Kitabımda reklam yapılmasını istemiyorum.
Bana destek olmak için vote verip yorum yapmayı unutmayın.
İyi okumalar hepinizee, ama biraz yavaş okuyun çabuk bitirmeyin bölümü sjxjscjacj
*****
Sonunda hazırlandıktan sonra kendime son bir kez aynadan baktım.
Olmuştu ya çok süslenemeye gerek yoktu sonuçta evdeydim."Günaydın, sonunda uyanabildin Miray hanım" anam bana yine laf sokuyordu, bu öz kızına yapılır mıydı be, demek ki yapılıyormuş.
"Günaydın herkese malum dün her şey çok üst üste geldi. Göbek atma falan filan derken biraz yorulmuşum, kusura bakmayın."
Sandalyeye oturduk tam kahvaltıya başlıyacakken bir şey eksikti, hatta iki şey, babamla Aslı'nın babası engin amca yoktu.
"babamla, engin amca çıktılar mı?" evet saçma bir soruydu sonuçta saat 12'ydi onlar çoktan çıkmıştı.
"kız onlar çoktan yiyip çıktılar." Nermin teyze bir yandan bardağıma çay doldurup bir yandan da konuşuyordu.
"tabi onlar da haklılar, işleri var adamların bu saate kadar ne yapsınlar." Nermin teyze yanağımdan bir makas aldı.
"tabi, miray'cım haklısın." evet doğru haklıydım, bunu bende biliyordum zaten canım.
Bir dilim ondan, bir dilim bundan diyerek biraz fazla tıkandım.
acıkmıştım, tabi iştah açıcı bir kahvaltıda olunca ister istemez yediğimden bir daha fazla yemiştim."ellerineze sağlık, hakkınız yemiyim çok güzel olmuş" yemek yerken konuşmuştum. Elimde duran böreği de mideme gönderdim.
Tam o sırada boğazım da kalan lokmayla öksürmeye başladım.
Annem sırtıma hafifçe vurarak "afiyet olsun kızım da biraz yavaş ye boğulucaksın bu gidişle." demeyi de ihmal etmedi.
Sonunda lokma boğazımdan aşağıya yavaş yavaş gitti. Aslı'da elime bir bardak su tutuşturdu.
"tamam, tamam iyiyim." dedim.
****
Sonunda kahvaltı işi de bitmişti şuan ise Aslı'ya beraber dışarıdaydık yarın için kendime bir şeyler alıcaktım oradan da biraz gezip dolaşıp eve dönecektik.
"bu nasıl?" dedim kırmızı ve mavi desenli elbiseyi göstererek.
Aslı eliyle yaklaşmama için işaret etti, yaklaştım kulağıma "bok gibi" dedi.
Birde sessizce söylüyordu ki kimse duymasın diye, ama seviyordum bu kızı olduğu gibiydi doğaldı.
Zaten ailelerim dost oldukları için Aslı'yla küçüklükten beri arkadaştık, en yakın arkadaşımdı.
Gülmemi tutarak "ayıp, ayıp sen böyle sözleri nereden öğreniyorsun?"
Aslı bu Sahte sitemime kahkaha attı "günde bin çeşit ayrı küfür buluyorsun Miray benim dediğime mi takıldın?"
Olabilirdi ne vardı ki bunda? şuan bu dediklerine alına bilirdim ama hiç alınasım yoktu canım.
"herkesin bir kusur var Aslı, benimde şöyle küçük bir kusurum olmuş çok mu?" yüzüme de vurılmazdı canım.
"neyse onu boş ver de şu güzel gibi hem çok da abartılı değil."
Elindeki siyah renkte günlük tarz gibi çokta gösterişli olmayan fakat dikkat de çeken bir elbiseyi bana gösterdi.
Güzeldi. Date'e çıkmak içinde uygun bir elbiseydi.
"git giyin, gel yakışıyor mu bir bakalım" Aslı benden daha heyecanlıydı bu konuda.
O da haklıydı, en son bana yazan çocuğu ertesi gün dövmüş sonra çocuk darp raporu alınca müdürün odasında zorla özür dilemiştim.
Ama gece gece yazıp da üstüne tam 4 kere araması sabrımı taşırmıştı.
Ben kapatıyorum o arıyordu, ben görüldü atıyordum o yazıyordu.
Kısacası pek de aşk bir sudur, iç iç kudur insanı olmamıştım.
Ta ki Ateş'i tanıyana kadar...
Kabinden çıktığım da Aslı bana ağzı açık bir şekilde şaşkın bir şekilde bakıyordu.
"ne oldu kötü mü yoksa?" o kadar mı kötü durmuştu üstümde?
Cevap vermeyen Aslı'ya arkamı dönerek kabine girdim.
"değiştiriyorum, anladım beğenmedin." aslı kolumdan tuttu.
"çok güzel olmuş neden beğenmeyim ki kızım mükemmel durmuş." dedi.
"oldu yani?"
Güldü.
"hemde çok güzel oldu."
Bölüm sonu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAHTE MAFYA +18
RomanceTextingdir. 053********: oğlum kafan mı güzel senin? 053********: ne içtin? Siz: ya sabah sabah ne içicem? Siz: kahvaltı yaptım yanınada çay içtim. Siz: sen? 053********: ya sabır. 053********: dalga mı geçiyorsun benimle? 053********: kim olduğ...