3. bölüm

42 5 6
                                        

3. BÖLÜM; Kıvırcık

Mor ve Ötesi - Cambaz

🌍


Sabah evdeki kargaşa sesiyle açtım gözümü. Başucumdaki saate baktım. Saat biri geçmişti. Saati umursamadan tekrar uyumak için gözlerimi kapattım ama Zehir'in sesini duydum. Beni uyutmayacaklarını anlayarak yataktan zorlukla kalkarak odadan çıktım. Amacım onları azarlayıp susturduktan sonra geri uyumaktı ama gördüğüm manzarayla uykum açıldı. Gülme krizine girmek üzereydim.

"Bu kadar adam kapıda seni bekliyoruz lan çıksana artık!" Diye tısladı Zehir dişlerini sıkarak.

Zehir Kesik ve Yarasa banyonun kapısında, ilkokuldaki tuvalet sıraları gibi sıraya girmişti. İçeriden Fiber'in sesi geldi.

"Tuvalette bile huzur yok amına koyayım!" ... "Tamam dedik çıkacağız işte ya! Laftan anlamazlar ki!" Sinirlenince olmadık kelimelerin sonunda 'ya' derdi. Bu beni yine güldürdü. "Çocuksunuz sanki, iki dakika tutamıyor musunuz? Beni içeride strese sokuyorsunuz. Stres olunca yapamıyorum bilmiyor musunuz ya?" Söylenerek kapıyı açtı ve hiç birimize bakmadan odasına yöneldi.

"Tam otuz yedi dakikadır içeridesin Fiber. Azıcık strese gir bir zahmet!" Dedi Zehir. Onu takmayıp odasına giren Fiber'in arkasından ters ters bakarken Kesik ondan önce davranıp sırasını kaptı. İçeriye girer girmez bir kilit sesi gelmişti. Zehir ne olduğunu anlar anlamaz yüksek sesle "lan!" Diye bağırdı.

Film izler gibi onları izliyordum ki kapıyı çaldı. Eğlencemi yarıda bırakarak kapıyı açtım. Karşımda Eda, Enes ve dün geceki kız duruyordu. Kızın omzunun biraz altından dirseğine kadar sargı beziyle sarılıydı.

"Ne bu sesler yine?" Diye sordu Eda eve girerken.

"Aman bilmiyor musun bizimkileri?" Dedim gülerek. Eda da güldü. Hala çekingen bir şekilde kapıda duran kıza baktım.

"Gelsene." Dedim sıcacık gülümseyerek.

Enes yanımdan geçerken durdu ve ilgili gözlerle yüzüme baktı. Dün gece Kaya'yı gördüğüm için bakıyordu. İyi miyim diye kontrol ediyordu. Ona her şey yolunda bakışı atarak yanağından öptüm. O da rahatlayarak gülümsedi ve içeriye girdi.

Tuvaletin kapısında sadece Yarasa kalmıştı. Kesik, Fiber ve Eda kahvaltıyı hazırlıyordu. Mutfağa girdim ve masada çekingen bir şekilde oturan kızın yanına oturdum.

"Kalk lan, bir işin ucundan tut." Dedi Fiber.

Kız ona dediğini sandı ve çekinerek Fiber'e baktı. "Ben yardım edecektim ama kolumu hareket ettirmememi söylemişti-" Fiber yanlış anlaşıldığını anlayıp kızın sözünü kesti.

"Sana demedim Kıvırcık. Sen hem misafirsin, hem de yaralısın. Ben şu öküze dedim." Diyerek eliyle Enes'i gösterdi.

Enes onu hiç takmadı, kafasını bile kaldırmadı. Onu boşverip kıza döndüm.

"Hala sana Kıvırcık diyoruz, tanışmaya fırsatımız olmadı. Ben Akis." Dedim içten bir gülümsemeyle. Kız da bana hoş bir gülümseme gönderdi. Gerçekten güzel bir kadındı. Küçük burnu çok hafif kemerliydi ve bu ona çok yakışmıştı. Dolgun dudakları ve bembeyaz bir teni vardı. Biçimli kaşlarının sağ kenarında kurumuş bir kan vardı ve gözü hafif morarmıştı. Dün geceki adam ona vurmuş olmalıydı. Pislik herif.

P E R AHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin