Kitabım da reklam yapılmasını istemiyorum.
Vote verip yorum yapmayı ihmal etmeyin.
İyi okumalar.
*****
Pencereden gözüme vuran güneşle kirpiklerimi istemeye, istemeye açtım. Belime sarılı bir el hissteğim de elin sahibi olan Ateş' e doğru baktım.
Hâla gitmemişti. Ya yakalanırsak diye düşünmeden edemedim. Biri bizi böyle görürse Ateş' i bilmem ama ben ne bok yapıcağımı bilemezdim.
İçime dolan göt korkusuyla Ateş' i sarsmaya başladım. Ben sarsıyordum, sarsıyordum ama boşunaydı.
"Ateş uyansana." sesiz sitemimle Ateş gözlerini kısarak bana baktı.
"uyanmak istemiyorum."
Benimle inatlaşıyordu eşek sıpası."başından beri uyanıktın değil mi?" dudaklarının yukarıya doğru alay edercesine kıvrılmasıyla cevabımı almıştım.
Yani o kadar da uyandırmaya çalışmıştım. Ölüyü o kadar uyandırmaya çabalasam ölü dirilirdi.
Ateş' in eli hala belimde ki yerini koruyordu. Yataktan çıkmaya çalıştığım sırada elinin sıklığını arttırdı.
Gitmeme izin vermiyordu. Ben ne kadar kendimi zorlasam o da canımı acıtmamaya çalışarak bu girişimime engel oluyordu.
"Ateş bırak beni."
Yüzünde ki küçük tebessüm daha da büyüdü. Beni bırakmaya niyeti yoktu.
"hayır."
Telefonumu elime alıp saate baktım saat 06:53'dü henüz bizimkiler uyanık değildi. Bu saate uyanabilicek gücü kendim de bulmama şaşırmıştım.
Nasıl bu kadar erken kalktım bende bilmiyordum, ama Ateş sayesinde olduğu açıktı. Sonuçta gecenin bir vakti evine gelmesiyle ister istemez telaş yapmıştı.
Her gün evime gece vakti, habersiz balkondan biri girmediği için, telaş yapmam normaldi.
Gerçi bu Ateş' in ilk gelişi değildi, ondan önce ben evde şarkı şovu yaparken, bir kere daha gizliden gelmişti. O zaman nasıl girdiğini bile anlamamıştım.
"Ya bırak beni yakalanıcaz şimdi."
Ben ne kadar gerginsem o da o kadar rahattı. Bu durumda nasıl bu kadar rahat olabildiğini anlamıyordum.
Sanki her gün başkasının evine gizliden izinsiz bir şekilde giriyormuş gibi davranıyordu.
Beni kendisine daha çok yaklaştırdı. dudaklarımız neredeyse birbirine değicek mesafeye gelmişti.
Bakışlarımız birbirine kenetlendiği anda, Ateş diğer elini dudağıma doğru götürdü.
Baş parmağını dudağıma bastırmasıyla içimde ki his tekrardan uyanmıştı.
Ateş göz temasımızı bozup dudağıma doğru bakmaya başladı. Baş parmağını yavaşça dudağımın üstünde gezdirmeye başladı.
"dudağın kurumuş."
Bunu söylerken diliyle kendi dudağını ıslatmıştı. İsterse aramızda ki yok denecek kadar az mesafeyi aşıp öpebilirdi.
Ama Ateş bekliyordu. Neyi beklediğini anlamamıştım. Kendisi bahane uydurup beni öpmek istiyordu oysa.
Tam yeniden yataktan kaçmak için beceriksiz bir hamle yaptığımda ateş beni daha sıkı tuttu.
Ve tam o anda dudağıma kapandı. Ben karşılık vermiyordum fakat Ateş beni hala sertçe öpmeye devam ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAHTE MAFYA +18
RomanceTextingdir. 053********: oğlum kafan mı güzel senin? 053********: ne içtin? Siz: ya sabah sabah ne içicem? Siz: kahvaltı yaptım yanınada çay içtim. Siz: sen? 053********: ya sabır. 053********: dalga mı geçiyorsun benimle? 053********: kim olduğ...