ve birlikte yönetilen klanların Lee yüzünden nasıl dağıldığına günden güne şahit olmuştu.
Klanların daha güçlü bir duruşa sahip olmak için birbiri ile dostluk kurmasından faydalanmaya çalışan, aç gözlü bir manyaktı. Şimdi de ülkenin doğu topraklarını yöneten krala göz dikmiş darbe yapmaya çalışıyordu. Pek şaşırılacak bir durum değildi ancak böyle ileri gitmesi ve çok fazla yandaş toplaması epey sıkıntılı bir durumdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
as an azalea ● woosan
Fanfiction●●○ Choi San ülkedeki karışıklıklar sırasında adamlarının kurtardığı kişiler arasında ruh eşinin olduğundan habersizdi. | woosan / jongsang / seongjoong | | abo / omegaverse / mpreg |