17.Bölüm

157 11 0
                                    




Siyahın Beyazı

Kendinle baş başa kalmadığın sürece yardım edemeyeceksin kendine. İşler ne kadar zor olursa olsun kendine vakit ayırmalısın, bunu Savaş sayesinde öğrenmiş ve anlamıştım. Durumlar kötüydü ama şimdi onun kollarında kendimdeydim. Zihnimin, bedenimin, kalbimin, ruhumun tek kendinde olduğu yerdi burası. Terapiydi. Gerekirse çığlık atarak, gerekirse ağlayarak, gerekirse yazarak, gerekirse okuyarak her şekilde terapiydi bu. Tek başına kalmak acınası bir durum değil tam tersi bir lütuftu.

Tüm vücudumun rahatlamasıyla kahveyi masaya bıraktım. Dün Savaş'la tüm günü odada geçirmiştik sonrasında uyuya kalmıştık. Sabah ise hiç beklemediğim bir şekilde sıcak bir ortam oluşmuştu sofrada. Şimdide hep beraber salonda oturuyorduk. Çalan telefonumla bakışlarımı konuşan Emre'den çekip telefonumu elime aldım. Gizli numara arıyordu, çok gizemli. Telefonu açıp kulağıma götürdüm.

''Efendim.'' Dedim ama karşı taraftan ses gelmedi. ''Alo?'' Diyerek ekledim ama yine karşı taraftan ses gelmedi belkide yanlış aradılar. Hemde gizliden. Bu duruma kaşlarımı çatarken telefonu kapadım ve daha çok Savaş'a sokuldum.

''Kim aramış?'' Dedi Savaş. ''Yanlış aramışlar.'' Dedim ve parmaklarımı parmaklarına kilitledim. Bu eli bırakmak istemiyordum, hemde hiç. ''Siktir bu ne be?'' Dedi Umur ve hızla ayağa kalktı. Bakışlarımı ona çevirirken bana döndü ve geri telefonuna döndü, neden bana döndüki?

''Oha.'' Dedi tekrardan ve bir şeyler yapmaya çalıştı. ''Meraklandırmada söyle Umur.'' Dedi Hande. Umur telefonunu Savaş'a attı, şaşkın görünüyordu. Savaş hızla telefonu tuttuğu gibi ekrana baktı, bende hafif doğrulup ekrana bakmıştım. Bu neydi? Hızla Savaş'ın göğüsünden kalkıp telefonu elime aldım. Doğun günümde yemeğe gittiğimizdeki fotoğraflarımızdı ve yandada babamla karısının fotoğrafı vardı öbür tarafta ise Alp Aslan vardı. Altında ise iğrenç bir yazı.

''Ünlü doktor Mehmet Topçu ile kızı Nisa Topçu'nun tüm ilişkilerinin kesildiği iddia ediliyor. Nisa Topçu'nun doğun gününde aynı mekanda görüntülenen baba kız söylentilere göre Nisa Topçu'nun sevgilisi Savaş Aslan yüzünden kavga edildiği söylendi. Mehmet Topçu haberi yalanlasada kızıyla olan tüm bağlarını kesmesi akıllarda soru işareti bıraktı. Ünlü iş adamı Alp Aslan'ın torunu Savaş Aslan tüm mirası reddederken dedesinin yakın arkadaşının kızıyla sevgili olduğu söylentileri Alp Aslan'ı sorgulatmıştır. İki gün sonra yapılacak basın toplantısı için tüm kameralarımız hazır bir şekilde Alp Aslan ve Mehmet Topçu'ya çevrildi. Merak konusuda basın toplantısında Nisa Topçu ve Savaş Aslan'ın bulunacağımıdır.'' Dedim sesli okuyarak. Çatılı kaşlarımla Savaş'a döndüm, Alp Aslan'ın mı torunuydu? Babamın çok yakın arkadaşıydı o adam, zamanında babam o adamın hayatını kurtarmıştı.

''Sen Alp Aslan'ın mı torunusun?'' Dedim sesimi biraz yükselterek. O adam cidden fazlasıyla zengindi, evimize geldiğinde iki üç kelime konuşur geri odama çekilirdim bu yüzden çok tanımıyordum adamı. Savaş bakışlarını benden çekerken derin bir nefes aldı.

''Nisa.'' Gece ablanın konuşmasıyla ona döndüm, kaşlarını yukarı kaldırmıştı. Konuyu kapatmamı söylüyordu, Savaş'ın dedesini sevmediği çok belliydi. ''Basın toplantısı mı? Annem bu konu hakkında hiç bir şey söylemedi bana.'' Dedi Mert. Ciddi görünüyordu. Babam kardeşine her şeyi anlatırdı ama bunu anlatmamışa benziyor. Nasıl böyle bir haber çıkar? Gerçekten inanamıyorum. Babam banada bir şey söylememişti bu basın toplantısı hakkında. Bakışlarımı geri Savaş'a çevirdim, öylece yere bakıyordu. Onu böyle dağınık görmek istemiyordum.

''Eğer haber doğrulanırsa diğer ortaklar beni çok zorlayacak.'' Dedim mırıldanarak. Babamın arkamdan çekildiği öğrenilirse hissemi isteyecekler ve beni zorlayacaklar. ''Savaş'ın durumu ortaya çıkarsa... düşünmek bile istemiyorum.'' Dedi Hande. Sesindeki tedirginlikle kaşlarımı çattım. Dedesinin mirasını reddedip hayatına devam etmişti ne vardı bunda?

Siyahın Beyazı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin