Otuz Beşinci Bölüm

712 57 9
                                    

"Gitmem."

Taehyung'un başımın üstüne kondurduğu öpücükten sonra geri çekildim. "Söz mü?" Bu öylesine sorulmuş bir soru değildi. Umut dolu, kırıklıklarımın son umuduydu bu soru. "Söz." İnanmak istiyordum. Çünkü son zamanlarda en ihtiyacım olan şey inanmaktı. Sığınmaktı. Taehyung'a sığınmaktı. Yalan söylüyor olsa bile ruhumun kandırılmaya ihtiyacı vardı. İlaçlar gittikçe beni ruhsuz bir et parçasına dönüştürürken beni iyileştirebilecek tek kişi oydu çünkü.

Mantığım çok kızacaktı bana belki. Ama kalbim acıyordu. Hem de beş yıldır dinmeksizin. İlaçlar yalnızca geçici gölge düşürüyordu ağrılarıma. "Bak şu an çok iyiyim." Taehyung eliyle yanağımdaki gözyaşlarını silerken gülümsemeye çalışıyordum. "Seni çok özledim Taehyung. Neler yaşadım sen yokken, her şey o kadar kötüydü ki."

Taehyung yutkundu ve elini saçlarıma götürdü. "Biliyorum. Çok iyi biliyorum. Özür dileyemiyorum Jennie. Çünkü biliyorum özür dilemek bile bencilce. Hiçbir işe yaramayacak ve yalnızca vicdan rahatlamak için kullanılan bi kelimeden ibaret senin için. Özür dilesem bile neler yaşadıysan onları zihninden silemem. Sana dönemediğim her gün için kendimi öldürmeyi geçirdim aklımdan. Sensiz bir hayat yaşamaktansa hiç olmamayı istedim bu dünyada. Hiçbir şeyi silip atamadım. Sen benim her zaman kalbimin derinliklerinde saklanan ufaklığım oldum. Bir gün bile çıkarmadım seni oradan. Çıkaramazdım çünkü. Çok istedim gelmek. Defalarca denedim. Olmadı, yapamadım. Denedim. Gelecektim. Babanı siktir edip gelecektim, yalnızca senin için gelecektim. Ama san üniversiteye başlamıştın. Arkadaşların vardı. Daha iyi ve mutlu görünüyordun. Gelip düzenini bozmak istemedim. Yine seni kendime çekip hayatını bozmak istemedim." O anlatıyor, ben dinliyordum. Dinledikçe yıkılıyordum. Onunda acı çektiğini biliyordum.

"Dövüşmeyi bıraktım. Çünkü sen korkuyordun. Gururumu hiçe sayarak okulumu bitirdim ve babamın şirketinin başına geçtim. Kendime yeni bir hayat kurmaya ve iyi bir adam olmaya çalıştım. Sigarayı bıraktım, sen kokusundan nefret ederdin diye. Bir daha hiç içmedim her ne kadar acımı dindirmeme yardım etse de."

Diyecek bir şey bulamıyordum. Daha fazla anlatsın istiyordum. Onsuz geçen her günümde o neler yaptı merak ediyordum. Ayrıca babasından bahsetmişti. İlk kez ağzından ailesiyle ilgili bir şey duymuştum. İlerleyen zamanlarda ailesini tanımak istiyordum.

"Seni unutmayı denedim, çünkü bir daha karşına çıkamazdım. Ben sana göre birisi değildim ve eğer çıkarsam daha çok üzülürdün. Seni unutmayı denedim kaç kez. Olmadı. Bir tek seni unutamadım Jennie. Ufaklığımı, canımı nasıl unutabilirim? O dengesiz tavırlarını, çocuksu hallerini, sorduğun saçma soruları, utangaçlığını, gülümsemeni, kokunu, seni... nasıl unutabilirdim? Sen benim evim olmuştun, boktan hayatımda bana iyi gelen tek şeydin. Bir anda gittim ve bittim Jennie."

Sessizlik oluştu. Bakışlarımız konuşmaya başladığında parmak uçlarımda yükselip ellerimi Taehyung'un omzuna koydum. Gözlerimi kapatıp dudaklarına kapandım. Kalbim onu ilk öptüğümdeki gibi çarpıyordu. Hiçbir şey değişmemişti. Aramıza giren zaman ve mesafelere rağmen biz hala aynıydık. En azından ben hala o aptal Jennie'ydim. Çünkü hayat benim için Taehyung'un beni havaalanında yalnız bıraktığında durmuştu. Şimdi dudaklarının ılıklığını hissederken her şey o andan devam ediyordu. Hala ona aşıktım ve ona karşı nefretim eritip gitmişti.

Beni belimden kavrayıp kucağına aldı. Salona doğru ilerledikten sonra yavaşça koltuğa oturup beni kendine sabitledi. Belimi okşarken alt dudağımı kavrayıp beni tutkulu bir şekilde öpmeye devam etti. Bir anlık cesaretle dilimi ağzının içine gönderdiğimde önce bana ayak uydurdu sonrasında geri çekildi. "Kendini geliştirmişsin." Eliyle kalçamı sıktığında hafifçe inledim. Canım yanmıştı. "Biraz öyle oldu." Eskiden o beni öptüğünde beceriksizce karşılık veriyordum. Üstelik fransız öpücüğü hakkında en ufak bir bilgim de yoktu. Hatta bana iğrenç geliyordu ama bunu Taehyung ile yapmak kesinlikle çok iyi hissettiriyordu.

"Kızdın mı?" Kıskanmıştı. Kollarımı boynuna dolayıp derin bir iç çektim. "Evet." diye cevap verdiğinde sırıttım. "Ama en çok seninle denemek istiyordum..." Benim kadar olmasa da hafifçe sırıttı ve "Deneyelim o zaman." diyip dudaklarıma kapandı. Alt dudağımı kavradığında dilimi onun diliyle birleştirip ağzının içinde gezdirmeye başladım. Öyle tutkulu bir şekilde öpüşüyorduk ki dizilerde öpüşme sahnesi çıktığında yanakları kızaran liseli Jennie görse, kalpten giderdi.

Öpüşmeye devam ederken kalçamda yavaşça beliren bi sertlik hissettim. Ona sürtündükçe tahrik oluyordu belli ki.

"Yapma-" Nefes nefese kalmış hırıltılı bi ses tonuyla konuştuğunda yutkundum. Kasıklarım ağrımaya başlamıştı. Dayanılmaz bi ağrıydı ve dürtülerime engel olamıyordum. Taehyung'ta olamıyordu ki bunu açıkça belli ediyordu. Taehyung ellerini belimden çekip dudaklarını ayırdı. Hafif yana kayıp beni kucağından indirdiği gibi kenardan aldığı yastığı kucağına koydu. Yıllar geçse de hala bana dokunmuyor oluşu, rahatsız etmemek için fazladan çaba sarf etmesi hoşuma gitmişti. Ama o da benim kadar ağrı çekiyordu. Bunu her halinden anlayabiliyordum. İkimizde çırpınıyorduk resmen.

"Niye durduk?" Daha fazla çırpınmaya gerek yoktu. Bakışlarını yüzüme çevirdiğinde ateş gibi yanmaya başlamıştım. Her yanım yanıyordu ve muhtemelen yanaklarım kıpkırmızıydı. "Seni bir şeylere mecbur bırakıp zorlamak istemediğimi biliyorsun." Neyden bahsettiğini çok iyi anlamıştım. "Anladım..." Bakışlarını benden çekip önüne çevirdi. Başımı hafifçe ona doğru eğip "Peki ben istiyorsam?" diye sordum.

Bunu söylememi beklemediğinden önce önüne bakakaldı sonrasında gülüp arkasına yaslandı. Cevap vermesini beklemeden ona yaklaşıp yeniden kapandım dudaklarına. Yakasından tutup kendime çektiğimde koltuğa sırt üstü uzandım. Taehyung üzerimde hakimiyet kurduğunda bu odanın duvarları gün ışığına kadar bir çok şeye şahit olacaktı.

kızlar yaaa bazılarınız bana kızıyor biliyorum jennie çabuk affetti diye ama o kadar kilit bölümler yazmışım ki nereden tutsam elimde kalıyor jaehyun'u kötü yapmadan ayırmaya çalışacaktım ama bu sefer ona haksızlık olacaktı ve jennie kötü kız olur...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

kızlar yaaa bazılarınız bana kızıyor biliyorum jennie çabuk affetti diye ama o kadar kilit bölümler yazmışım ki nereden tutsam elimde kalıyor jaehyun'u kötü yapmadan ayırmaya çalışacaktım ama bu sefer ona haksızlık olacaktı ve jennie kötü kız olurdu benim için. taehyung'un bence bir suçu yoktu her şeyi jennie için yaptı ve jennie ile tekrar olmak gibi bi amaçla dönmedi

bölümde çok kısa oldu ya niye böyle oldu bilmiyorum

ben başlarda bi bölümde de demiştim ikisini ayrı tutamıyorum diye kurgularımda mutsuz son, ayrılık vs vs bulamazsınız dayanamıyorum ne yapayım🥲 bi suçlu varsa bu kitapta o da benim

neyse neyse, hayat nasıl gidiyor? umarım hepiniz iyisinizdir ve güvendesinizdir 💕 hepinizi çok çok öpüyorum bir sonraki bölümde görüşürüz 🤍

laaaa ben de ne çok konuşuyorum varya...

sweet nightHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin