40.Bölüm

624 16 11
                                    

40.Bölüm

Kitap Şarkısı-
Kahraman Deniz: Böyle Sever

"İnsan insanı böyle sever mi?"

Kerem'le villadan çıkmıştık. Son hızla eve geri dönüyorduk şuanda da. Son hız gaza basıyordu Kerem.
"Kardeşin çok iyi bir kıza benziyor." dedim sessizliği bitirirken. Gülümsedi hafifçe.

Dudaklarını ıslattı. "Benim tam tersim değil mi?" dedi daha sonra.
Kafamı salladım hemen. "Hayır Kerem. Senin gibi çok iyi biri."

"Sen nasıl bir kadınsın Naz?" dedi gülümseyerek. "Kalbine ölürüm senin." diye ekledi çok geçmeden.
Yutkunmaya çalıştım ama olmadı. Asıl sen nasıl bir adamsın? Ben sana ölürüm.

"Sen ölürsen bende ölürüm." dedim kendimden emin bir şekilde. Dudaklarını ıslattı. Gülümsemesine kaldığı yerden devam etti. Bende gülümsedim istemsizce.

"İyiki varsın gülüm."

"Sende iyiki varsın," dedim gülümseyerek. "İyiki yanımdasın."

"Ölene kadar yanındayım."

...

Sahile gelmiştik. Yol boyunca da boş boş sırıtmıştım. Nefesimi verirken etrafa bakındım. Buraya neden gelmiştik?
Eve gidiyorduk.

Kerem'in sesiyle kafamı çevirip baktım hemen. Çok merak etmiştim.
"Hadi gülüm." dedi bütün gülümsemesiyle.
Arabanın kapısını açtığı gibi indi. Heyecanla indim bende hemen arabadan.

Göz göze geldiğimizde gülümsedi. Hemen eşlik ettim. "Gel." dedi gülümsemelerinin arasından. Gözleri parlıyordu. Çok mutlu görünüyordu.

Sahile doğru ilerledik. Şaşkınlığımı gizlemeye çalıştım ama olmadı. İskelede ışıklar görünüyordu. Kırmızı kırmızı güllerle süslenmişti hep.

Hızla ilerlemeye devam ettim. Şaşkınlıkla bakınıyordum. Gülümsemem de yüzümdeydi.

İskeleye çıktığımda derin bir nefes alıp verdim. Bağırıp çağırmak istiyordum. Herşey harika görünüyordu. Kerem benim için mi yapmıştı bunu?

Güzel bir masa vardı iskelenin sonunda. Balık ekmeklerimiz ve şaraplar bizi bekliyordu.

Yavaş adımlarla ilerlemeye devam ettim. Güller vardı her tarafta. Beyaz ışık daha da değişik aydınlatıyordu etrafı.

Gözlerimin dolmasına engel olamadım. Yutkundum. Kerem bunları düşünüp yapmış mıydı? Benim için bunlara mı uğraşmıştı?
Sen ne iyi adamsın. Ne güzel adamsın.

Hayatımda gördüğüm tek adamsın.

Kafamı çevirip baktım. Yanıma geliyordu. Ellerindeki beyaz güllere baktığımda daha da gülümsedim.

Gözlerimiz birleştiğinde yutkundum. Gülümsüyorduk birbirimize.
Yanıma geldiğinde sadece gözlerime baktı. Ne güzel bakıyorsun adamım benim.

"Gülüm," dedi gülümseyerek. Kafamı salladım heyecanla. "Canım." dedi yutkunmaya çalışarak.

Dudaklarımı ıslattım yavaşça. Bir süre baktı öylece gözlerime. Kurban olurum kara gözlerine.

"Sen benim herşeyimsin. Sen benim gülümsün."

Kafamı salladım gülümserken. Gözlerim de doluyordu. Nefesimi verirken kafamı salladım tekrardan.

"Sen benim onbir tane beyaz gülümsün," dedi gülerek. "Benden hiçbir zaman gitmeyeceksin tamam mı?"

"Senden hiçbir zaman gitmeyeceğim Kerem." dedim zar zor. Duygularım birbirine giriyordu. Çok duygulanmıştım. Gülerek kafamı salladım.

Yavaşça uzattı gülleri bana. "Gülüm."
Elinden aldığımda gözlerine bakmaya devam ettim. "Sen ne iyi adamsın," dedim hayranlıkla bakarken. "İyiki yanımdasın." diye ekledim hemen sonra.

Kafasını salladı hafifçe gülümserken. "Sen olduğun için ben Kerem'im," dedi hemen. "Sen yaşattın beni."

"Sende beni yaşattın," dedim. Sol gözümden süzülen yaş umrumda bile değildi. "Ben senin nasıl nefesinsem, sende benim kalbimsin Kerem. Seni çok seviyorum."

Gülümsedi bakarken. İkimizde bir anda üzülmüştük. Kerem'in de gözleri dolmuştu. Yavaşça dudağıma bir öpücük bıraktı.
"O sevgi bana ait," dedi sessizce gülümseyerek çok geçmeden. "Sende bana aitsin. Asıl ben seni çok seviyorum."

Gülümsedim birşey demek yerine. Kerem yavaşça benden uzaklaştı. Gülümseyerek bakıyorduk birbirimize. Derin bir nefes alıp verdim. Ağlamamaya çalıştım.

Kalbimde hissettiğim acıyla gözlerimi kapatıp açtım. Nefeslerim de azalıyordu.
Yüzümdeki gülümseme giderken yutkundum.

Kerem kaşlarını çattı. Bağırmasıyla birlikte gözlerimi kapattım.
"Naz!"

Kalbime birşey saplanmıştı. Çok kötü yanıyordu. Kerem'in beni tutmasıyla gözlerimi geri açtım. Yerdeydim, yatıyordum. Ellerimdeki çiçekler yere düşmüştü bile.

Nefeslerim gittikçe azalıyordu. Acıyla gülümsedim hafifçe. "Kerem..."

"Gülüm, kendine gel." dedi acıyla. Hemen sonra kafasını çevirip başka bir yere baktı. Gözlerim yavaş yavaş kapanıyordu.
"Arabayı getirin, hemen arabayı getirin!"

Sol elimi yavaşça sol göğsüme götürdüm. Gücüm de kalmamıştı. Nefes alamıyordum artık. En mutlu olduğum zaman öleceğimi hissediyordum.

"Naz beni bırakma! Naz ne olur aç gözlerini! Naz!"

Etraf tamamen karanlık olmuştu. Bağırış sesleri geliyordu sadece. Birde hissettiğim acı.

Kalbimden vurulmuştum.

Her acı bir vedadır. Her veda bir yeni başlangıçtır. Her haykırış bir gözyaşıdır. Her gözyaşı bir aşktır.

Her aşk ise bir ölümdür.

Ölümüne de böyle severiz işte.





Olabildiğince hızlı 2. seriye geçeceğimizi umuyorum, destekleriniz benim için çok önemli ...

2. seriyle devam edeceğiz...

Diğer kitaplarıma da bakmayı ihmal etmeyin...


DEVAMI İÇİN TIKLA(2.seri) https://www.wattpad.com/1400918067?utm_source=ios&utm_medium=link&utm_content=share_reading&wp_page=reading_part_end&wp_uname=mislinayim&wp_originator=MbQ1mME%2Fppxh%2BjvueRNv%2Bg0SV1sESjAoDre%2Br6deoc2QNEPhPX0RqHsrdVKtVWSS1bw%2BOktxqqlUfsk%2BZAgOz7nU1u%2BNwzSTDTBTJB5Z%2BYnFp4qSHePekSUsLTCLYBzz

BÖYLE SEVERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin