Mandalina

Dayanacak

Tüm gün boyunca kendime gelemediğim için evde kalmıştık. 

Şimdi ise birazdan ölümüne şahit olacağımız polisin yanındaydık. 

"Nasıl ölecek?" diye sordum, merakla. 

"Birazdan saldırı olacak. Saldırı olurken sesten korkma, bize hiçbir şey olmaz."

Market arabasını ittiren Şahin'e baktım.

Mutlu görünüyordu. 

Dışarıdan aniden silah sesi duyulunca korkuyla Bora'nın elini tuttum. 

"Korkma. Bize hiçbir şey olmayacak."

Marketteki sivillere baktım.

"Onlara?"

"Duyduğuma göre tek polis ölecekmiş. Yoksa seni buraya getirmek tehlikeli olurdu. Başka kommolara yakalanmak istemeyiz."

"Kesinlikle."

Herkes çığlık atarken bu vahşete şahit olmak için güçlü bir psikolojiye sahip olunması gerektiğini fark ettim.

 "Herkes yere eğilsin. Ben polisim!" diye bağırdı, Şahin.

Hepsi yere eğilirken Şahin marketin kapısına doğru gitti.

Hızlıca dışarı baktı.

Onunla birlikte biz de baktık. 

Fazla kişiydiler. 

Umarım yanında fazla mermi vardır.

Telsizini çıkardı.

"4540'dan tüm birimlere."

Bulunduğumuz yerin konumu söyledikten sonra durumu meslektaşlarına açıkladı.

Destek ekip gelecekti ama geç kalacaklardı.

Mermisini kontrol ettiğinde kendisine bile yetmeyecek kadar az olduğunu gördük. 

Üç market görevlisi, ağlayan bir kız çocuğu, çocuğun annesi olduğunu varsaydığım kadın ve orta yaşlı bir adam vardı

"Sanmıyorum ama yanında ateşli silah bulunduran birisi var mı?" diye soran Şahin ile hepsi olumsuz anlamda kafasını salladı.

Bora'ya "Biz yardım edemez miyiz?" diye sordum.

"Edemeyiz, biliyorsun."

Sıkılarak önüme döndüm. 

Şahin, "Peki buraya yayan olarak mı geldiniz? Yoksa araba ile geleniniz var mı?" diye sordu.

Orta yaşlı adam, "Benim arabam ön tarafta parkta ama bir işe yaramaz. Teröristler orada." dedi.

Şahin "Evet, yaramaz." dedi.

Görevlilerden biri, "Benim arabam marketin ark tarafında." deyince Şahin bir tık rahatlamıştı.

Konuşmaya başladı.

"Destek gelecek lakin o zamana kadar dayanmamız çok zor. O yüzden ben arka tarafı kontrol ettikten sonra sizi hızla buradan çıkartacağım. Sizin için koruma ateşi açtığımda arabayı hızla sürüp gideceksiniz."

Hepsi korkuyla birbirine bakıyordu.

"Anladınız mı beni?"

Şahin'i onayladılar.

Çocuğun annesi olduğunu düşündüğüm kadın, Şahin'e "Siz ne olacaksınız?" diye sordu.

"Bu adamlar benim için geldi. Eğer ben de sizinle gelirsem arabanın peşine düşerler. Hayatınız tehlikeye girer."

Hepsinin başı öne eğilince Şahin, "Şimdi arkayı kontrol etmeye gideceğim. Hepiniz saklanmaya devam edin ve tuhaf bir şey olursa bana seslenin." dedi.

"Tamam."

Yavaşça arkaya gitti ve arka kapıyı açtı. 

Çevreye hızla göz atıyordu. 

Kimse yoktu.

Arka tarafı tutmayı akıl etmemişlerdi.

Bu diğerleri için iyiydi.

Sivillere, "Çabuk buraya gelin." diye seslendi.

Hepsi gelince "Sırayla gideceksiniz." diye ekledi.

Çocuğun annesi olduğunu düşündüğüm kadın korkudan şok geçiriyordu.

Bu durumda ne kendisine ne de diğerlerine yardımı dokunurdu.

Arabanın sahibi olan görevliye Şahin, "Eğer biri gelirse seni koruyacağım. İlk olarak sen git ve arabayı çalıştır." dedi.

Görevli Şahin'i onaylayarak arabaya doğru koşarken Şahin tetikte bekliyordu.

O arabaya binince diğerlerini de peşinden gönderdi.

Geriye sadece annesi ve çocuk kalmıştı.

Kadına baktı ve "Daha fazla geç kalamayız. Eğer fark ederlerse herkes canından olabilir." dedi.

Kadın kızının elini tuttu ve "Gidiyoruz." dedi.

Lütfen onlara da bir şey olmasın.

Onlar arabaya doğru koşarken iki saldırgan arabayı fark etti.

Küçük kızı hedef aldıklarında ne yapacağımı bilemedim.

Korkuyla Bora'nın elini sıktım.

Şahin birini vursa diğeri küçük kızı vururdu.

Ben gözümü yumacakken Şahin küçük kıza doğru koştu ve üzerine kapandı.

Bu yüzden sırtından vurulmuştu. 

Kızın annesi daha da korkmuştu.

Müdahale edip onu kurtarmak istiyordum. 

Şimdi ölecekti.

Bora saatine baktı ve "Daha var." dedi.

"Nasıl? Vuruldu."

"Dayanacak."

Şahin o sıra arkasını dönüp kendisini vuran adamı öldürmüştü. 

Diğeri ile de aynı anda silahları ateşlediğinde Şahin bacağından terörist göğsünden yaralandı.

"Hemen arabaya binin ve gidin."

Kadın kızını kucağına alıp arabaya binerken Şahin ayağını sürüyerek markete geri girdi.

Arabayla kaçabilirdi.

Siviller için kendini burada bıraktı.

Mermisine tekrar baktığında kurşun kalmadığını gördük. 

Nefesimi tuttum.

Lütfen çok acı çekme. 

Saklanmak için içecek reyonunun yanına giderken çakmak ve saç spreyi aldı.

Kendisini yere attığında telefonunu çıkardı.

Telefonuna ailesi dinlesin diye ses kaydettikten sonra birini aradı.