MEDYA - ALEXİS'İN GİYDİKLERİ
''Uyumak istiyorum Anne!''
''Alexis Moon! Hemen şu yataktan kalk!''
''Tanrım bugün cumartesi senin sorunun ne!''
''Voleybol kulübüne ben mi gideceğim!?'' bağırmasından zaten uykum açılmıştı.
''Kalkıyorum.'' salak kadın.
''Günaydın'' dedi iç sesim.
''Sen uyandın mı?'' dedim gözlerimi ovuşturarak.
''İç sesler uyumaz.'' göz devirdim.
''Neyse işte.'' dolaptan taytım, ikili tişörtüm ve nike'dan narçiçeği spor ayakkabılarım üçlüsünü çıkardım.Giyindikten sonra I-Pod'umu şarja taktım ve yüzümü yıkadım.Cumartesileri sabah rutinim böyleydi.
Aşağı indim.
''Gevrek cipsin birazdan olur.'' dedi, salak kadın.
''Annelere salak kadın denmez.'' dedi iş ses.
''Gayette güzel bir şekilde denebilir'' dedim içimden.Her sabah, ilginç bir menü yiyordum.Üç seçenek vardı ve hepsi birbirinden harikaydı (!)
1) Mısır Gevreği
2) Meyveli mısır gevreği
3) Proteinli mısır gevreği
Evde yalnızca mısır gevreklerini koyduğumuz kocaman iki tane dolap vardı!
Annemse bunlara 'mısır gevreği' demek yerine, 'gevrek cipsi' diyordu.Havalı olduğunu sanıyordu galiba.
Mısır gevreğini kaseye döküp hızlıca bitirdim.
Saçlarımı tepeden bağladıktan sonra telefonuma kulaklıklarımı taktım ve evden çıktım.
Mobil veriyi açmamla wattpad'den birkaç bildirim geldi.
Hikayemi on kişi vote'lamıştı.
''Yapabileceğini söylemiştim.'' dedi iç ses.
''Mutluluğumu bir bölme, lütfen.Tartışacak havada değilim.''
''Her neyse.Diğer bildirime de bak bence.'' diğer bildirime baktım.On beş dakika önce ondan mesaj gelmişti.Karanlık yazardan.
-Selam ;)
Cevap vermekle vermemek arasında biraz düşündüm.
-Selam :)
Hareketli bir parça ararken, yine mesaj geldi.Hareketli parçayı açıp mesaja baktım
-Acelen var gibi.
Beni görebiliyor muydu? İyi de, Türkse Türkiyede yaşaması gerekiyordu değil mi?
-Beni görebiliyor musun ?
-Hayır.Mesaj yazış hızından anlayabiliyorum ;)
-Vay canına
Bir şey demedi.Adım sayacı açıp tempomu arttırdım.Voleybol klubünün bahçesi görünebiliyordu.Tempomu yavaşlatıp adım sayacı kapattığımda klubün kapısındaydım.
Kapının dijital bölümüne kulüp kartını tuttum ve kapı açıldı.
Hızlıca soyunma odasına girdim ve kendime ait dolaba telefonumla kulaklığımı koydum ve arka bahçeye çıktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜÇÜK YAZAR
Fiksi RemajaOnunla tanıştıktan sonra adım Alexis değil Küçük Yazar olmuştu.Ben bunu ne kadar kabul etmesem de o ölürken bile bana Küçük Yazar demişti.İstesem de istemesem de ben onun Küçük Yazarıydım. Umudun, kaybetme korkusunun ve gerçekliğin hikayesi.