Chan elindeki kuruvasanlarla bir süre giden arabanın arkasından bakmıştı. Minho'nun söylediği şeyler kafasında yankılanıyordu. Ne olmuştu da minik kardeşi onlara bu kadar kırılmıştı.
Daha fazla orada durmayıp eve geçen Chan, mutfağa geçirip kahvaltı için bir şeyler hazırlamaya başlamıştı. Kahvaltı hazırlarken sürekli durup ne olduğunu düşünen Chan şu an 20 dakikadır dolabın önünde durduğunun farkında değildi. Buz dolabının açık kaldığı için çıkardığı o iğrenç bip bip sesini bile duymuyordu.
"Chan?"
Felix'in Chan seslenmişti fakat Chan ilk seferde onun da sesini duymamıştı.
"Chan hayatım iyi misin?"
Kafasını sağa sola sallayıp kendine gelmeye çalışan alfa yüz ifadesini toplayıp eşine döndü.
"İyiyim sadece dalmışım. Sen ne zaman kalktın?"
"Yeni uyandım, neden beni uyandırmadın?"
"Erken kalkmıştım hazır kalkmışken bir şeyler yapayım dedim"
"Keşke iyice uykunu alsaydın kimse saat 10.00'dan erken gelmez."
"Uyandım bir defa beni biliyorsun uyandığım zaman tekrar uyuyamam"
"Doğru neyse elimi yüzümü yıkayıp geleyim saat çoktan 9 olmuş bile"
Chan ve Felix misafirleri olduğu için hummalı bir çalışmaya koyulmuştu. Bu hafta sonu hep birlikte toplanalım diye plan yapmıştı. Tam her şey hazır olmak üzereyken kapı çalmıştı.
"Jisunglar mı acaba en erken onlar uyanır"
"Jisunglar gelmeyecek"
Tekrar çalan kapı ile Felix nedenini soramadan Chan kapıyı açmaya gitmişti.
Jeongin girmeden gördüğü Changbin ile kapıyı tuttu. "Changbin ve Hyunjin de gelmiş. Naber dostum? diyerek Chan'a selam verip içeri geçti. Gelen Changbin ve Hyunjin ile salona toplanan grup küçük sohbetlere başlamıştı.
"Eee Minho ve Jisung'u ne zaman gelecek? En yakın komşu onlar ortalıkta olmayan da onlar" diyerek güldü Jeongin.
Chan hepsine bir göz atıp "onlar gelmeyecek" dedi.
"Neden?"
"Minho'nun çiftliği varmış oraya gittiler bir süre yoklar"
Hyunjin kaşlarını çatarak "kritik aylara girdi bu dönemde çiftliğe gitmek ne kadar doğru"
"Bende aynı şeyleri söyledim ama doktor ile görüşmüşler bir sorun olmaz demiş"
Hala düşünceli olan Changbin "nerden esmiş ki birdenbire"
"Jisung'un morali pek iyi değilmiş, onun için gitmişler"
"Ee yalnız kalmasalarmış keşke yani bizde yardımcı olmaya çalışırdık" dedi Felix.
"İki haftadır zaten iyi değilmiş ki? Yani fark eden oldu, bir anormallik dikkatinizi çekti mi?"
"Anormallik değil de uzaklaşmıştı." Seungmin bunu çok düşünüyordu. Ciddi anlamda arkadaşı onlardan uzaklaşmıştı.
"Peki herhangi bir yerde onun bizi yorduğunu, yük olduğunu ya da benzeri şeyleri konuştunuz mu? Ben benim hatamı biliyorum sizden böyle bir şey yapan oldu mu?"
Jeongin kaşlarını çatarak şaşkınlıkla baktı. "Ne demek şimdi bu?"
"Jisung sanırım bizim onunla ilgili bu tarz konuşmalar yaptığımıza denk gelmiş, yani anladığım kadarıyla ve iki haftadır oldukça morali bozukmuş. Zaten bu hafta Minho sürekli bir yerlere götürüyordu. Genelde evde olmuyorlardı sanırım bu yüzdenmiş"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tiny omega/Minsung
FanfictionYaşıtlarına göre biraz daha ufak tefek olan minik omega, iki alfa hyungu ile taşındığı Seul'de komşusu olan alfaya tutulmuştu. Jisung'un, kendisiyle ufaklık diyerek uğraşan bu alfaya kendini fark ettirmek verdiği tatlı uğraşları ve arada kurulan bağ...