30. Bölüm

42 2 0
                                    

Asla net konuşma derlerdi ama ben hiç dinlememiştim. Birine güvendim mi, kendime güvendim mi ben her duruma karşı net konuşurdum. Bu durum beni çok yanıltsada yinede vazgeçmedim. Tekrar büyük bir darbe yedim, asla Savaş birine zarar vermez dedim. Ama verdi. Hemde bir de değil, toplamda altı kişiyi öldürmüştü. İlk yediğim büyük darbe ise annemdendi.

Annem ölmeden iki ay önce bir arkadaşımın annesi ölmüştü ve ben dayanamayıp annemin kolarında buldum güvenli yeri. Ona sıkıca sarılıp seni asla kaybetmeyeceğim, sen asla ölmeyeceksin demiştim. Kollarındaki güven bana bu sözleri söyletmişti ve annem tek kelime bile etmedi. Tek yaptığı saçımı okşamaktı, buna ramen o güveni içime kadar alabilmiştim. Sadece iki ay, bu sözümün gerçekleşme süreci iki aydı. Mezarındaki halimi hatırlıyorum, gözlerim dolu dolu toprağı sıkıca tutuyordum. ''Asla demiştim.'' Dedim acılı bir sesle. ''Asla ölmeyecektin ve buna itiraz etmedin.'' Diyerek eklemiştim. O sözüme güvenmiştim ama çok ağır bir şekilde bedelini ödedim. Şu durumun ağırlığıyla yarışırdı.

İki durumu aynı anda yaşamışım gibi titriyordum, elim ayağım dolanmıştı ve her bir ceset daha çok midemi bulandırıyordu. Barın yüzümü yıkadıktan sonra titreyen ellerimi tuttu ama durmadı, çok titriyordum. ''Nisa.'' Mırıltısı çığlık gibiydi. Barın Savaş'a ardından bana döndü ve ellerimi bıraktı. Onunla konuşmamı istiyordu. Deponun içinden gelen ışık sayesinde görebiliyordum etrafı ama gözyaşlarım engellemeye çalışıyordu. Savaş bana doğru bir adım daha attığında geriledim. Savaş bunu fark edince olduğu yerde durdu.

''Korkuyor musun benden?'' Bakışlarımı ona çevirdim. Bu durumlardan tiksiniyordu, kendinden tiksiniyordu, beni bu duruma soktuğu için dünyadan tiksiniyordu sanki. Yutkundum. Korkuyor muydum? Bilmiyorum. Bu sefer gerçekten bilmiyorum. O bunu yapmamıştır, Savaş yapmamıştır. Hâlâ buna inanmak istiyorum. ''O adam kim?'' Dedim sorusunu es geçerek. Gözlerinin dolduğunu fark ettim, sorusunu umursamamam sanki olumsuz cevap vermemle birmiş gibi gözleri doldu. Onu kırmak istemiyorum ve hâlâ inanmıyorum bu olaya. İnanamıyordum. Gözleri gözlerime kilitlendi, ilk defa o gözlerin gözlerime kilitlenmesini istemedim. İçimden biliyordum suçsuz olduğunu ama neden böyle davranıyorum?

''O gün seni rahatsız eden adam.'' Sesi düz çıkmıştı. Ne öfkesi vardı, ne pişmanlığı, ne de mutluluğu. Ruhsuz bir sesti bu. Yutkundum. O gün beni rahatsız eden adam mı? Hangi gün? Ve kim beni rahatsız ettiki?

''Çok mantıklı. İki gündür adamlar yok oluyordu demekki sen alıyormuşsun.'' Dedi Barın imrenerek. Bu durumun neyine imreniyor? Savaş adam öldürdü. Bu bu kadar basit bir şey olamaz. İkisininde boğazına yapışmak istedim, bu zihniyete nasıl sahip olabilirler? Hadi o küçük tartışmalara sesimi çıkarmadım ama bu, bu çok fazla. İçimdeki korku yavaşça gidiyordu nedenini bilmiyorum ama gidiyordu. ''İğneyi yapanı buldun mu bari?'' Barın beni yok sayarak Savaş'a döndü. Burada konu o değildi, konu Savaş'ın bunu yapabilmesiydi. Hem abim hem sevgilim geriye ne kaldı? Hepsi nasıl bu kadar cani?

''Buldum. Bir kaç kişi o adamın peşinde yarına gelir.'' Barın bir anda Savaş'a sarıldı. Savaş bile neye uğradığını şaşırmıştı. Böyle olmaları çok güzeldi ama bu durumda böyle olmaları sinirimi bozuyordu. Barın bir şeyler söylediğinde bakışlarım tekrardan Savaş'ınkilerle birleşti ve ayrıldılar. Barın'ın yüzünde gurur vardı, neyin gururu bu? İkiside benimle dalga geçiyor olmalı. Sesli bir nefes verip arabaya yöneldim. ''Eve bırakın beni.'' Dedim ardından arabaya bindim. Bu sefer arkaya oturmuştum, ikisininde suratını görmesem iyiydi. Benimle zorla dans eden adama işkence yapmıştı sırf o iğneyi yapanı bulabilmek için ve iki gündür bununla uğraşıyordu. Bu tatlı falan değildi hatta benim yüzümden altı kişinin ölmesi beni daraltıyordu. Benim yüzümden ölmüşlerdi, katil sayılırım dimi? Diğerleride arabaya bindiğinde iyice köşeye sindim. Katildim dimi ben? Neden öldürdü? Öldürmek zorunda mıydı? Polisler peki? Onlar Savaş'ı bulunca ne olacak? Alp amcaya mı anlatsaydık? O hallederdi dimi? Türkiye'nin sayılı insanlarından sonuçta. O cesedin otopsi sonucunu isteyeceklerdi ve Savaş'ın DNA'sı çıkarsa olay biter. Bu olayları düşünmek istemiyorum, yine Savaş'ın yanında olacağım ve gereken her şeyi yapacağım.

Siyahın Beyazı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin