31 "Yardım"

68 9 83
                                    

................................

•Jay'den•

(İlk kez bu ficte birinin gözünden bir şey yazıyorum. Sadece onu anlayın diye o da.).

Kendi hayatımla beraber herkesin hayatını bok ettiğimin farkındayım. Evet bilerek yaptım. Bunu kabul ediyorum ama kesinlikle gözüm dönmüştü. Ben hayatım boyunca Beomgyu nefretiyle büyümüş biriyim. Beomgyu'yu bana o kadar kötü aşıladıktan sonda yaptıkları yüzünden iyice kendimi kaybetmiştim işte. Eğer o olmazsa hayatım daha iyi olabilir diye düşünmekten alamamıştım kendimi. Ve sonucu ile şimdi tek başıma yüzleşmek zorundaydım.

Parçalanmış bir aile -arkadaşlarla kaldığım ev-, ayrılmış bir çift -Taegyu-, kalbi kırık ve yorgun düşmüş bir Beomgyu, ne demem gerektiğini bilmediğim bir Jake ve dahası... Hepsi benim suçumdu. Halbuki Beomgyu'ya bu kadar yüklenmeseydim. O Heeseung olayını çıkartmasaydım şu anda burada bile olmazdım. Ama işte saçma bir nefret her şeyi mahvetti...

Duvara yaslandım ve başımı tavana doğru kaldırdım. Evet, kendi çocukluğumu hiçbir şekilde yaşamamıştım. Aynı şekilde Beomgyu'da öyle. Ama en azından onun mutlu olabileceği biri vardı. Onları tekrar bir araya getirmemiz gerekiyordu. En azından borç olarak yapabilirdim bunu, değil mi?

_______________________

Jake ertesi gün anca yanıma gelmişti. O da anca sindirmiş olmalıydı olanları.

"Jake!"

"Efendim?"

"Bana bir iyilik yapabilir misin?"

Jake bu sefer kapıyı kitlememiş, sadece kapatıp onun yanına oturmuştu.

"Ne iyiliği? Yapabilirsem tabi yaparım." demişti gülümseyerek.

"Beni buradan çıkarıp sadece belli bir süreliğine memleketine götürme imkanının var mı?"

"Beomgyu için mi?" Hemen anlaması beni şaşırtmıştı.

Gülümseyerek 'evet' dedim.

"Bay Kang senin sicilini o kadar kapattı ise bunu da yapabilir bence. Tabi beni yanlış anlama. Senin suçun değil bu."

"Yapabilir misin yani?" dedim heyecanla.

"Olmuş bil! Beomgyu'yu ikna edebilecek tek kişinin sen olduğunu düşünüyorum şu sıralar. Sahi Beomgyu hiç senin abin gibi durmuyor..."

Beomgyu'dan 2 yaş küçüktüm. -kimlikte 1 olarak görünüyordu tabi- Ama dışarıdan bakıldığında ondan daha büyük duruyordum. Eh olur arada öyle şeyler kardeşler arasında.

"Sen o yüzden bana Park deme diyordun, değil mi?" Jake bunu söylerken biraz utanmış görünüyordu.

"O soyadı lanetli Jake... İnan bana Choi'yi tercih ederim."

___________________

-Yazar'dan

Jake biletleri ayarlamış, Bay Kang'dan izni koparmış her şeyi tamamiyle hazırlamıştı. Yapılması gereken tek bir şey vardı. O da Jay'e düzgün kıyafet bulmaktı. Onu da Jake halletmişti.

"Dua etki oda arkadaşıyız Jay. Yoksa senin kıyafetlerin hepsi çöpteydi. Ama ben atmadım."

"Kıyafetlerini yarın sabah getireceğim. Aslında seni eve getirmem daha mantıklı olurdu ama bizimkiler varken imkansız. Seni içeri sokmayı bırak binaya almazlar..."

×Red Hour× 2 (TaeGyu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin