Noeldi, tatildi derken okul yeniden başlamıştı. Changbin ve Hyunjin dışında sınavlarına sakin sakin giren yoktu. Alfalar fakülteden mezun olacak, omegalar ise liseden. Bu sınavlar hepsinin son sınavlarıydı. Çok komik bir şekilde herkes Bangların evinde ders çalışıyordu.
Jisung alt kata alfaların yanına gelmişti. Abisinin koluna sarılıp mızmızlanan omega hepsinin dikkatini dağıtmıştı.
"Ne oldu bebeğim"
"Çok acıktık ama yemek yapmak için vakit yok."
"Yemek sipariş edelim."
"Hyung bir haftadır dışarıdan yiyoruz ve hep kuru şeyler yiyoruz yakında tuvaletimizi yapamayacağız. Ev yemeği istiyorum."
"Kalkıp yapayım bebeğim"
"Ama ders çalışman lazım"
"Benim bildiğim çok güzel ev yemekleri yapan bir restoran var." Minho eline kalem kağıt aldı. "Sadece ne yemek istediğinizi söyleyin"
"Dostum yaparız birazdan siparişle uğraşma"
"Çalışmamız gereken 200 sayfa var. Yemek yapmaya vaktin olduğunu düşünüyor musun? Hem buranın ev yemekleri gerçekten harika ve çok temiz. Jisung'un midesine de dokunmaz"
Jisung söz konusu olunca Chan onaylamıştı. Kardeşi söz konusu olunca akan sular duruyordu.
Omega sevgilisine güzel gülümsemesini sundu ve istediği şeyleri söyledi. Herkesin siparişini alan Minho arayıp biraz sohbet edip yemek siparişini verdi. Mekan tanıdığı mekandı, Ajumma'nın yemekleri annesinin yemeklerinden sonraki favori yemekleriydi.
Gelen yemekler ile mola veren gruplar Bangların favorileri olan büyük mutfak masasına gelmişlerdi. Hepsi aç bir şekilde yemek paketini açmaya uğraşıyordu. Jisung bir haftadır sulu yemek yemeği özlemişti. Omega aldığı her kaşık ile mutlu mutlu sesler çıkarıyor, gözlerini kapatıyor, sağa sola sallanıyordu. Masada oluşan sessizlikle gözlerini açan omega hepsinin kendini izlediğini fark etmişti. Masadaki yedi kişi hayranlıkla ona bakıyordu.
"Ay biliyorum bana çok hayransınız ama birisi izlerken yemek yiyemem. Yemekten sonra izlersiniz." diyerek saçlarını savuran omega masaya yine enerjisini vermişti. Seungmin her zaman düşünürdü. Jisung ve Felix hiç konuşmasa ortamları bu kadar neşeli olur muydu diye? Cevabı her zaman "hayır" oluyordu.
Changbin kardeşinin saçlarını okşayıp "şımarık" demişti. Gerçekten kardeşi çok şımarıktı ama bu hayatta görebileceği en tatlı şımarık hiç kuşkusuz kardeşiydi.
Yemeklerden sonra ders çalışmaya devam eden gruplar fırsat buldukça gizli köşede küçük oynaşmalarla çalışmalarına devam etmişti. Alfalar ders çalışıyordu ama tenhada buldukları omegalardan birer öpücük çalmadan bırakmıyorlardı.
~~~~~
Sınavlar bitmiş artık mezuniyet törenleri gelip çatmıştı. İlk önce omegaların mezuniyeti olacaktı. Jisung çok heyecanlıydı.Gençler okula gitmiş arkadaşları ile vedalaşmıştı. Tören saatinde ise aileler gelmişti. Jisung heyecanla konuklar arasında hyunglarını aradı. Chan ve Changbin'i gören minik omega kendini sınıf arkadaşları ardında göstermek için havaya zıpladı. Onun bu tatlı hallerini Chan ve Changbin'in yanına otururken gören Minho gülmüştü.
"Size görünmek için çırpınıyor" aniden gelen sesle Minho'ya bakan alfalar, selam verip onun gösterdiği yerdeki zıplayan kardeşlerine baktılar.
Chan ve Changbin kalabalığın arasında Minho sayesinde buldukları kardeşleri ile ayaklanıp onun gibi el salladılar.
Gençler mezuniyet belgelerini almışlardı. Derece yapan on öğrenci konuşma yapmıştı. Bunlar arasında omegalarda vardı. Son olarak ailelerinden çiçek alan omegalar kalabalık şekilde yemeğe gitmişlerdi. Yemekte anneler ve babalarda vardı. Felix'in annesi Jisung'un yanında oturmuş sürekli onun tabağına yemek koyuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tiny omega/Minsung
FanfictionYaşıtlarına göre biraz daha ufak tefek olan minik omega, iki alfa hyungu ile taşındığı Seul'de komşusu olan alfaya tutulmuştu. Jisung'un, kendisiyle ufaklık diyerek uğraşan bu alfaya kendini fark ettirmek verdiği tatlı uğraşları ve arada kurulan bağ...