9.2

5.3K 199 27
                                    

Kitabım da reklam yapılmasını istemiyorum.

Vote verip yorum yapmayı unutmayın.

İyi okumalarr.

*****

Yine bir Ateş vakasıyla karşı karşıya kalmıştım. Niye bu saatte gelmek için tutturursun ki?

O da haklıydı beni özlemişti, tabi bende onu özlemiştim ama o artık bana nasıl sırılsıklam aşık olduysa gece gece göresi gelmişti.

Ne kadar bahaneler üretsem de daha ayrılalı çok olmamıştu ama baya özlemiştim. Oysa ki daha sabah birlikteydik.

Attığım son mesaja bakmıştım görüldü atmıştı beyefendi. Cevap yazma tenezzülün de bile bulunmamıştı.

Çikolatadan son bir kaşık daha alıp ağzıma tıkıştırdım. Daha sonra nutella'nın kapağını tekrardan kapatmıştım.

İştahım kaçmıştı. Şu an beni derin bir göt korkusu sarmıştı, bu saate eve gelinir miydi?

Kim bilir nasıl giricekti içeriye, evi sağlama almak şart olmuştu. Ateş böyle iki de bir gelirse başıma dert alıcaktım.

Gerçi bu daha ikinci gelişiydi ama erkenden müdahale etmesem, bizimkilere yakalanma ihtimalimiz vardı.

Ben yatakta bir o yana gidiyor bir bu yana yuvarlanıyordum. Yok ben bu şartlar altında rahat rahat uyuyamazdım.

Gelicek miydi ki acaba? Yoksa şaka mı yapmıştı? Yok, yok Ateş böyle konular da şaka yapmazdı.

E peki nerede kalmıştı? Elim ayağım birbirine dolanıyordu heyecandan. Kimsenin görmemesi için içinden dua ediyordum.

Yani beni neden böyle bir sorumluluğun altına sürükledi ki şimdi? Sorumluluk üstlenmeyi seven biri değildim.

Üstelik böyle konularda bir şeyden sorumlu olmayı hiç sevmezdim. Umarım her şey güzel giderdi de kötü bir şey olmazdı.

Ben içimden Ateş'in doğru düzgün yakalanmadan gelmesi için dua ediyorken birden odamdaki küçük balkonun kapısının tıklatılma sesini duydum.

Nasıl dua ettiysem artık yakalanmamıştı. Evet hep benim sayemde atlatmıştık bu durumu.

Balkona doğru gitmemle camdan ateşi gördüm yüzünde ki gülümsemesiyke beni izliyordu.

Kapıyı yavaşça açtım ve Ateş' in içeri girmesi için yana doğru çekildim. İçeri giren Ateş yanağımdan bir makas aldı.

"bak sözümü tutum geldim."

Başka bir konuda bir şey istesem yapmazdı kesin, emindim. Bu saate eve geliyordu ama beyefendi.

Kapıyı ses çıkartmamaya özen göstererek tekrardan kapattım ve ayakta durarak yarı uykulu bakışlarla Ateş'e bakmaya başladım.

Yatağıma oturan Ateş dünya umrunda değilmiş gibi o da bana bakmaya başladı.

"bu saate eve mi gelinir Ateş ya?"

Ben ses tonumu düşük tutmaya çalışırken, Ateş elini bana uzatarak sağ elimden tutup, beni kendine doğru çekti.

Bedenimi onun kontrolüne bırakmıştım. Beni yavaşça dizine oturtarak kulağıma konuştu.

"kapı kapalı mı güzelim?"

Bunu demesiyle aklıma sertçe acı gerçek dank etti. Evet. Kapıyı kilitlememiştim.

Aceleyle Ateş'in üstünden kalkarak çekmeceden kapının kilidini çıkarttım. Umarım kimse bizi duymazdı.

Kapıyı hem hızlı hem de sesiz olmaya özen göstererek kşlitlemiştim. Yanş bu dediğim olmamıştı kilit sesi duyuluyordu.

Umarım herkes uyumuştur diye içimden geçiriyorken annemin sesini duyamamla olduğum yere çivilendim.

Şimdi sağlam boka basmış gibiydim. Size de geliyor mu? Bu sende sağlam sıçmıştım.

"Kızım gece gece kapını niye kilitliyorsun?"

Anne Ateş gece gece sizden gizliden odama girdi. Şu an biraz konuşucaz beni falan özlemşl6tabl bende özeldim. Daha sonra gidicek zaten.

Tabi ki de böyle bir şey demedim. Diyemezdim. Ben burada kıvranıyorken Ateş' in odanın karanlık olmasına rağmen yüzünde ki gülümseme belli oluyordu.

Şeytan diyordu ki her şeyi bire birer dök rahatla. Ama ne kendime ne de Ateş'i feda edemezdim.

Annemin fısıldıyarak sorduğu soruya aklıma ilk gelen cevabımı yapıştırdım.

"anne." dedim sesimi ağlak çıkarmaya çalışarak.

"efendim kızım, ne oldu bir şey mi oldu?"

Çok şey oldu da senin haberin yok işte, bunları diyemiyordum tabi.

"yalnız kalmak istiyorum yarın her şeyi anlatıcam."

Evet aklına ilk bu bahane gelmişti oysa ki ne anlatıcağımı ben bile bilmiyordum. Ama şu anlık annemin sorularını atlatırsam, yarın kolaydı.

"kızım iyi misin?"

Şu durumda hiç de iyi değildim basılmıştık resmen. Ben derin nefesler çekerek rahatlamaya çalışıyorken Ateş yatağa yayılmıştı.

"iyiyim yarın konuşabilir miyiz?"

Saay gecenin bilmek kaçıydı bu saate konuşmak için ısrar etmezdi herhalde. Stresten her an bayılabilirdim.

"tamam, ama yarın her şeyi anlatıcaksın söz mü?"

Hayır. Tabiki de hiç bir şeyi anlatımıyacak üstüne de yalan söylüyecektim. Bu yüzen kendimi biraz kötü hissetmiştim.

"söz."

Bunu duyan annem bir iki çift söz daha söyleyerek beni rahatlatmaya çalışınca daha rahat konuşmuştum.

Daha sonra annem odasına gitmişti. Bende karşımda yatağıma yayılarak uzanmış Ateş' e, kollarım göğsüm de bağlı bir şekilde konuşmaya başladım.

"sağol ya ne kadar yardımcı oldun bilemezsin Ateş." sırıttı. Yüzüne vuran ay ışığı sayesinde onu görebiliyordum.

Kolumdan tutup aniden beni kendine doğru çekti. Ateşin üstüne dıpru düşmemle kalp atışlarımın hızlanması bir oldu.

Nerelere geldik biz böyle ayol? İçim bir hoş olmuştu. Yanıyordum ayol yanıyor, söndüren yok mu?

Nefeslerimiz birbirine karışıyorken Ateş dudağıma bir öpücük bıraktı. Daha sonra kafamı ateşin göğsüne yaslayarak kokusunu içime çektim.

Az önce ona ne kadar kızmış olsam da şu an tüm öfkem yıkılıp gitmişti. Bende sakinleştirici bir özelliği vardı.

Mübarek, ilaç gibi geliyordu bana. Tabi ilacın da bir yerden sonrası zararlıydı. O yüzden zaten son zamanlarda ekstra saçmalıyordum.

"son zamanlar da çok mutluyum, bu mutluluk fazla."dedim.

"hmm." konuşmadı sadece deavm etmemi ister gibiydi.

"sanki kötü bir şey olucak gibi geliyor Ateş. Her şeyin bu kadar güzel gitmesi normal değil."

Ateş sayesinde rahatlamıştım uyku bedenimi ağır ağır ele geçiriyordu. Ateş kollarını belime sarmıştı.

"sana kimsenin zarar vermesine izin vermem güzelim... Bizim mutluluğumuza kimsenin zarar vermesine izin vermem."

Ateş'in güven verici sesini duyamamla rahatlamıştım. O öyle diyorsa dediğini yapardı. Güveniyordum.

Derin bir uykunun ikimizi de ele geçirmesiyle uykuya dalmıştık. İçimde ki huzur hissi onun sayesinde büyümüştü.

Bölüm sonu.

Bu bölüm nasıldııı?

Hadi ben kaçıyorum, kendinize iyi bakınn.

SAHTE MAFYA +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin