2 "Uyanış"

114 16 67
                                    

.................................

  Saat gece bir olmuştu. Ve Beomgyu bu zamana kadar hâlâ uyanmamıştı. Yeonjun'un da şansa bugün gece nöbeti olduğu için Beomgyu'nun yanına gelemeyecekti. Bu yüzden Taehyun gönüllü olarak kalmayı teklif etmişti. Yeonjun ilk başta buna itiraz etse de o bir şekilde ikna etmişti.  Yani Yeonjun gelene kadar onun yanından kalacaktı.

"Bak sen şu hayata ya. Bir ara ben hapisteyken şimdi Jay..."

Taehyun kendi kendine konuşmaya başlamıştı. Onun için yeni bir şey değildi. Her zaman yaptığı bir şeydi.

"Sahi nasıl benden şüpheldin be hyung? " Kafasını Beomgyu'ya çevirip -sanki duyuyormuş gibi- sormuştu.

"Ama her şeyde bir hayır vardır. En azından aramız düzeldi. Sahi bu kadar çabuk düzelmesini ben bile beklemiyordum." Bunu söyledikten sonra uzun bir süre karşısındakini izledi. O an bir kez daha farketti. Karşısındaki fazla derecede yakışıklıydı...

Tam o sırada kapı açılma sesi geldi. Gözünü Beomgyu'dan kapıya çevirdiğinde Yeonjun ile göz göre gelmişti.

"Sen hâlâ uyumadın mı?" dedi Yeonjun gülerek. Saat çok geç olmuştu çünkü. Ki Taehyun uykuyu severdi...

"Hayır. Sen neden geldin ki?" diye sormuştu.

Yeonjun ellerini beline koymuş ve "Sen iyi misin?" der gibi bakmıştı.

"Aptal ben doktorum ya hani!" dedi şakayla karışık bir şekilde sesini yükselterek.

"Tamam be ne bağırıyorsun?" deyip Yeonjun'un bacağına minik bir tekme atmıştı.

"Seninle uğraşmayacağım Tae."

Ona göz devirip Beomgyu'ya dönmüştü. Anormal bir şey yoktu.  En önemlisi nabzı stabil durumdaydı.

Muayenesini bitirdikten sonra onun saçına minik bir buse kondurup Taehyun'a dönmüştü. Taehyun ise ona kaşlarını çatmış bir şekilde bakıyordu.

"Böyle çok çirkin görünüyorsun biliyor musun?" Taehyun ona ikinciyi tekmeyi savuracağı sırada kendini geri çekmişti. Bugün ne olmuştu bu çocuğa?

"Her neyse. 2 hastam kaldı. Sonra işim bitiyor. Ve işim muhtemelen en fazla 15 dakika sürer. Yani sen artık eve gidebilirsin. Zaten saat çok geç oldu. Sahi sen anneni aradın m-" 

"Sen işini bitirince giderim. Ne acelen var? Hem annemin haberi var."

Yeonjun bunun üzerine ona sinsi bir bakış atıp gülümsemişti.

"Onunla kalmak istiyorum demiyorsun da lafı dolandırıyorsun. Beni kandıramazsın Tae." 

Taehyun'un bakışları değişmiş bir şekilde ne dediğini anlamaya çalışıyordu.

"Ona olan hislerinin farkındayım diyorum. Ki benden gizlemen imkansız da. Beomgyu benim için neyse siz de benim için o'sunuz sonuçta."

"Ne hissi, ne saçmalıyorsun sen?"

"Bir zamanki bensin Taehyun. Ama en azından sen şanslısın. Beomgyu'yu birine kaptırma ihtimalin daha düşük. Çünkü kendisi pek aşk ile ilgilenme taraftarı değil. " demişti kıkırdayarak.

"Saçmalamayı kes lütfen!"

Taehyun gibi inatçı birine nasıl bir şeyi kabul ettirebilirdin ki zaten?

×Red Hour× 2 (TaeGyu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin