Kızgın Değilim / 39

2.4K 322 326
                                    


Arkadaşlar yazım yanlışı vardır bu aralar bölüm düzenlemeye vaktim yok. Bu bölümü de hastenede oğlumu beklerken yazım. Rabbim hepmize önce iman ve sağlık versin gerisi hallolur rızka kefil Rabbim'dir. Şu koridorda nerelerden şifa aramak için gelenler var ne dertler var o yüzden her halimize hamd olsun... Benim oğlumun durumu iyiye gidiyor çok şükür Rabbim'e ama anjiyo olduğu yer kan toplanmış onu dağıtıyorlar bacağından... Dua edin dualarım sizlerle. Soranlara yine toplu olarak cevap vermek istedim...

Amacım cinselik yazmak değil, zaten mümkün mertebe çok ayrıntılı yazmıyorum, yazamam daha fazlasını edeben, sadece azıcık okurken hissedin istiyorum aralarında ki bağı... Her zaman dediğim gibi evlilikte, çiftten birinin her hangi bir sağlık sorunu yoksa, olması gerekenleri yazıyorum ki bazı şeyler yaşanmasın... Canan daha çok pişman olacak ibretlik aslında hayatı onun, daha çok ağlayıp pişman olacak. Daha birde Mesut var Canan'ın erkek versiyonu... Oda çok pişman olacak bekleyin görün onları da yazınca... Ki okuyan iki cinse de ibretlik olsun eşine değer vermeyenin hazin sonu nasıl olur...

🌷🌷🌷🌷🌷🌷

Banyoya girer girmez Tuğrul erkeksi sesiyle " güzelim beni kendinden mahrum etme!" Deyip duvarla kendi arasına sıkıştırıtıp arsız bir şekilde elini gezdirmeye başlayınca Hüma utanarak
" biliyorsun ki seni bu konuda asla kırmadım şu ana kadar ama " deyip nefes nefese " şu anda içinde bulunduğumuz durum uygun değil " dedi Canan'ın varlığını şu anda aynı çatı altında hissetmek bile ister istemez geriyordu.

Tuğrul karısının dudaklarını vahşi bir şekilde öperek " çok zor durumdayım ve sana ihtiyacım var Hüma " deyip elini elbisesinin eteğine uzatınca " yalvarırım yapma böyle... Söz veriyorum ev müsait olunca sen ne istersen o olacak..." deyip kocasının kıskacından kurtulup " ben biraz önce kilerde ki dolaba senin ve benim kıyafetlerimizi koymuştum hemen getireyim burada giyin, sonra bende banyo yapacağım. Hadi... " deyip cilveli bir şekilde " ama ne olur bana gönül koyma ve hakkını helal et " dedi .

Tuğrul haşin bir bakış atıp " sen şimdi kaç bakalım sonra elimden kim alacak?! Sen dedin, sen ne istersen o olacak diye... Sen düşün olacakları..." deyip üzerine doğru yürüdü. Hüma utanarak
" hadi hadi yap banyonu " diyerek kaçarcasına gitti. Tuğrul ürkek bir serçe gibi kaçıp giden karısının peşinden gülerek üzerini çıkarıp şofbeni açıp banyosunu yapmaya başladı o kadar mutluydu ki. Banyonun kapısı açılınca gözleri şampuanlı olduğu için göremiyordu ama gülerek " ne o fikrini mi değiştirdin güzelim?" Der demez omuzuna konan ellerle ve ardından sarılan bedenle dehşete düşmüş bir şekilde hızlıca gözlerini suyla yıkayıp
" sen ?!" Deyip tiksinirek omuzunda ki elleri itip kocaman cüssesini geriye çekip " bu da ne demek?! Midem bulanıyor! " Dedi.

Buğlem'de, Hüma'yı oyalamak için banyonun önünde beklerken Hare acıkmış olan oğluna kete almak için mutfağa gidecekken yanına varıp
" sen banyonun kapısında ne yapıyorsun?!" Deyince Buğlem mağrur bir şekilde " sanane ben yabancı mıyım?!" Dedi. Hare hiç sevmemişti bu aileyi ve içlerinin fesat olduğunu anlayabiliyordu " yabancı ol veya olma ahlak kurallarına uymak zorundasın...!
Ayıp ayıp ya Tuğrul abi vardır ya Hüma... Ya da başka biri ve ışığı yanıyor gördüğün gibi...! Ve orası insanların mahrem ve kişisel bakım alanıdır... ! Sen olsan razı gelir misin birisi evinde böyle yapsa...!" Deyip sesini biraz yükseltince Beyaz duyduğu seslerle yavaşça salondan çıkıp " Buğlem gel buraya... " diye çağırdı. Buğlem banyoda ki ablasını düşünerek el mecbur gitti. Hare dik dik bakıyordu ikisine de. Beyaz sahte bir gülücük kondurdu yüzüne " iyi geceler Hare'ciğim " deyip kapıyı kapattı
" dikkat çekmeyin demedim mi ben size?! Ah bu Canan niye sabırsızlıkla hareket ediyor...!" Dedi kocası uyanmasın diye yatağa yatıp gelinine de " yerine yat yoksa Sabri uyanırsa neler olacak tahmin dahi edemezsin..." dedi.

Sabr-ı Sükut 7. Seri ( Kaymakam Beyin Küçük Yari )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin