''Bugün voleybol kursum yok, okulum yok, herhangi bir işim yok ya, erken kalkarım zaten.'' dedim söylenerek.Saat 07.34'tü ve ben uyanıktım.Ayrıca tek gram uykum yoktu.Yaklaşık iki saatlik uykuyla durmama rağmen dinçtim.
Harika ben.
''Kendinle övünmeyi bırakır mısın artık?'' dedi iç sesim.
''Yine mi sen?'' dedim bıkkınca.
''Dün hiç konuşmadım.Seni rahat bıraktım farkında mısın?''
''Yaa evet.Niyese yokluğunu hiç fark etmemişim.''
O sustuğunda, telefonumun mesaj sesi odada yankılandı.
Gönderen : Bilinmiyor
Mesaj : Günaydın, Küçük Yazar ;)
Bana Küçük Yazar diyen tek varlık oydu.Mesajı da o göndermişti ama peşini bırakmayacaktım.Numarasını gizli numaralar servisinden bulamayacağımı falan mı zannediyordu?
Gizli numaralar servisinin numarasını girdim.
''İyi günler efendim nasıl yardımcı olabilirim?''
''İki dakika önce gizli numaradan bir mesaj aldım.'' birkaç dakikalık işlem sonucunda kadın derin bir nefes aldı.
''Üzgünüm efendim, hat kısa bir süre önce kullanımdan çıkarılmış.'' izinin bulunmasını istemiyor muydu? Kesinlikle istemiyordu.
''Şey....teşekkürler.'' deyip telefonu kapattım.
Ardından wattpad'e girdim.Aktifti.
-Benim için hattını ziyan mı ettin, yazık. dedim alayla.
-Ow, Küçük Yazar, inan neden bahsettiğini bilmiyorum.
İnanacağımı mı sanıyordu?
-Az önce bana mesaj atan sendin.
-Belki ;)
-Bilinmeyen numaralar servisinden arattırdım.Hattını kullanımdan çıkarmışsın.Yazık olmuş.
-Bebeğim, boşuna umutlanmışsın.Zaten hattımı atacaktım, hazır mesaj atayım dedim :P
-Numaramı nerden biliyorsun? dedim ciddileşerek.
-Biliyorum
-Nerden?
-Çok fazla şeyi merak ediyorsun
-Beynimde soru işaretleri bırakıyorsun.
-Amacım da bu ;)
-Ne demek istiyorsun?
-Hiç
-Bari adını söyle.
-Bilmemen daha iyi
-Söyle şu ismi!
-Sinirlerini mi oynattım ;)
-Evet seni lanet olası.
-Ow, çok üzüldüm :(
-İsmini söyle.
-Hayır ;D
-Bak ne diyeceğim, webcam'den konuşalım.
-Yeni bir platonik daha B)
-Senin platoniğin değilim.
-Umarım öyledir Küçük Yazar ;)
-Eee ne diyorsun?
-Şimdilik hayır :/
-Neden?
-Akşam görüşürüz Küçük Yazar ;) *DarkRainy0987 çevirimdışı*
-Hey! Beni böyle bırakıp gitmenden nefret ediyorum!
Cevap gelmeyince pes edip telefonu komidine koydum.
''Alexis ben gidiyorum!'' annemin sesi.
''Görüşürüz!'' kapı çekilince aşağı indim.Diğer çocuklara kıyasla annemle görüşmeyi pek sevmezdim.
Dondurulmuş pizzayı fırına attım ve kolayı çıkardım.Sabah sabah yine harika besleniyordum.
Ev telefonu çaldığında salondaki ana sehpaya ilerledim.Numara görünmüyordu.
''Alo?'' ses yok.
''Hey?'' ses yok.
''Karanlık Yazar, sensin biliyorum.''
''Tek kelime etsen bile olur.''
''Tek bir kelime söyle.''
''Selam, Küçük Yazar.'' kalbim midemde atıyordu.Sesi....çok çekiciydi.Ne diyeceğimi bilemiyordum.
''Se-selam.'' Tanrım kekelemiştim!
''Biliyorum, sesim çok çekici.'' ingiliz olmadığı için kelimeleri yuvarlayarak konuşamıyordu, ama halen daha çekiciydi.
''Değil.'' ölebilirdim.
''Bu akşam saat yedide.'' neyden bahsettiğini anlamamıştım ama sormakta fayda vardı.
''Bizim saatimize göre mi, sizin saatinize göre mi?'' ama geçti.Telefonu çoktan kapatmıştı.
Yaşadığım ufak şokla mutlağa ilerledim.Çok çekici bir sesi vardı.İnsanın içi eriyordu resmen.
Fırının 'yemek oldu' alarmı çalmaya başladığında eldiveni takıp fırın tepsisini çıkardım.Biraz yanmıştı ama yenebilirdi, sanırım.
''Amaan ölmem ya.'' iç ses?
''Trip mi atıyorsun?'' dedim iç sesime.
''Demek trip atıyorsun.En ihtiyacım olan zamanlarda olma zaten.'' pizzadan bir ısırık aldığımda sesi kulaklarıma doldu.
'Selam, Küçük Yazar.'
'Biliyorum, sesim çok çekici.'
'Tek bir kelime söyle.'
'Karanlık Yazar, sensin biliyorum.'
'Wabcam'den görüşelim.'
'Bu akşam saat yedide.'
'Hey?'
Dur! Nee! Webcam'den konuşacaktık.Saat yedide.
''Aman Tanrım! Güzel olmam gerek.'' pizzamı hızlıca bitirip odama çıktım.Arkaplanın da güzel olması gerekiyordu bu yüzden odamı da toplamam.Ve çok daha fazlası.
Bordo perdeyi sonuna kadar çekip pencereyi açtım.Odam aniden aydınlandığında biraz dışarı baktım.Saçımı kulağımın arkasına koyarken, karşı binanın penceresinden birinin bana baktığını gördüm.Ben o yöne bakınca hemen perdeyi çekmişti.
''Aman Tanrım, yoksa...Oha.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜÇÜK YAZAR
JugendliteraturOnunla tanıştıktan sonra adım Alexis değil Küçük Yazar olmuştu.Ben bunu ne kadar kabul etmesem de o ölürken bile bana Küçük Yazar demişti.İstesem de istemesem de ben onun Küçük Yazarıydım. Umudun, kaybetme korkusunun ve gerçekliğin hikayesi.