EvetBakalım bizim güneyi kim dansa kaldıracak dan din dan don
İyi okumalaaaaar💗
⁵³
Kulaklarını hoş bir piyano müziği doldururken Ceyhun hızla önümde eğildi ve elini uzatıp "İlk dansınızı bana bahseder misiniz Prens'im?" dedi. Barkın "Sıçayım!" dedi ve hızla o da çömeldi. O da "İlk dansınızı bana bahşedin Prensim, sizi bu seçiminizde dolayı pişman etmeyeceğim." dedi.
Ben ikisi arasında kararsız kalmışken Atalay arkadan güldü ve bir anda beni belimden tutup ayağa kalktı. Havaya kalkmam ile küçük bir çığlık attım. Bakışlar bize dönerken Atalay beni yere koydu ve elimi tutup bizi dans eden diğer çiftlerin arasına koydu.
Gerginlikle yutkundum ve aynı ritimde, aynı dansı eden kişilere baktım. Bu düğünlerde olan sıradan dans değildi. Şarkıyla uyumlu bir danstı. Biraz hareketliydi hatta. Kitaplarda kraliyet saraylarında ki balolarda olan danslar gibiydi.
"Ben, ben bu dansı bilmiyorum!" dedim. Gülümsedi ve diğer elimi tutup omzuna koydu. Nasıl hareket edeceğimi bilmezken diğer elini belime koydu ve kenetlenmiş ellerimizi iyice birbirine kenetledi. Yaklaştı ve "Kendini bana bırak." dedi.
Bir anda belimden baskı uyguladı ve bizi aynı anda diğerleri ile döndürmeye başladı. Sıcak rüzgar yüzüme vururken Atalay'ın siyah gözlerine baktım. Yanaklarım yanarken "Çok güzelsin." dedi. O benim bedenimi yönlendirirken "Sende çok yakışıklısın." dedim. Gülümsedi, gamzelerini gösterdi.
Önceden hep gülüşünü saklardı ama şimdi durmadan gülümsüyordu. Gülümsemek ona çok yakışıyordu.
"Bazen gerçek olmadığını düşünüyorum." dedi bir anda. Kalbim teklerken nefes almadığımı bilmiyordum bile. "Hatta öyle ki, bizimle kaldığın, yattığın zamanlar uyumuyorum." dedi. Dudaklarımı araladım ama bir şey diyemedim.
Başını biraz eğdi ve vurunca gülümseyip "Uyandığım zaman seni görememekten korkuyorum." dedi. Gözlerimin yandığını hissederken elini yanağıma çıkardım ve yanağını okşadım.
"Korkma." diye fısıldadım. "Seni kaybetmekten çok korkuyorum Güney." dedi gözleri titrerken. Kenetlenmiş ellerimizi daha çok sıktım ve "Korkma, çünkü hiçbir yere gitmeyeceğim." dedim. Gözleri irileşirken "Beni kaybetmeyeceksin, ben her zaman sizinle seninle kalacağım." dedim.
Yüzünde kocaman bir tebessüm oluşurken "Daha Fransa'ya gideceğiz, daha beraber yaşlanacağız. Bu yüzden korkma. Ben senden vazgeçmem." dedim. Eğildi ve çeneme öpücük kondurdu.
"Seni seviyorum." dedi. "Seni çok seviyorum." Güldüm ve "Bende seni çok seviyorum." dedim.
Bir anda bir el karnıma sarındı ve hızla beni kendine çekti. Atalay'dan ayrılırken Ceyhun "Prensimle dans sırası bende!" dedi. Bu dediği ile güldüm. Ceyhun ellerimi beline koydu ve beni belimden tuttu. Ritmimizi hızlandırdı.
Diğerleriyle yeniden aynı ritimde dans etmeye başladık. Ceyhun burun ucuma öpücük kondurdu ve "Çok ama çok güzelsin!" dedi. Yanaklarım yanarken alnımı göğsüne koydum ve omuzlarını sıktım. "Gerçekten mi?" dedim ve başımı kaldırdım. "Gerçekten güzel miyim?"
Ceyhun yutkundu ve bu sefer alnıma öpücük kondurdu. "Çok fazla hemde." dedi bakışları dudaklarıma giderken. "O kadar güzelsin ki seni öpmek istiyorum." Omzuna vurdum ve "Sapık!" dedim.
Güldü ve gözlerime baktı. "Şarkı yazdım." dedi. Başımı yana yatırdım ve "Gitarist değil misin sen?" dedim. "Öyleyim ama şarkı yazdım." dedi. Güldüm. Bot gibi konuşuyordu. "Ne yazdın?" diye sorunca "Sana yazdım." dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TURUNCU KAFA (BxBxBxb) +18
RomanceAtalay, Barkın, Ceyhun ve onları durmadan sınayan, turuncu kafa