-41-

39 7 1
                                    

- Arda Ağzından -
''Londra Havaalanı, buyrun nasıl yardımcı olabilirim?'' dedi telefonun öbür ucundaki kadın.
''Ben Miami'ye iki bilet alacağım.İki gün sonraya.'' 
''Tabi efendim, uçağımız neredeyse tamamen boş.Hangi koltuğu vermemi istersiniz?''
''A bölümünden 1 ve 2 numara boş mu acaba?''
''Boş, ayırmamı ister misiniz?''
''Evet.''
''Borcunuz 125 dolar.Ücreti Havaalanına gelince mi vereceksiniz?''
''Evet.'' 
''Adınız ve soy adınız lütfen?''
''Arda Grem, diğer koltuğu da Daisy Grem için ayırın lütfen.'' 
''Peki efendim, koltuklarınız ayrıldı.İyi günler.'' dedikten sonra telefon kapandı.
''Gitmek istediğinden emin misin?''
''Eminim Burak.Burda kalmam için tek neden basketbol ve Alexis'ti.Ama zaten New York'un basketbol takımından da transfer teklifi aldım.Alexis de gitti.'' sesimdeki kırıklık hissedilmiyordu.
''Biz her türlü görüşürüz ama değil mi lan kardo?'' dedi gülerek.
''Tabi oğlum.'' dedim, üzüldüğü belliydi.
''Hem, Daisy için de iyi olur.'' dediğimde bana döndü.
''Siz orda nerde kalcaksınız?''
''Büyük babamlarla kalırız.'' dedim bıkkınca.İyi insanlardı ama sürekli annemle babamlardan konu açarlardı.
''Adresi versene, ilk boş anımda gelcem.'' adresi telefonuna mesaj olarak attım.
''Sakın Alexis'e söyleme.Gerçi söylesen de umrunda olmaz ama, söyleme yine de.'' başını salladı ve beraber mekandan çıktık.
---------------------------------
- Alexis Ağzından -

   - 3 Gün Sonra -
''Efendim Burak?'' sesi telaşlı geliyordu.
''Alexis söylemeyecektim ama dayanamadım.''
''Noluyor ya?'' 
''Arda, dün Daisy ile birlikte New York'a gitti.''
''Ne!'' Dünya adeta başıma yıkılırken, yere düşüp yığılmamak için koltuğa tutundum.
''Evet, gittiler.Burada kalmak için hiç bir nedenim yok dedi.Daisy için de tedavi daha kolay olur dedi.Arkadaşın Fean, numaramı nerden bulduysa bilmiyorum ama beni aradı ve ona sana Daisy'nin gittiğini söylememesini söyledim.''
''New York'ta nereye gittiler?'' dedim yukarı çıkıp bavulumu yatağın altından çıkarırken.
''Dedeleriyle kalacaklarmış.Dedesinin evinin adresini telefonuna mesaj olarak bırakacağım.'' dediğinde hemen telefonu kapattım.
İki üç tişörtle bir pantolon koydum ve şarj aletimi, ilaçlarımı filan da ekleyip bavulu kapattım.Üstüme de pantolonumla sarı askılı salaş tişörtümü gitdikten sonra beyaz vanslarımı giydim ve saçlarımı öylece bırakıp evin anahtarını aldım.
Bir sorunumuz vardı : Ben Londra'ya nasıl gidecektim?
Gitmem gereken yer New York'tu ama en yakın havaalanı Londra'daydı.
Aklıma gelen fikirle sırıttım.
-----------------
''Sayın yolcularımız, Londra-New York uçağımız yarım saat içerisinde kalkacaktır.'' anonsu duymamla koşmaya başladım.Hemen 'New York Biletleri' yazan yere ilerledim ve boş olan neresi varsa satın aldım.Biletim elimde 9 numaralı perona gittim ve kapıyı açmalarını bekledim.
''Sayın yolcularımız, Londra-New York uçağımız on dakika içinde kalkacaktır.'' anonsu duyulduktan sonra kapı açıldı ve benim gibi New York'a gidecek olan yolcular kapıdan içeri girmeye başladılar.Tabi bende onların arkasından.
Pasaportumu gösterdim ve içeri girdim.
Bavullarımızı bavul asansörüne bırakıp uçaktaki yerlerimizi aldık.
Buraya nasıl geldiğimi sorarsanız, önümden geçen ilk arabaya otostop çekmiştim, ve sonuç: Londra.
Ve birkaç saat sonraki sonuç : New York!


KÜÇÜK YAZARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin